Connect with us

Genel

YENİ RENAULT CAPTUR TÜRKİYE’DE!

  Yeni Captur Türkiye yollarına çıkıyor. Kullanıcısına en üst düzey kişiselleştirme seçenekleri sunan model, teknolojik devrimi ve güçlü SUV çizgileriyle dikkat çekiyor. Ülkemize Joy, Touch ve Icon donanım seviyeleriyle gelen Yeni Captur, 211.900 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu.

İlk kez lanse edildiği 2013 yılından bu yana büyük bir başarıya imza atan Renault Captur tamamen yenilendi. Bugüne kadar 1.6 milyonun üzerinde satış adedine ulaşan model Avrupa’da segmentinin en çok satan otomobili olurken, Türkiye pazarında da dikkat çekici bir performans sergiledi.

İç mekanda sunduğu kalite ve konfor ile Yeni Captur, üst segmentlere göz kırpıyor. En üst kalite malzemeler, akıllı kokpit, kokpit tarzı yüksek orta konsol, E-shifter vites kolu, titizlikle işlenmiş detaylar ve yeni koltuk mimarisi öne çıkan yenilikler arasında yer alıyor.

Model, sürüş, park ve güvenlik olmak üzere üç kategoride Sürüşe Yardımcı Destek Sistem teknolojileri sunuyor. Renault EASY DRIVE sistemini oluşturan bu özellikler, Renault EASY LINK multimedya sistemi üzerinden dokunmatik olarak kolayca kontrol edilebiliyor. Yeni Captur 9,3’’ multimedya ekranı ve 10,2’’ dijital gösterge ekranı ile kategorisinde oldukça dikkat çeken ekranlar sunuyor.

Bir önceki neslin kodlarında yer alan kişiselleştirme ve modülerlik özellikleri Yeni Captur’de de korundu. Kişiselleştirme seçenekleri kapsamında Yeni Captur’ün tavanı, gövde ile aynı renkte veya kontrast oluşturacak şekilde Yıldız Siyah, Atacama Turuncu ve Antik Beyaz renk seçenekleri ile sunuluyor.

Bagaj hacminde lider

Aracın konfor ve modülaritesi için kilit bir öneme sahip kızaklı kayar arka koltuklar, ikinci nesilde de varlığını sürdürüyor. Yeni Captur, 536 litre ile sınıfının en geniş bagaj hacmini sunuyor. Bunu yanı sıra 27 litreye kadar çıkabilen iç depolama hacmi de yolcular için oldukça konforlu bir kabin ortamı sunuyor.

Yenilenen tamamı turbo özellikli verimli motor gamı kapsamında Yeni Captur, Türkiye’de 1.0 TCe 100bg, 1.3 TCe EDC 130 bg, 1.3 TCe EDC 155 bg olmak üzere 3 benzinli, 1.5 Blue dCi 95 bg ve 1.5 Blue dCi EDC 115 bg olmak üzere 2 dizel ile geniş bir motor seçeneğini kullanıcılarla buluşturuyor.

İç mekanda yüksek kalite ve son teknoloji

Yeni Clio ile başlayan iç tasarım devrimi, Yeni Captur ile devam ediyor. Sürücüye doğru hafif eğimli “Akıllı Kokpit” daha da geliştirilirken, kokpit tarzı yeni bir konsol sunuluyor. En yeni teknolojilerle ve segmentinin en büyük dikey tablet ekranı ile sunulan model, güçlü ergonomisi ve daha konforlu hale getirilen sürüş deneyimi ile öne çıkıyor. Kokpit tarzı yüksek orta konsol, fütüristik EDC vites kolu (e-shifter) ile hassas bir kontrol sunarak sürüş deneyimini zenginleştiriyor. Kişiselleştirilebilen orta konsol, LED ortam aydınlatması sayesinde daha fazla dikkat çekiyor.

Yeni Captur’ün ön paneli, kalite algısını artıracak şekilde tamamen yeniden tasarlandı. Orta kısımda yatay şeritteki havalandırmaların yanı sıra kişiselleştirilebilir dekoratif bileşenler öne çıkıyor. Merkezi ekranın alt kısmında ise, piyano düğmeleri ve sürücünün kolayca erişebileceği klima kontrolü ile ergonomiye verilen önem dikkat çekiyor.

