Connect with us

Elektrikli Otomobiller

Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar Elektrikleniyor

Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar, elektrikli mobilite stratejisiyle güçlü liderlik hedefleri belirleyerek tüm modellerini elektriklendiriyor.

Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar, stratejisinde elektrikli mobilite konusunda sağlam liderlik hedefleri belirleyerek tüm model serilerini sistematik olarak elektriklendiriyor. Firma, EQT Marco Polo1 konsepti ile, segment için birçok yenilikle donatılmış EQT’ye dayanan yeni, tamamen elektrikli ve tam teşekküllü mikro kampçı hafif ticarinin ilk örneğini kamp severlerle buluşturuyor. Seri üretim versiyonunun 2023’ün ikinci yarısında satışa sunulması beklenen Mercedes-Benz EQT (kombine güç tüketimi (WLTP): 18,99 kWh/100 km; kombine CO2 emisyonları (WLTP): 0 g/km) değerleriyle de dikkatleri üzerine çekiyor. Kendi başına bir ürün kadar yenilikçi olan Marco Polo1, T-Serisi’nin değiştirilebilirliğini, yüksek kaliteli ekipman seviyesini tamamen elektrikli bir sürüşün avantajlarıyla birleştiriyor. Firmadan yapılan açıklamaya göre; Marco Polo1, yakın gelecekte tamamen elektrikli kısa yolculuklar için pratik bir kampçı çözümünün ilk örneği olacak.

Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar Satış Müdürü Klaus Rehkugler; “Bizim için gelecek, bir hafif ticarinin büyüklüğü veya amacı ne olursa olsun elektriktir. Bu stratejik rotanın en son örneği, tamamen elektrikli tahrikli yeni EQT. Marco Polo Modülü ile, yakın gelecekte sunulacak olan tamamen elektrikli bir kamp gezisi aracı için temel bir çözümümüz var. 2023’ün ikinci yarısında, tam teşekküllü ve aynı zamanda tamamen elektrikli bir mikro kampçı ile ürün yelpazemizi daha da genişletmeyi planlıyoruz. Concept EQT Marco Polo, yaklaşmakta olan seri üretim aracına şimdiden bir bakış atıyor. Adından da anlaşılacağı gibi, Marco Polo ailemizi EQT’ye dayanan her iki ürünle de genişletiyoruz” dedi.

mercedes-benz-eqt-01.jpgTamamen elektrikli tahrikli yeni tam teşekküllü mikro kamp hafif ticari banttan çıkıyor

Concept EQT Marco Polo1, uzun dingil mesafesiyle EQT’dan ayrışıyor. Üretilecek konsept araç, şu anda hala geliştirilmekte olan, tamamen elektrikli ve tam teşekküllü Mercedes-Benz yıldızlı mikro kampçıya bir ilk bakışı niteliğinde. Concept EQT Marco Polo1‘in dış donanımında tavan yatağına sahip açılır bir tavan bulunuyor. Makaslı tasarım sayesinde, açılır tavan, araç tavanına hafif bir eğim açısıyla kolayca kaldırılabiliyor. Bu sayede Concept EQT Marco Polo1 arkada ayakta durmak için yeterli alan sunuyor. Ayrıca pop-up tavan, alışıldık kamp özgürlüğü hissi için arkada bir fermuarla tamamen veya pencere şeklinde açılabiliyor. Tavan yatağında 1,97 metreye 97 santimetre ölçülerinde bir uyku alanı da bulunduran Marco Polo1, nokta elastik disk yay sistemiyle yüksek düzeyde uyku konforu sağlıyor. Öte yandan aracın arkasında 2 metreye 1,15 metre ölçülerinde katlanabilir bir uyku alanı daha bulunuyor. İç tasarımda kullanıcı rahatlığı için tüm detayların düşünüldüğü araçta, sürücü koltuğunun arkasındaki ikinci koltuk sırasında, gömme yıkama sistemi ve aynı şekilde gömme 16 litrelik kompresörlü soğutucu da bulunuyor. Sistemin hemen üstünde doğrudan ikinci koltuğa kenetlenmiş iki tezgah günlük yiyecek ihtiyacının hazırlanması için gerekli alanı sunuyor. Aracın sol iç tarafında ise (arka kokpite bakan) bir başka koltuk bulunuyor. Ayrıca bu koltuğa entegre edilmiş yerleşik çekmece sistemi, kamp aksesuarları için yeterli depolama alanı sunuyor. Bir indüksiyon ocağı ve esnek bir çıkarılabilir gaz kartuşu ocağı ile araç içinden çıkarılabilen bir çekmece de araçta kamp severleri bekliyor. Aracın (arka kokpite doğru bakan) sağ tarafında ise, elektrikli olarak da yüksekliği ayarlanabilen katlanabilir bir masa bulunuyor.

