Connect with us

Genel

DS AUTOMOBILES VE PENSKE AUTOSPORT, DS E-TENSE FE23 GEN3’Ü TANITTI FORMULA E’DE İKİ ÇİFTE ŞAMPİYONLUĞU BULUNAN DS AUTOMOBILES, YENİ ARACIYLA 2023’ÜN EN GÜÇLÜ ŞAMPİYON ADAYI

DS PENSKE, DS E-TENSE FE23 aracını, Valencia’da (İspanya) gerçekleştirilen ABB FIA Formula E Dünya Şampiyonası dokuzuncu sezon resmi testi öncesinde tanıttı. Tanıtım sonrasında sezon öncesi testler de, tüm takımların katılımıyla Valencia’da yapıldı. Daha hafif, daha verimli ve daha güçlü olan üçüncü nesil %100 elektrikli yarış otomobil, DS Automobiles’in yarış bölümü DS Performance tarafından geliştirildi. DS E-TENSE FE23’ün direksiyonuna şu anki dünya şampiyonu Stoffel Vandoorne ve elektrik kategorisindeki tek çifte şampiyon Jean-Eric Vergne geçiyor. Dokuzuncu sezonun ilk yarışı 14 Ocak’ta Meksika’da yapılacak.

 

DS Automobiles, ABB FIA Formula E Dünya Şampiyonası’nda kendi tarihi açısından önemli bir kilometre taşına daha imza atıyor. 2019 ve 2020 yıllarında ardı ardına hem Pilotlar hem Takımlar Şampiyonluğu’nu iki defa elde etmesinin yanı sıra, 10 galibiyet, 15 pole pozisyonu ve 28 podyum gibi bir dizi benzersiz rekor kıran, inanılmaz derecede başarılı ikinci neslin arkasından gelen Stellantis destekli ekip, 2022-2023’teki dokuzuncu sezon mücadelesinde kullanacağı DS E-TENSE FE23’ü resmen tanıttı. Siyah ve altın rengi boyasıyla hemen fark edilen üçüncü nesil, %100 elektrikli otomobil, DS Automobiles’in değerlerini kusursuzca yansıtıyor ve en son teknolojinin kanıtı olarak öne çıkıyor. FE23’te, selefine kıyasla bir dizi önemli değişikliğe yer veriliyor. Üçüncü nesil araçlar, 280 km/sa maksimum hıza ve aynı zamanda ikinci nesil araçtan 60 kg daha düşük ağırlığı sayesinde Formula E Dünya Şampiyonası’nda şimdiye kadar görülen en hızlı araç olma özelliği taşıyor. Ancak büyük önem taşıyan verimlilik konusunda da hatırı sayılır gelişmeler kaydediliyor. Bir Formula E yarışındaki kullanılan enerjinin %40’ından fazlasının frenleme sırasındaki geri kazanımdan elde edilmesi bu alandaki önemi artırıyor. Bunun da ötesinde, DS E-TENSE FE23, ikinci nesil otomobildeki 250 kW’a kıyasla 350 kW güç üretmesi ve dört tekerlekten çekiş sayesinde hem daha güçlü hem de daha kıvrak. Yeni ön aktarma organları, arkaya fazladan 250 kW ekleyerek geri kazanım kapasitesini ikiye katlıyor ve toplam gücü 600 kW’a çıkarıyor. Son olarak, yeni ön aktarma organları sayesinde üçüncü nesil araç, hidrolik arka frenleri olmayan ilk Formula E aracı olarak dikkat çekiyor.

 

Sezon öncesi testler Valencia’da yapıldı

 

ABB FIA Formula E Dünya Şampiyonası’nın geleneksel sezon öncesi testleri, İspanya’nın Valencia kentindeki ünlü Ricardo Tormo pistinde gerçekleştirildi. Yedi zamanlı seans boyunca, dokuzuncu sezon için katılan 11 takım, tamamen elektrikli, üçüncü nesil yarış araçlarında ilk kez kafa kafaya mücadele etti. DS PENSKE ekibi, bu zorlu ilk sınavdan, DS E-TENSE FE23’ün direksiyonundaki Stoffel Vandoorne ve Jean-Eric Vergne sayesinde güçlü performanslarla çıktı. Biri Formula E’nin son şampiyonu, diğeri iki şampiyonluk sahibi olan pilotlar, zorlu rekabete rağmen, DS Performance tarafından geliştirilen yeni yarış aracını zaman çizelgelerinin en tepesine yerleştirmeyi başardı. Bu sonuçlar, 14 Ocak 2023’te Meksika’da gerçekleşecek dokuzuncu sezonun ilk yarışı öncesinde DS Automobiles ve ortağı PENSKE AUTOSPORT için oldukça cesaret verici oldu.