Segmentin en büyük dikey tablet ekranı

Akıllı kokpitin başrol oyuncusu olan 9,3 inç multimedya ekranı segmentinin en büyük dikey tablet ekranı olarak dikkat çekiyor. Hafif kavisli dikey tablet, yolcu bölmesine modern bir görünüm kazandırırken, hafif eğim sayesinde ekranın okunabilirliği artıyor. Sürücüye doğru dönük yeni Renault EASY LINK multimedya sistemi sayesinde, tüm multimedya, navigasyon ve bilgi-eğlence hizmetlerinin yanı sıra MULTI-SENSE ayarlarına ve sürüş yardım sistemlerinin parametrelerine de kolayca erişilebiliyor.

Gösterge panelinde bulunan 7 ila 10,2 inç büyüklüğündeki renkli ekran, sürüş deneyimini özelleştirmek için son derece sezgisel bir yöntem sunuyor.

Yeni Captur’ün bir üst segment kalitesindeki yeni tasarımlı koltukları daha etkin destek sağlıyor. Oyuklu yarı sert koltuk sırtı, arka yolculara 17 mm ekstra diz mesafesi sağlarken, yeni kafalıklar geri görüşü artırıyor. Koltuklar, yolcu bölümündeki kaliteyi artırıyor. Yeni Captur, iç ambiyans kişiselleştirmesine katkı sunmak amacıyla farklı renkte döşeme seçenekleri sunabiliyor.

Önceki modele kıyasla daha kompakt bir hava yastığı kullanılması sayesinde, direksiyon inceltilerek daha da şık bir hale getirildi. Yeni Captur EDC versiyonlarında direksiyon simidinde F1 tarzı vites değiştirme kulakçıkları yer alıyor.

Daha güçlü bir SUV kimliği

Daha atletik ve dinamik hatlara sahip Yeni Captur, güçlendirilen SUV kimliği ile göze çarpıyor. Dış tasarımda gerçekleştirilen dönüşüm sayesinde modelin çizgileri daha modern, kendine özgü ve etkileyici hale geldi. 4,23 metre uzunluğu ile önceki modele kıyasla 11 cm daha uzun olan Yeni Captur, opsiyonel olarak sunulan 18 inç jantları ve artırılan aks mesafesi ile öne çıkıyor. Yeni tasarımı, milimetrik hassasiyetteki ölçüleri, ön ve arka Full LED C şeklinde far ve aydınlatmaları ve dekoratif krom detaylar gibi özelliklerin tümü, kalitedeki iyileştirmenin bileşenleri olarak göze çarpıyor.

Kişiselleştirilebilir renk kombinasyonları

Modelin ayırt edici özelliklerinden olan çift renkli gövde, Yeni Captur’de de oldukça başarılı bir şekilde sunuluyor. 8 farklı ana gövde renk seçeneğinin yanı sıra, tavan gövde ile aynı renkte veya kontrast oluşturacak şekilde Yıldız Siyah, Atacama Turuncu ve Antik Beyaz olmak üzere 3 farklı renkte sunulabiliyor. Tavan, ayrıca elektrikli açılır cam tavan özelliği ile de birlikte sunulabiliyor.

Satışlarında çift gövde-tavan renkli araçların oranının yüzde 80’e yakın olması Captur’ü kişiselleştirme seçenekleri ile ön plana çıkarıyor. Yeni Captur, hem iç hem de dış tasarımda sunduğu yeni alternatifler ile bu özelliğini daha da zenginleştiriyor.

Yeni Captur’un geniş ızgarasının altındaki çarpıcı ön tamponu, yalnızca modelin kimlik ve dinamizmini güçlendirmekle kalmıyor aynı zamanda çamurlukların ön kısmındaki iki hava deflektörü sayesinde hava akışını yönlendirerek aracın aerodinamik performansını artırırken, yakıt tüketimini azaltıyor.

Yeni Captur’deki ince arka lambalar, Renault markasına özgü C şeklindeki far tasarımını tamamlıyor. Üç boyutlu etki yaratan arka ve yan aydınlatmalar, tasarımı daha da öne çıkarıyor.