İç mekandaki tüm mobilya ünitelerinin iki kişi tarafından 5 dakikadan daha kısa sürede kolayca çıkarılabilir şekilde tasarlandığı Marco Polo1 gerekirse günlük araç olarak da kullanılabiliyor. Araç, iki metreden az yüksekliği ile gelecekte tüm garajlara, katlı otoparklara ve oto yıkamalarına da rahatlıkla girebilecek şekilde tasarlanmış durumda. Concept EQT Marco Polo1‘nun mobilyaları sadece işlevsel olmakla kalmıyor, yeni EQT’nin yüksek kaliteli iç mekanına da mükemmel şekilde uyuyor. Elektrikli küçük hafif ticarinin oturma konseptinde koltuklar gibi mutfak, bank ve yatak odası elemanlarında da ARTICO suni deri/MICROCUT koltuk döşemesi yer alıyor. Bu arada, mobilya cephe panelleri, kontrast sağlaması için Avola kiraz ağacından yapılmakta. Ortak alanlardaki ortam aydınlatması da doğru atmosferi yaratmada baş rol oynuyor. Üst yatak alanında koyu renk bir tavan astarı ve LED aydınlatma mevcut. Toplamda, biri açılır tavan alanında, ikisi de mikro karavanın yaşam alanında olmak üzere 7 USB yuvası bulunuyor.

Konsept otomobilin temeli olarak kullanılan EQT’nin gelecekteki uzun dingil mesafeli versiyonu, siyah parlak kontrast öğelerle metalik kromit grisine boyanmış. Bu öğeler arasında ön ve arkadaki siyah boyalı krom kaplama ve özel 19 inç elmas kesim jantlar aracın trafikte ayrışmasını sağlıyor. Pop-up tavanın bej renk tonu, tente gibi aracın diğer unsurlarında da yer alıyor. Bagaj ve janttaki kırmızımsı vurgular, rengi de devreye sokuyor.

Concept EQT Marco Polo1‘daki bir diğer göz alıcı özellik ise pop-up tavandaki güneş paneli. Bu panel ve ek olarak, çıkarılabilir bir batarya ünitesi, kamp ünitesine belirli bir süre kendine yetecek miktarda enerji sağlarken aracın menzilini de koruyor. Ek pil, kullanım sırasında koltuktaki bir çekmecede saklanıyor. Şarj etmek için ise kolayca çıkarılıp, evdeki prizde ve hatta kamp alanında kolaylıkla şarj edilebiliyor. Diğer önemli noktalar arasında aracın yan tarafına takılan tente ve arka camlar için yenilikçi bir karartma sistemi yer alıyor. Bunlar tek bir düğmeye dokunarak renklendirilebiliyor.

mercedes-benz-eqt-02.jpg“Klasiklere yeni bir dönüş”: Marco Polo Modülü ile vakit kaybetmeden kamp keyfi

Mercedes-Benz, esnek bir şekilde monte edilip çıkarılabilen ve kısa bir dingil mesafesine sahip yeni EQT için sunulacak Marco Polo Modülü ile yakın gelecekte temel kamp gereksinimleri için ilk pratik çözümü sunuyor. Standart yatak ve isteğe bağlı mutfak ünitesi ile EQT hemen basit bir seyahat arkadaşı haline geliyor.