 

DS Automobiles 2024’te tamamen elektrikli oluyor

 

DS Automobiles’in yarış bölümü DS Performance tarafından geliştirilen DS E-TENSE FE 23, DS PENSKE ekibinin ve pilotlarının, yani son Formula E dünya şampiyonu Stoffel Vandoorne ile Formula E tarihinde birden fazla şampiyonluk kazanan tek pilot Jean-Eric Vergne’in favori silahı olacak. PENSKE AUTOSPORT ile kurduğu yeni işbirliğinden güç alan DS Automobiles, araştırma ve geliştirme çalışmalarına hız kazandırmasında temel faktör olmaya devam eden, tamamen elektrikli şampiyonada yeni rekorların yanı sıra daha fazla zafer ve unvan elde etme kararlılığını sürdürüyor. Bu kararlılık, 2024’ten itibaren yeni otomobillerinin tümü %100 elektrikli olacak DS Automobiles için her zamankinden daha da önemli.

 

Yeni kurallara uygun bir altyapı

 

Formula E’nin dokuzuncu sezonu, yenilikçi üçüncü nesil araç, başlangıç çizgisindeki 11 takım ve yenilenen spor yönetmelikleriyle 2014’te ilk kez verilen starttan bu yana en rekabetçi sezonlardan biri olmayı vaat ediyor. Yarış mesafeleri artık zamandan çok tur sayısına göre belirlenirken, takımlar pit stoplar sırasında Atak Modları’nı hızlıca şarj edebiliyorlar.

 

DS E-TENSE FE23 Gen3’ün temel özellikleri:

 

Performans ve verimlilik:

 

  • DS Performance tarafından geliştirilen güç aktarma organı.
  • Maksimum güç: 350 kW (476 d/dk.)
  • Maksimum hız: 280 km/sa (Cadde pistleri için optimize edildi)
  • Frenler: Yeni ön aktarma organları, arkada üretilen 350 kW’a 250 kW ekliyor. Dört tekerleğin hepsinde elektrikli fren sistemi (Brake-by-wire).
  • Frenleme sırasında enerji geri kazanımı: 600 kW
  • Bir yarış sırasında kullanılan enerjinin yüzde 40’ı frenleme sırasındaki geri kazanımdan geliyor.

Sürdürülebilirlik:

 

  • Tedarikçiye göre, üçüncü nesil batarya, şimdiye kadarki en gelişmiş ve dayanıklı bataryalar arasında yer alıyor. Çevreye duyarlı kaynaklardan elde edilmiş minerallerle üretilen bataryanın hücreleri, kullanım ömürlerinin sonunda yeniden kullanılacak ve geri dönüştürülecek.
  • Otomobilin karoserinde ilk kez keten ve geri dönüştürülmüş karbon fiber kullanılacak. Üretilen yeni karbon fiberin toplam miktarını azaltmak için karbon fiber ikinci nesil araçlardan geri dönüştürülecek.
  • Üçüncü neslin karbon ayak izi, alınan enerji tasarrufu önlemlerinin yanı sıra genel çevresel etkiyi belgelemek için tasarım aşamasından itibaren ölçülüyor. Tüm kaçınılmaz emisyonlar, Formula E’nin net sıfır karbon taahhüdünün bir parçası olarak dengelenecek.

 

DS Automobiles CEO’su Béatrice Foucher: “Yenilik rekabetten doğar! DS Automobiles kurulduğundan beri elektrik enerjisine geçişi küresel stratejimizin merkezine yerleştirdik. Kategorimizdeki ilk üst sınıf üretici olarak Formula E’deki başarılarımız ve ikinci nesil otomobille elde ettiğimiz sayısız rekor, teknolojik bilgi birikimimizi ve itibarımızı artırdı. Bugün, tanınan bir ekip, olağanüstü pilotlar ve net bir hedefle yeni bir sayfa açıyoruz: 2024’ten itibaren sadece elektrikli yeni modellerimizin lansmanına eşlik edecek unvanlar kazanmaya devam edeceğiz.”

 

DS Performance Direktörü Eugenio Franzetti: “DS E-TENSE FE23’ün geliştirilmesi için yürüttüğümüz çok yoğun çalışmaların ardından, Valencia testleri nihayet gerçekleştirildi. Orada hepimiz bir araya geldik ve rakiplerimizin performansı hakkında fikir edinme fırsatı bulduk. Bize çok olumlu işaretler veren ama aynı zamanda rekabet seviyesinin son derece yüksek olacağını ve dokuzuncu sezonun çok yakın mücadelelere sahne olacağını gösteren yoğun bir hafta sonuydu.”