Yenilenen verimli ve zengin motor gamı

Yeni Captur, tamamı turbo özellikli yeni benzinli ve dizel motorlarıyla sınıf atlıyor. 5 ileri manuel vites kutusunun yanı sıra 7 vitesli çift kavramalı otomatik vites kutusu ile sunulan motorlar, optimize yakıt tüketiminin yanı sıra düşük emisyon seviyeleri sunuyor.

Yeni Captur, uzun menzillerde araç kullanan sürücülerle 2 farklı dizel motor seçeneğini buluşturuyor. 1.5 litre motorlardan 95 beygir olanı 240 Nm tork üretirken, 6 ileri manuel şanzıman sunuyor. 115 beygire sahip dizel motor ise 260 Nm tork üretiyor. Bu motor seçeneği ise 7 ileri otomatik EDC şanzıman ile sunuluyor.

3 farklı benzinli motorla Türkiye’ye gelen Yeni Captur’de, 100 beygirlik 1.0 TCe motor 5 ileri manuel vitesle sunuluyor. 7 ileri otomatik EDC şanzımanla sunulan 1.3 litrelik TCe motorlardan ilki 130, ikincisi ise 155 beygir gücünde.

Kapsamlı sürüş destek sistemleri: EASY DRIVE

Yeni Captur, Yeni Clio gibi kategorisi için oldukça gelişmiş sürüş destek sistemlerinin kullanımını yaygınlaştırarak sürücülere güvenli bir sürüş sunuyor. Şehir içi kullanımı güvenli ve konforlu hale getiren otomatik uzun/kısa farlar, kör nokta uyarı sistemi, güvenli mesafe uyarı sistemi, trafik işaretleri tanıma sistemi gibi özelliklerin yanı sıra, 360° kamera, eller serbest park destek sistemi gibi özellikler de park halindeki aracın ilk hareketini her zamankinden daha güvenli hale getiriyor.

Ergonomik multimedya sistemi: EASY LINK

Renault EASY LINK multimedya sistemi, Yeni Captur’de tümü Android Auto ve Apple CarPlay ile uyumlu 7’’ veya dahili navigasyonlu 9,3’’ ekran ile sunuluyor.

Renault EASY LINK multimedya sistemi arayüzü ergonomik ve daha pratik olacak şekilde tasarlandı. Bu tasarımda, akıllı telefon uygulamalarından esinlenildi ve böylece kullanımı kolay bir teknoloji ortaya çıktı. Bazı ekranlar ayrıca, kullanıcıyı doğrudan sık kullanılan uygulamalarına götüren widget’lar ile özelleştirilebiliyor.

 

MULTI-SENSE ile kişiselleştirilmiş Captur deneyimi

Renault MULTI-SENSE teknolojisi sürüş deneyimini kişiselleştirmek için Captur ile de kullanıma sunuluyor. MULTI-SENSE özelliğiyle sürücü, aracı ruh haline göre kişiselleştirebiliyor. Bu kapsamda daha düşük tüketim ve CO2 emisyonu için Eco mod, daha yüksek sürüş keyfi, çeviklik ve hassasiyet için Sport mod ve deneyiminizi özelleştirmek için MySense mod bulunuyor.

Aydınlatma ortamını özelleştirmek içinse 8 farklı renk seçeneği kullanılabiliyor.

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Yeni eSprinter ve Sprinter, 2024’ün ikinci yarısında Türkiye’de

Bugüne kadarki en çok yönlü ve verimli tamamen elektrikli Mercedes-Benz eSprinter modelleri Avrupa’da satışa sunuldu. Yılın ikinci yarısından itibaren de Türkiye’de.

Çok sayıda yeni dijital ekstraya sahip eSprinter ve Sprinter, en güncel nesil MBUX dışında ek ve bazı durumlarda yeni ve daha da gelişmiş işlevlere sahip güvenlik ve destek sistemleriyle donatılıyor.

eSprinter 440 kilometreye (WLTP verisi) kadar menzil sağlıyor.