2 metreye 1,15 metre boyutlarında uyku yüzeyine sahip olan Marco Polo1, nokta elastik disk yay sistemi ve on santimetre kalınlığındaki döşekle, kenarlara kadar ergonomik yatma konforu sağlıyor. Araç içinde ek alan gerektiğinde, yatak çerçevesi öne doğru çekilerek ya da katlanarak alan açılabiliyor. Hareket halindeyken, katlanan yatak çerçevesi yük bölmesinde bulunuyor. Bu sayede arka koltuklar daha sonra kısıtlama olmaksızın kullanılabiliyor. Yüksek uyku konforu için standart donanım, pencere camları için manuel olarak takılabilir karartma elemanları ve camlar ile çerçeve arasına sıkıştırılabilen böcek korumalı bir havalandırma ızgarası içeriyor. Ayrıca standart, daha küçük eşyalar için C sütunu ve D sütunu arasında iki pencere cebi bulunuyor.

Opsiyonel olarak sunulan mutfak, 12 litrelik su deposuna sahip bir lavabo, 15 litrelik kompresörlü buzdolabı ve esnekçe çıkarılabilir gaz kartuşlu ocak barındırıyor. Ayrıca mutfak ünitesindeki çekmeceler çatal bıçak takımı, tabak takımı ve erzaklar için alan sağlıyor. Buna ek olarak, isteğe bağlı mutfak ünitesi iki kamp sandalyesi ve bir masa ile birlikte geliyor. Masa dış mekânda kullanılabilineceği gibi, bu segmentte bir ilk olarak EQT’nin içindeki orta konsola da takılabiliyor. Yatak veya mutfak ünitesine ihtiyaç duyulmuyorsa, hafifliği sayesinde birkaç kolay adımda ve kısa sürede monte edilip çıkarılabiliyor. Takıldığında, bagaj bölmesindeki bağlama halkalarına sabitlenebiliyor.

Marco Polo Modülünün tamamı şık, temiz bir tasarım ve antrasit renkte geliyor. Bu tasarım tamamen elektrikli küçük hafif ticarinin yüksek kaliteli iç mekanıyla mükemmel uyum sağlıyor. Buna ek olarak, Mercedes yıldızı ve yazısı markaya olan açık bağlılığını gösteriyor. Marco Polo Modülü, yakın zamanda doğrudan Mercedes-Benz şubelerinden ve bayilerinden sipariş edilebilecek.

[1] Elektronik olarak sınırlandırılmıştır.

mercedes-benz-eqt-05.jpgYeni Mercedes-Benz EQT: Yenilikçi kamp çözümlerinin temeli ve çok daha fazlası

Yeni EQT sadece Concept EQT Marco Polo ve Marco Polo1 Modülünün temelini oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda ailelerin yanı sıra açık hava aktivitelerini seven aktif insanlar ve kamp severlere, yıldız logolu markanın tamamen elektrikli dünyasına çekici bir giriş sunuyor.

Merkezi yıldızlı Siyah Panel radyatör ızgarası ve dinamik olarak tasarlanmış soğutma kapakları sayesinde yeni EQT, Mercedes-EQ ailesinin bir üyesi olarak kolayca tanınabilir. Elektrikli küçük hafif ticari, kompakt dış boyutları geniş alanla birleştiriyor. Aynı zamanda, bataryanın gövdenin altına korumalı ve yerden tasarruf sağlayan biçimde ve oldukça düşük bir ağırlık merkezine yerleştirilmesi sayesinde, yakıtlı bir T-Serisi ile iç mekanda neredeyse aynı değişebilirliği ve işlevselliği sunuyor. EQT 4.498 milimetre uzunluğu, 1.859 milimetre genişliği ve 1.819 milimetre yüksekliğiyle dikkat çekiyor. 2023’te uzun dingil mesafesine sahip bir varyantını da yollarda görmek mümkün olacak.