Hafif ticari araçların elektrikli ismi yeni Mercedes-Benz eSprinter yakında yollara çıkacak. Müşteriler için sağladığı katma değer, çok yönlülük ve esneklikle dikkat çeken, iki gövde tipi ve uzunluğu ile üç batarya boyutuna sahip yüksek taşıma kapasiteli yeni eSprinter farklı kullanım alanlarıyla öne çıkıyor. Daha fazla menzil ve daha fazla yük taşıma arasında tercih yapılabilen yeni eSprinter, 56 kWh veya 113 kWh kullanılabilir batarya kapasitesiyle Avrupa’da satışa sunuldu. 2024’ün ikinci yarısında Türkiye’de de satışa sunulacak yeni eSprinter’ın ürün gamına 81 kWh kapasiteli bir versiyon da eklenecek. Ayrıca ilerleyen dönemde ilk kez şasi kamyonet olarak da satışa sunulacak. Bu sayede de çok sayıda sektör için temel bir araç haline gelecek. Buna ek olarak, MBUX bilgi-eğlence sistemi, gelişmiş güvenlik ve destek sistemleri ve daha zengin bir donanım ile ilk kez akıllı, dijital bağlantı avantajı da sunuyor. Ayrıca eSprinter’da isteğe bağlı bir römork bağlantısı da olacak.

The new Mercedes-Benz eSprinter
The new Mercedes-Benz eSprinter

Çok yönlü ve verimli: Yeni Mercedes-Benz eSprinter

Verimlilik, menzil ve yük hacmi ile çok yönlü bir araç olarak öne çıkan yeni Mercedes-Benz eSprinter, çok sayıda teknik yenilik içermesinin yanında üç modülden oluşan yeni bir konsepti de esas alıyor. Böylece farklı uzunluk ve gövdelerle geliştirilme ve tasarlanma özgürlüğü sunuyor.

Tek tip bir gövde şeklinde tasarlanan ön modül, tüm yüksek voltajlı bileşenleri kapsıyor ve aks mesafesi ve batarya boyutundan bağımsız olarak değişiklik yapmadan tüm araç çeşitleriyle birleştirilebiliyor. Alandan tasarruf sağlayan entegre yüksek voltajlı batarya modülü gövdenin altında bulunuyor. Akslar arasındaki batarya konumu, sağlam batarya gövdesi ile yüksek voltajlı bataryanın en uygun şekilde yerleştirilmesini sağlıyor. Düşük ağırlık merkezi, yol tutuşu üzerinde olumlu bir etkiye sahip. Elektrik tahrikli arka aksa sahip arka modül de yeni eSprinter’ın tüm modellerinde kullanılıyor. Kompakt ve güçlü elektromotor da arka modüle entegre edilmiş durumda.

Mercedes-Benz eSprinter

Elektrikli güç-aktarma sistemleri ve yüksek voltajlı batarya

Yeni Mercedes-Benz eSprinter’daki elektrik tahrikli arka aks müşterilere; araç uzunlukları, maksimum brüt araç ağırlığı (4,25 tona kadar), çekme kapasiteleri (2 tona kadar) ve yük hacmi (maksimum 14 m³) açısından önemli avantajlar sağlıyor. Yeni eSprinter, her biri maksimum 100 ve 150 kW güç sağlayan verimli bir elektromotorla sunuluyor. Yeni sabit mıknatıslı senkron motor (PSM), özellikle yüksek verimliliğiyle öne çıkıyor. Müşteriler, menzil ve taşıma kapasitesi açısından kendi bireysel gereksinimlerine bağlı olarak yeni eSprinter için üç farklı batarya boyutu arasından seçim yapabiliyor (113 kWh, 81 kWh veya 56 kWh). WLTP döngüsüne dayalı bir simülasyonla hesaplanan elektrikli menzil 440 kilometreye kadar ulaşıyor (şehir içinde 500 kilometreye kadar). eSprinter’daki yeni DAUTO otomatik geri kazanım sistemi son derece verimli ve konforlu bir sürüş tarzı sağlıyor. Radardan, kameradan ve navigasyon verilerinden gelen bilgiler toplanarak işleniyor ve enerji geri-kazanım yoğunluğu gerçek zamanlı olarak sürüş koşullarına uyarlanıyor. Ayrıca ECO Assist işlevi ile, donanıma ve ülkeye bağlı olarak, önde bir aracın olup olmadığını, hız sınırının ne olduğunu veya ileride bir yokuşun olup olmadığını analiz ediyor ve ayağın gaz pedalından ne zaman çekilmesi gerektiğini gösterge panelinde belirtiyor. Ayrıca üç sürüş modu, maksimum konfor veya maksimum menzil arasında seçim yapma olanağı sağlıyor.