Tıpkı T-Serisi gibi, yeni EQT de aileler ve açık hava aktivitelerini sevenler için günlük hayatı kolay ve konforlu hale getiren birçok avantaj sunuyor. Bunlar arasında sadece 561 milimetrelik düşük yükleme eşiği bulunuyor. Bu eşik sayesinde ağır nesnelerin yüklenmesi kolaylaşıyor. Aracın her iki tarafındaki sürgülü kapıların her biri 614 milimetre genişliğinde ve 1059 milimetre yüksekliğinde bir açıklık sunuyor. Bu sayede arkaya kolay erişim sağlanırken, yükleme, bagaj kapağı da dahil olmak üzere üç taraftan esnek bir şekilde yapılabiliyor. Arka sıradaki koltukta üç çocuk koltuğu için yer bulunuyor.

Modern elektrik motoru

Piyasaya, maksimum 90 kW (122 hp) çıkışa ve 245 Newton metre torka sahip bir elektrik motoruyla çıkan Marco Polo1’da 45 kWh’lık lityum-iyon batarya, arka aksın önündeki alt gövdede çarpışmaya karşı korumalı bir konumda bulunuyor. Batarya, işte, evde veya halka açık şarj istasyonlarında, yerleşik şarj cihazı kullanılarak alternatif akım (AC) ile 22 kW’ta rahatça şarj edilebiliyor. SoC’ye (Şarj Durumu) ve yüksek voltajlı pilin sıcaklığına bağlı olarak doğru akım (DC) kullanan hızlı şarj istasyonlarında daha da hızlanmayı mümkün kılıyor. EQT, 80 kW DC şarj cihazı ile donatıldığından, yüzde 10’dan yüzde 80’e şarja 38 dakikada ulaşabiliyor. EQT, Mercedes yıldızının altında önden şarj ediliyor, bu da özellikle şehirde sıkı park durumlarında şarj yaparken pratik ve kullanışlı bir şarj imkânı sunuyor. EQT’de AC ve DC şarj için standart olarak bir CCS şarj fişi ve CCS şarj kablosu da dahil olarak geliyor.

mercedes-benz-eqt-06.jpgTüm yaşam döngüsünü kapsayan sürdürülebilir iş stratejisi

Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar, stratejisinde elektrikli mobilite konusunda sağlam liderlik hedefleri belirleyerek tüm model serilerini sistematik olarak elektriklendiriyor. Bugün itibarıyla, müşteriler, filo sahipleri ve üstyapı imalatçıları dört batarya-elektrikli model arasından seçim yapabilir durumda. Bunlar: eVito panelvan, eSprinter, eVito Tourer ve EQV. EQT ile Mercedes-Benz’in elektrikli portföyü yakında küçük hafif ticari segmentini kapsayacak şekilde genişletilecek. Yakın gelecekte, Mercedes-Benz ayrıca fabrika çıkışı eCampers eğilimini giderek daha fazla ele alacak.

Buna ek olarak, Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar, sürdürülebilir iş stratejisi “Ambition 2039” kapsamında, 2039 yılına kadar yeni özel ve ticari hafif ticari filo satışlarının tamamını karbon nötr hale getirme hedefini izliyor. Bu iddialı hedefe ulaşmak için Mercedes-Benz, 2030 yılına kadar akülü elektrikli araçların geliştirilmesine 40 milyar Euro yatırım yapacak. 2025 yılından itibaren, yeni piyasaya sürülen tüm Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar sadece elektrikli olacak. Bu amaçla, Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar, VAN.EA adında yeni, modüler ve tamamen elektrikli bir hafif ticari mimarisi geliştiriyor. Şirket, tamamen elektrikli orta ve büyük hafif ticariler için bu platformun geliştirilmesine ve üretim tesislerine yatırım yapmayı planlıyor.