Mercedes-Benz hızlı sarj

Tüm Mercedes-Benz elektrikli van modelleri gibi yeni eSprinter da hem alternatif akım (AC) hem de doğru akım (DC) şarj olanağına sahip. Entegre şarj cihazı, hızlı şarj istasyonunda 115 kW’a kadar (isteğe bağlı) doğru akımla şarj olanağı sağlıyor. Böylece 56 kWh kapasiteli batarya, maksimum 115 kW ile yaklaşık 28 dakikada yüzde 10’dan yüzde 80’e şarj oluyor. Kullanılabilir kapasitesi 113 kWh olan bataryanın şarj olması maksimum 115 kW ile yaklaşık 42 dakikaya sürüyor.

 

Geleneksel tahrikli yeni Mercedes-Benz Sprinter maksimum esneklik sunuyor

Yeni Mercedes-Benz Sprinter; arkadan itişli veya dört tekerlekten çekişli olmak üzere farklı güç aktarma türleriyle ve maksimum brüt araç ağırlığıyla (5,5 tona kadar) farklı sektörler ve kullanım alanlarının gereksinimlerini karşılıyor.

 

Yüksek verimlilik seviyesine sahip 2,0 litre hacimli dizel motorun (OM654) yanında seçilen modele ve güç aktarma tipine bağlı olarak 110 kW, 125 kW ve 140 kW olmak üzere dört farklı güç seçeneği bulunuyor. Güç aktarımını konforlu 9G-TRONIC otomatik şanzıman veya 6 vitesli manuel şanzıman sağlıyor.

Mercedes-Benz eSprinter

Mevcut MBUX nesli ve farklı dijital ekstralar

Hem eSprinter hem de Sprinter’da, 26 cm (10,25 inç) ekrana sahip, MBUX (Mercedes Benz Kullanıcı Deneyimi) bilgi-eğlence sisteminin en güncel nesli standart donanım olarak sunuluyor. Daha fazla konfor ve güvenliğe katkıda bulunan ek işlevlerle Sprinter ve eSprinter daha akıllı ve müşterilerin günlük yaşamlarını kolaylaştıran bir yapı sunuyor.

 

Yeni eSprinter, ayrıca MBUX sayesinde aktif menzil yönetimi ve bulut tabanlı hizmetler ve uygulamalarla akıllı navigasyonlu (elektrikli zekaya sahip navigasyon) elektromobil ekosistemine de entegre oluyor. Bu, şeffaflık ve mümkün olan en yüksek planlama güvenliği ile rahat bir yolculuk sağlıyor.

Mercedes-Benz eSprinter
Güvenlik ve destek sistemleri: Her durumda daha iyi destek

Yeni Sprinter ve eSprinter modellerinin güvenlik ve destek sistemleri, çoğu standart donanıma dahil olan ek ve bazı durumlarda yeni ve daha gelişmiş işlevlere sahip. Aktif Şerit Takip Asistanı, Kör Nokta Asistanı, ATTENTION ASSIST yorgunluk uyarısı, aracın üretim tarihinden itibaren yedi yıla kadar ücretsiz navigasyon verilerini içeren hız sabitleme özellikli Akıllı Hız Asistanı, panel vanlar ve minibüs için geri vites kamerası olmak üzere kapsamlı güvenlik ve destek işlevleriyle standart olarak donatılıyor. Ayrıca isteğe bağlı olarak, ilk kez, harekete geçerken aracın önündeki diğer yol kullanıcılarıyla çarpışmayı önleyen Harekete Geçme Bilgi Yardımcısı da sunuluyor. Bunun dışında N2 onaylı araçlar için standart, ancak diğer versiyonlarda opsiyonel olarak sunulan Yan Koruma Yardımcısı, yolcu tarafında tanımlı bir alanda yayaların ve bisikletlilerin daha iyi algılanmasına yardımcı oluyor. Rahat ve hızlı park etmek için park paketi kapsamında 360 derece kamera ve engellerin görünürlüğünü sağlayan yeni 3D ekran devreye giriyor. Bunun dışında opsiyonel dijital dikiz aynası, arka cam olmadığında veya araç uzun olduğunda bile arka tarafın rahat bir şekilde görülmesini sağlıyor.

 

Continue Reading

Genel

YENİ PEUGEOT 9X8, 2024 SEZONUNDA PERFORMANSINI ZİRVEYE TAŞIYACAK!

2024 PEUGEOT 9X8 tamamen yeni giydirmeye sahip yeni bir siluetle sahneye çıkıyor. Binlerce kilometrelik testi tamamlayan Team Peugeot TotalEnergies, 21 Nisan’da düzenlenecek olan 2024 FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nın ikinci turu 6 Saat Imola’da ilk kez yarışacak 2024 PEUGEOT 9X8 aracını tanıttı. PEUGEOT Sport ekibi, takımların önde 29 cm ve arkada 34 cm genişlikte daha etkili bir lastik kurulumu kullanmasına olanak tanıyan düzenleme değişikliğinden en iyi şekilde yararlanmak üzere PEUGEOT 9X8’in aerodinamiğini uyarladı ve PEUGEOT 9X8 artık bir arka spoylere sahip. Bununla birlikte aracın gövde yapısının yüzde 90’ı korundu. Peugeot Design ve PEUGEOT Sport, üst üste üç yıldır birlikte çalışarak Peugeot ekipleri tarafından özel olarak tasarlanan çok özel bir dış görünüme imza attı. Yeni görünümde markanın hız, esneklik ve gücünün simgesi Aslan logosu tasarımın merkezinde yer alıyor.

Team Peugeot TotalEnergies, yeni yarış otomobili 2024 PEUGEOT 9X8’i tanıttı. 2024 FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nın ikinci yarışı olan Imola’da ilk kez yarışacak olan PEUGEOT 9X8, yerini aldığı modele göre çeşitli geliştirmelerle bayrağı devralıyor. Geçtiğimiz sezon boyunca yarışan 2023 PEUGEOT 9X8, Le Mans’ta son derece iddialı bir performans elde etmişti.  Monza’da üçüncülükle ilk podyumuna çıkan 2023 PEUGEOT 9X8, FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonasında geçirdiği ilk tam sezonun ardından 2024 sezonunun açılış yarışı olan Losail’i de büyük oranda önde tamamladı. Şimdi ise ekip, 9 üretici ve 19 prototipin kıyasıya yarıştığı Hypercar sınıfının en iddialı otomobillerinden biri olarak görülen PEUGEOT 9X8’i çok sayıda önemli güncellemeyle optimize etti.

PEUGEOT 9X8’in ilk versiyonu, 2020/2021 sezonundaki teknik düzenlemeleri karşılayacak şekilde tasarlandı. Ancak otomobilin tasarım aşaması ile 2022 yazındaki tanıtım arasında kurallar değişti. Bu durum da belirli alanlardaki performans iyileştirmelerini beraberinde getirdi. Buna bağlı olarak otomobilin potansiyelini en üst düzeye çıkarmak ve Team Peugeot TotalEnergies tarafından belirlenen iddialı hedeflere ulaşmak adına bazı tasarım ayrıntıları revize edildi.

“Çok sayıda güncelleme ve iyileştirme içeriyor”

2024 PEUGEOT 9X8’in optimizasyonları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan PEUGEOT Sport Teknik Müdürü Olivier Jansonnie, ”Artık geçerli olmayan seçimler yapmıştık. Oluşan performans farkını 2023 yılındaki Performans Dengesi (BOP) yeterince dengelemedi. Aslında ana fikir, rakiplerimizin otomobil tasarımına benzer bir tasarıma dönmek ve böylece BOP açısından buna eşdeğer karşılık görmekti. Bu nedenle 31/31cm ile tüm tekerleklerde aynı lastik genişliğini kullanmayı bıraktık. Bunun yerine önde 29 cm ve arkada 34 cm lastik tercih ettik. Açık konuşmak gerekirse, aynı şasiye sahip ve yeni bir otomobil değil. Ancak çok sayıda güncelleme ve iyileştirme içeriyor. Lastiklerin etkili bir şekilde çalışabilmesi için PEUGEOT 9X8’in ağırlık merkezini değiştirmek zorunda kaldık. Bu da bazı bileşenlerin hareket etmesi ve diğerlerinin daha hafif hale getirilmesi anlamına geliyordu. Daha iyi bir aerodinamik dengeye sahip olmak için aerodinamik yükleri yeniden dağıtmamız gerekti. Bu da üstyapı bileşenlerinin yaklaşık yüze 90’ını yeniden tasarlamamızı gerektirdi ve en önemlisi de arka kanadı ekledik. Ayrıca yeni homologasyon ile bazı güvenlik ve performans iyileştirmelerini hayata geçirdik” dedi