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Elektrikli Otomobiller

Hyundai Elektrikli Ailesi’nin Amiral Gemisi IONIQ 9 Türkiye’de Satışta

Kasım 2024’te ilk kez tanıtılan Hyundai IONIQ 9, 2025 yılının en çok merak edilen elektrikli SUV modellerinden biri olarak öne çıkıyor. Dünya çapında ödüller kazanan IONIQ 5 ve IONIQ 6’nın başarısını temel alan yeni IONIQ 9, Hyundai’nin 2030 yılına kadar 21 farklı elektrikli modeli pazara sunma hedefinin önemli bir adımını oluşturuyor.

Tasarım ve Yaşam Alanı

IONIQ 9, cesur ve işlevsel bir tasarıma sahip. Premium kaliteye sahip geniş kabini, ferah ve huzurlu bir atmosfer yaratıyor. Modelin lounge benzeri iç mekânı; yumuşak tonlar, eliptik formlar ve panoramik cam tavan sayesinde doğal ışıkla birleşerek “evden uzakta bir ev” hissi sunuyor. Tamamen düz zemin yapısı, altı veya yedi kişilik oturma düzenine olanak tanıyor. Ön ve ikinci sıradaki Rahatlama Pozisyonlu Koltuklar, koltuk pozisyonu, koltuk sırtlığı açısı, bacak desteği açısı ve koltuk minderinin yüksekliğini dinlenme için en uygun konum ve açılara ayarlayarak ekstra konfor sağlıyor. Sürücü için özel olarak geliştirilen masaj fonksiyonlu Ergo Motion koltuk, uzun sürüşlerde yorgunluğu azaltmak üzere tasarlandı.

IONIQ 9 Calligraphy paketinde bulunan kaydırılabilir Universal Island 2.0 konsolu, kabin içi erişimi yeniden tanımlıyor. Konsol, 190 mm ileri-geri hareket edebiliyor ve hem ön hem arka taraftan açılan kol dayama alanlarıyla kolay erişim sunuyor.

Bagaj hacmi, üçüncü sıra koltuklar katlandığında 908 litre kapasiteye ulaşıyor; bu alan dört golf çantası ve dört Boston çantasını sığdıracak kadar geniş. Tüm koltuklar açıkken 338 litre, ön bagajda ise Progressive donanımda 88 litre, Calligraphy donanımında ise 52 litre ek saklama alanı sunuluyor.

Performans, Menzil ve Şarj Özellikleri

IONIQ 9, Hyundai’nin yenilikçi E-GMP platformu üzerinde geliştirildi. Yeni nesil güç elektroniği sistemi, gelişmiş iki aşamalı invertör yapısı ve optimize edilmiş dişli oranlarıyla hem verimlilik hem de arazi kabiliyeti sağlıyor. Modelin tabanına yerleştirilen NMC lityum iyon batarya, 110,3 kWh batarya kapasitesine sahip. Progressive versiyonu, 160 kW arka motoruyla 620 km birleşik menzil sunuyor. Calligraphy versiyonunda ise çift motor kombine olarak 226,1 kW güç sağlayıp, 600 km birleşik menzil sunuyor.

Aerodinamik verimlilik, gövde altındaki hava akışının dengelenmesi ve lastik sürtünmesinin azaltılmasıyla artırıldı. Yeni çift yönlü aktif hava kapakçıkları (AAF), soğutma ihtiyacı olmadığında hava akışını kapatarak sürtünme katsayısını sadece 0,259 Cd seviyesine düşürüyor. Bu sistem, düz hareket ve dönüş kombinasyonuyla çalışan yenilikçi bir mekanizmaya sahip; hem aerodinamik performansı hem de dış görünümü iyileştiriyor.