Mart 2023’te, 2024 sezonu için araçta bazı radikal iyileştirmeler yapma kararı alındı. PEUGEOT Sport ekibi, 2023 WEC sezonuna katılırken aracı yeniden tasarlamak için yorulmadan çalıştı. Proje içinde proje olmasının ekibin iş yükünü oldukça artırdığını dile getiren Olivier Jansonnie, “Team Peugeot TotalEnergies’in bağlılığına ve çabasına güvendik. Bu çabanın sonucunu göstermek için heyecanlıyız. Hedefimiz ön sıralarda yer almak, podyum için ve galibiyet için mücadele etmek” dedi.

Bu güncellemeler aynı zamanda Peugeot Sport ile dört yıl önce başlayan iş birliğini sürdürme fırsatı da sağladı.  PEUGEOT Tasarım Müdürü Matthias Hossann, “Peugeot’nun 2022 FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nda dönüşünü simgeleyen zarif ve sade bir tasarımla başladık. Sonrasında görsel sanatçı Demsky tarafından hem 24 Saat Le Mans yarışının yüzüncü yılını, hem de PEUGEOT’nun Le Mans’taki üçlü zaferinin 30. yıldönümünü kutlayan 2023 dış tasarımın ardından bu sefer Aslan Başını farklı ölçeklerde kullandığımız bir tasarımla ortaya çıktık. Bir aslan sürüsünü simgeleyen bu grafik tasarım, dayanıklılık yarışlarının değerlerini mükemmel bir şekilde yansıtıyor. Takım ruhunu ve takımdaki yetenek zenginliğini öne çıkarmak istedik. Tasarım, siyah, gri, beyaz ve kriptonit olmak üzere PEUGEOT Sport renk kartelasından alınan farklı boyutlarda renklerden oluşuyor. Bu tema, PEUGEOT’nun grafik tasarım ekibi tarafından geliştirilen yaşam tarzı ürünlerinde de aynı şekilde kullanılıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Team Peugeot TotalEnergies’in kaydettiği gelişmeyi gözler önüne seren 2024 PEUGEOT 9X8’in 2023 versiyonu, FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nın açılış yarışı Katar 1812 km’de son kez sahneye çıktı ve 21 Nisan tarihinde FIA WEC sezonunun ikinci turu olan 6 Saat Imola yarışında yerini 2024 versiyonuna bırakmaya hazırlanıyor. PEUGEOT 2011 yılında Imola’daki Autodromo Enzo e Dino Ferrari yarışında nefes kesen çifte zaferle hafızalarda yer etmişti.

PEUGEOT CEO’su Linda Jackson, “Team Peugeot TotalEnergies’in FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nda yarıştığı ilk yıl olan 2023, tüm zorluklara rağmen takımın şekillenmesi ve tutkusunu göstermesi açısından herkes için önemli bir deneyim oldu. 2024 yılı için de hedefimiz aynı; yarış kazanmak. Bu yıl zorlu bir rekabet ortamı olacak. Bunu biliyoruz. Ancak ekibimiz, PEUGEOT 9X8’in markanın değerlerini mükemmel şekilde yansıtan 2024 versiyonunu geliştirmek için çok çalıştı. Team Peugeot TotalEnergies, enerjisi ve çabasıyla göz doldurdu. Dayanıklılık yarışlarındaki bu yeni dönemin parçası olmaktan gurur duyuyoruz ve motor sporlarında iz bırakmak istiyoruz” sözleriyle görüşlerini aktardı.