Diğer aerodinamik yenilikler arasında 3D şekilli alt koruma, aerodinamik jant tasarımı ve gizli anten yer alıyor. IONIQ 9, 350 kW ultra hızlı şarj desteğiyle %10’dan %80’e yalnızca 24 dakikada şarj edilebiliyor. Ayrıca V2L (Vehicle-to-Load) fonksiyonu ve 400V/800V çoklu şarj desteği ile kullanıcıya maksimum esneklik sağlanıyor.

Sürüş Dinamikleri ve Konfor

IONIQ 9’un yürüyen aksamı, elektrikli SUV’lara özel olarak geliştirilen MacPherson çok bağlantılı süspansiyon sistemine sahip. Otomatik yükseklik ve sertlik ayarlı amortisörler ve kendini dengeleyen sönümleme sistemi, hem yüksek sürüş konforu hem de kararlı yol tutuş sunuyor. Şasi Kontrol Modülü (CDCU), dinamik tork dağıtımı ve yanal rüzgar denge kontrolü gibi özelliklerle sürüş güvenliğini artırıyor. Arazi Modu sistemi ile kar, çamur veya toprak zeminlerde optimum çekiş sağlanıyor.

Kabin içi sessizlik, çift lamine akustik camlar, gürültü azaltma özellikli lastikler ve ANC-R aktif yol sesi engelleme teknolojisi ile sağlanıyor. Premium BOSE 14 hoparlörlü ses sistemi, 5.1 surround özelliğiyle konser salonu benzeri bir deneyim sunuyor.

Teknoloji, Güvenlik ve Bağlantı Özellikleri

IONIQ 9, 12,3 inç gösterge paneli ve 12,3 inç multimedya ekranından oluşan panoramik kavisli ekrana sahip. Vites kolu direksiyon kolonuna entegre edilmiş. Modelin akıllı çekme modu, römork ağırlığını algılayarak menzil tahminini optimize ediyor ve AWD versiyonlarda 50:50 tork dağılımını koruyor.

Güvenlik donanımları arasında; Ön Çarpışma Önleme Asistanı 2 (FCA 2), Şerit Takip Asistanı 2 (LFA 2), Kör Nokta Çarpışma Önleme Asistanı (BCA), Kör Nokta Görüntüleme Sistemi (BVM), 360° Çevre Görüş Kamera Sistemi (SVM), Arka Çapraz Çarpışma Önleme Asistanı (RCCA) ve Ön/Arka/Yan Park Sensörü gibi gelişmiş sürücü destek sistemleri bulunuyor.

IONIQ 9, 10 adet hava yastığı ile kritik durumlarda maksimum koruma sağlıyor. Ayrıca sağlam gövde yapısı, çarpışma enerjisini ideal derecede dağıtacak şekilde tasarlandı. Merkezi hava yastığı, sürücü koltuğunun yan tarafından açılarak çarpışma anında ek koruma sağlıyor.

 

Altı adet yüksek hızlı USB-C portu ile mobil cihazlar aynı anda şarj edilebiliyor. Hyundai tarafından sağlanan özel kabloyla 100W’a kadar enerji çıkışı alınabiliyor.

 

Continue Reading

Elektrikli Otomobiller

Kia, İstanbul’da düzenlediği lansmanda merakla beklenen modeli EV3 ve Yeni EV6’yı tanıttı. 

Ödüllü EV6 ve EV9’un üstün teknolojilerini geniş iç mekanıyla bir araya getiren Kia EV3772 km’ye kadar segment lideri şehir içi sürüş menziliyle elektrikli SUV pazarına iddialı bir giriş yaptı.