Yeni PEUGEOT 9X8’i değerlendiren Stellantis Motorsport Kıdemli Başkan Yardımcısı Jean-Marc Finot, “Öncelikle tüm PEUGEOT Sport ekibine çalışmalarından dolayı tebrik ve teşekkür ediyorum. 2023 sezonunda yarışırken, rekor sürede aracın bir kısmını yeniden tasarlamak gerçekten de küçümsenecek bir başarı değil. PEUGEOT 9X8, aslında LMH’de önde ve arkada eşit boyutta lastiklerin zorunlu olduğu 2020/2021 düzenlemelerini karşılamak üzere tasarlandı. Ancak bu arada kurallar değişti. Böylece rakiplerimizden bazıları arkada daha büyük lastikler kullanabildi. Aslında BoP’nin yapısal tasarımımızı dengelemek için yeterli olacağını düşünmüştük, ancak durum böyle olmadı. Bu nedenle otomobilin bir kısmını yeni lastik boyutlarına uyum sağlayacak şekilde yeniden tasarlamamız gerekti. Böylece aracın ağırlık merkezini kaydırdık, aerodinamik yüklerin dağılımını değiştirdik, bir arka kanat ekledik, daha hafif parçalar ürettik. Simülasyonlarımız ve ilk pist testlerimiz aracın daha fazla performansa sahip olduğunu gösterdi. Bu nedenle, minimum ağırlık ve maksimum güçle BoP sınırına yaklaşmadan ön sıralarda yer almayı umuyoruz” dedi.

 

Continue Reading

Genel

  Hollandalı Carver Türkiye’de Satışa Çıkıyor!  

Mikromobilite çözümleri konusunda Avrupa’nın önde gelen markalarından Carver, Türkiye’de GRS Automobility güvencesiyle satışa çıkıyor. Test sürüşleri ve ön sipariş süreci başlayan Hollandalı marka iki farklı model ve iki farklı alt donanım seviyesiyle Nisan ayında yollarla buluşacak. 1+1 oturma düzeni, yüzde yüz elektrikli yapısı ve kompakt boyutlarıyla şehir içindeki mobilite ihtiyaçlarını keyfe çevirecek Carver, Dinamik Araç Kontrol (DVC) sistemi sayesinde tıpkı motosikletlerdeki gibi 45 derece açıda yana yatabiliyor. Carver Cargo ise filolar ve KOBİ sahipleri için üst düzey bir alternatif haline gelecek.

Kayak’taki dönüş tekniği “carving” kelimesinden ilham alarak Hollanda’da 1994 yılında serüvenine başlayan ve geçen sene “En İyi Mikromobilite Elektrikli Aracı” seçilen Carver markası, ülkemizde de trafikte seyir keyfi verecek yeni bir yol arkadaşı olmaya aday olacak gibi görünüyor. Test sürüşleri ve ön sipariş süreci başlayan iki farklı donanım seviyesi ile gelen Carver S+ Carver R+ ve lojistiğe yönelik Carver Cargo modelleri, şehir içinde yolculukları pratik hale getirecek.

Yalnızca 98cm genişliği, 1+1 oturma düzeni, 75 litrelik bagaj hacmiyle eğlenceli, akıllı ve ekonomik seyahat çözümler sunan yüzde yüz elektrikli Carver’ın S+ modeli, 80 km/s son hız, 100 km menzil ve 3 saatte yüzde 80 şarj özellikleriyle öne çıkıyor. Carver R+ modeli ise 45 km/s son hızıyla 130 km menzil ile şehir içi ulaşımda çok ciddi bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor. Tüm modelleri B sınıfını ehliyet ile kullanılabilirken dileyenler Carver R+ modelini B motosiklet ehliyetiyle de kullanabilecekler. Carver’ı rakiplerinden ayıran en büyük unsur ise “Dinamik Araç Kontrol” sistemi sayesinde tıpkı motosikletlerde olduğu gibi virajlarda 40 derece açıda yana yatabilmesi. Böylelikle çok daha güvenli ve stabil bir sürüş deneyimi sağlıyor. Kapalı yapısı ve yüksek dayanımlı şasisi sayesinde motosikletlerden daha güvenli ve konforlu yolculuk vaat eden Carver açılabilir tavan ve müzik sistemi de sunuyor.

Carver Cargo ise 500 litrelik bagaj alanıyla filolar, kargo şirketleri ve KOBİ sahipleri için üst düzey alternatif haline gelecek gibi görünüyor. Her üç model Nisan ayında Türkiye yollarıyla buluşmayı bekliyor. Test sürüşü ve ön sipariş için İstanbul Kâğıthane’deki GRS Automobility Showroomu, 444 77 48 iletişim numarası veya carverturkiye.com web adresi üzerinden erişim sağlanabiliyor.

 

Continue Reading

Trending

Copyright © 2017 Zox News Theme. Theme by MVP Themes, powered by WordPress.