Yeni EV6 ise stil sahibi tasarımını güncelleyerek, rekabetçi bir fiyatla meraklılarıyla buluşuyor. Yeni EV6, sadece 18 dakikada* %10’dan %80 seviyesine şarj edilebilmesini sağlayan 800V ultra yüksek hızlı şarj altyapısıyla kullanıcılarına sıra dışı bir elektrikli araç deneyimi sunuyor.

Kia EV3 ve Yeni EV6’nın tanıtıldığı lansmanda konuşan Kia Türkiye Genel Müdürü Can Ağyel, “Sürdürülebilir bir dünya için elektrifikasyon konusunda sektörümüze liderlik eden markaların başında geliyoruz. Bunu hem küresel hem de ulusal ölçekte yapıyoruz. 2020 yılının sonunda açıkladığımız Plan S stratejisi kapsamında 2030 yılına kadar 14 elektrikli model geliştireceğimizi duyurmuştuk. EV6 ve EV9 bu strateji kapsamında geliştirilen ilk araçlar. EV3 ile tam elektrikli model sayımızı dörde yükselttik. Yaklaşık dört yıldır devam ettiğimiz dönüşüm yolculuğumuzu bugün EV3 ile taçlandırıyoruz” dedi.

Kia’nın elektrifikasyon sürecinde lider markalardan biri olduğunu söyleyen Ağyel, “Küresel ölçekteki sıfır emisyon hedefleri için otomotiv sektörüne büyük sorumluluk düşüyor. Gezegenimizi korumak ve çocuklarımıza yaşanabilir bir gelecek bırakmak için elektrifikasyonun gücüne inanıyoruz. Kia, 2030 yılında küresel ölçekte 4,3 milyon adet araç satmayı ve toplam satışlarının yüzde 40’ını elektrikli araçlardan elde etmeyi hedefliyor. Kia Türkiye olarak bizler de, 2024 yılında toplam satışlarımızın yüzde 11’ini tam elektrikli araçlarımızdan elde ettik. Gelecek yıl ise toplam satışlarımızın yüzde 45’inin tam elektrikli modellerimizden sağlanacağını öngörüyoruz. Diğer bir deyişle, küresel hedefi beş yıl öncesinden yakalayacağız” ifadelerini kullandı.

Heyecan verici bir sürüş deneyimi

EV3’ün 604 km WLTP menzili, şehir içi sürüş koşullarında kullanıldığında 772 km’ye kadar çıkıyor. i-Pedal teknolojisi ile direksiyon arkasındaki kulakçıklardan rejeneratif frenleme seviyesini ayarlayarak sürücüye fren pedalı kullanmadan sürüş esnekliği sunuluyor.

EV3’ün sadece 0,263 sürtünme katsayısına sahip aerodinamik tasarımı, verimliliği ve performansı üst düzeyde sunuyor. 400V hızlı şarj teknolojisi, EV3’ün 58,3 kWh batarya kapasitesine sahip versiyonu için 29 dakikada ve 81,4 kWh versiyonu için 31 dakikada %10’dan %80 seviyesine kadar bataryaları şarj etmeyi sağlıyor.

Yüksek verimli ısı pompasına sahip EV3 bu sayede menzilden ödün vermeden tüm hava koşullarında maksimum konfor ve optimum güç kullanımı sağlıyor.

Kia  mühendisleri, şehir hayatının dinamiklerine odaklanarak direksiyonda hassasiyet ve sürüş hakimiyetine öncelik verdi. Böylece, EV3 hem dar sokaklarda çeviklik sağlarken hem de otoyollarda ve virajlarda üstün performans vadediyor.

Teknoloji ve rahatlık

EV3’ün geniş iç mekânı, pratikliği en üst düzeye çıkaran özellikleriyle kullanıcısına maksimum konfor sunuyor. Sadelik ve ergonomiyi ön planda tutan tasarımda, sürücünün tüm bilgilere kolayca ulaşabilmesi için 12,3 inçlik gösterge bilgi ve 12,3 inçlik multimedya ekranı ile klima kontrolüne özel 5,3 inçlik bir ekran bir araya getirilerek 3 modüllü ultra geniş panoramik bir ekran bulunuyor.

Sürdürülebilir bir gelecek

Okyanuslarda ve nehirlerde biriken plastiği temizlemeye odaklanan sivil toplum kuruluşu The Ocean Cleanup ile yapılan iş birliği kapsamında, Pasifik Okyanusu’ndan toplanan atıklar geri dönüştürülerek EV3’ün iç mekan tasarımında kullanıldı. EV3, toplamda 28,5 kg geri dönüştürülmüş malzeme kullanımı ile üretimde çevreci yaklaşıma da yeni bir soluk getiriyor.

Yenilikçi çözümler bulmayı ve daha temiz bir gezegene ulaşmayı amaçlayan 7 yıllık ortaklık, Büyük Pasifik Çöp Alanı’ndan yaklaşık yarım milyon kilogram plastiğin çıkarılmasını hedefliyor.  

Türkiye’de Satışta 

Kia EV3, 58,3 kWh bataryaya sahip standart menzil ve 81,4 kWh bataryaya sahip uzun menzil seçenekleriyle 1.490.500 TL ve 1.920.500 TL arasında değişen fiyat etiketiyle satışa sunuldu.

 

Yeni EV6 ise, 63 kWh bataryaya sahip Elegance versiyonuyla, lansmana özel 1.920.500 TL fiyat etiketiyle satışa sunuldu.

 

Continue Reading

Elektrikli Otomobiller

Hyundai’den Cep Herkülü Elektrikli: Hyundai INSTER Cross

Hyundai, geçtiğimiz aylarda tanıttığı INSTER’ın yeni bir versiyonu olan INSTER Cross’u da gün yüzüne çıkardı. Yeni crossover model, çok yakında satışa sunulurken aynı zamanda hem outdoor hem de şehir içi kullanımda çok yönlü bir kullanım imkanına sahip olacak.

A ve B segmenti modelleri arasında konumlanan INSTER, geniş iç mekanı ve cömert bagaj kapasitesiyle dikkat çekerken aynı zamanda gelişmiş manevra kabiliyeti, pratiklik ve esneklik sunuyor. INSTER Cross ise normal versiyondan daha belirgin dış ve iç tasarım öğelerine sahip olacak.

INSTER Cross, maceracı karakterini vurgulamak için geniş, dikdörtgen ön ve arka tamponlarla ve ayrıca kabartmalı siyah kaplamalarla fark yaratıyor. Ön ve arka koruma kaplamalar, tamamlayıcı 17 inç alaşım jantlarla birleşerek üstün bir crossover görüntüsü sunuyor. Tavan rayları ise açık hava gezileri veya kamp etkinlikleri için standart olarak sunuluyor. Crossover versiyon, özel bir dış renk olan Mat Amazon Yeşil ve INSTER için sunulan standart beş renk (opsiyonel siyah tavan) seçeneğiyle sunulacak.

INSTER Cross’un iç mekanı da son derece iddialı. INSTER ile benzer şekilde bir düzen sunan otomobil, kendinden daha üst segmentlerdeki modellerde yaygın olarak karşımıza çıkan özellikleri de sunacak. INSTER Cross, 360 kilometreye varan bir menzilin yanı sıra, yaklaşık 30 dakikada yüzde 10 ila yüzde 80 oranında şarj edilebiliyor. INSTER Cross ayrıca, Otoyol Sürüş Asistanı, Akıllı Hız Kontrolü ve İleri Çarpışma Önleme Asistanı 1.5 dahil olmak üzere segment lideri güvenlik donanımlarına da sahip. INSTER Cross’un üretimine bu yılın sonlarına doğru Hyundai’nin Kore’deki üretim tesisinde başlaması planlanıyor.

Continue Reading

Trending

Copyright © 2017 Zox News Theme. Theme by MVP Themes, powered by WordPress.