 

DS PENSKE’nin Sahibi ve Takım Sorumlusu Jay Penske: “Bu sezon takım için dönüm noktası olacak. Yeni nesil bir yarış aracı, yeni bir aktarma organı ve yıllardır hayran olduğumuz bir üreticiyle tarihi bir iş birliği. Dokuzuncu sezon için daha heyecanlı olamazdık! Stoffel ve Vergne’nin serideki en güçlü ve en deneyimli pilotlar olduğu düşünülürse, sezon için beklentilerimizin inanılmaz derecede güçlü olması gerektiğine inanıyoruz. Bu sezon alacağımız olağanüstü sonuçları ve DS ve Stellantis ile Ocak 2023’te Mexico City’de başlayacak yolculuğumuzu sabırsızlıkla bekliyorum.”

 

Son Formula E Dünya Şampiyonu Stoffel Vandoorne: “Sezon öncesi testler için tekrar Valencia’ya gelmek gerçekten heyecan vericiydi! Seanslar bizim için son derece olumlu geçti. Yeni aracımız hakkında çok şey öğrendik. Meksika’da sezonun ilk yarışında mücadeleye çıkmadan önce sağlam bir temel oluşturmuş olduk.”

 

2018 ve 2019 Formula E şampiyonu Jean-Éric Vergne: “Her şey çok güzel geçti! Araçtan ve takımla yapılan tüm çalışmalardan memnunum. Bu test günleri, verileri analiz etmek ve nasıl geliştirebileceğimizi belirlemek için çok önemli. Tabii ki çalışmaya devam etmemiz gerekiyor ama burada performansımız çok iyi olduğu için kendime güveniyorum.”

 

DS Automobiles’in Formula E’ye girmesinden beri elde edilen önemli başarılar:

  • 89 yarış
  • 4 şampiyonluk
  • 15 zafer
  • 44 podyum
  • 22 pol pozisyonu

 

DS AUTOMOBILES hakkında

Avant-garde ruhuyla 1955 DS’in olağanüstü mirasına dayanan ve 2014 yılında kurulan DS Automobiles, Fransız lüks bilgi birikimini otomotiv endüstrisine uygulamayı hedefliyor. Kişiliğini dışa vurmayı amaçlayan ve en son teknolojiler konusunda istekli olan müşteriler için tasarlanan ikinci nesil DS modelleri, zarafet ve ileri teknolojiyi bir araya getiriyor. DS markası; Yeni DS 3, Yeni DS 7, DS 4 ve DS 9 ile küresel bir ürün yelpazesini piyasaya sürüyor. 2019 ve 2020’de çifte Formula E Şampiyonluğu başarılarına sahip olan DS Automobiles, tüm modellerini elektrikli versiyonda sunarak elektrifikasyonun en ileri noktasında yer alıyor. E-TENSE etiketi altında DS Automobiles, hem %100 elektrikli hem de şarj edilebilir hibriti 360 beygir gücüne kadar 4×4 teknolojisiyle sunuyor. DS Automobiles, müşterileri için benzersiz marka deneyimine yönelik özel hizmet programı olan “ONLY YOU, DS Deneyimi” programını yarattı. 40 ülkede bulunan DS markası, dünya genelinde 400 DS satış noktasından oluşan ve sürekli gelişen özel bir dağıtım ağı oluşturdu.

 

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Yeni eSprinter ve Sprinter, 2024’ün ikinci yarısında Türkiye’de

Bugüne kadarki en çok yönlü ve verimli tamamen elektrikli Mercedes-Benz eSprinter modelleri Avrupa’da satışa sunuldu. Yılın ikinci yarısından itibaren de Türkiye’de.

Çok sayıda yeni dijital ekstraya sahip eSprinter ve Sprinter, en güncel nesil MBUX dışında ek ve bazı durumlarda yeni ve daha da gelişmiş işlevlere sahip güvenlik ve destek sistemleriyle donatılıyor.

eSprinter 440 kilometreye (WLTP verisi) kadar menzil sağlıyor.

Hafif ticari araçların elektrikli ismi yeni Mercedes-Benz eSprinter yakında yollara çıkacak. Müşteriler için sağladığı katma değer, çok yönlülük ve esneklikle dikkat çeken, iki gövde tipi ve uzunluğu ile üç batarya boyutuna sahip yüksek taşıma kapasiteli yeni eSprinter farklı kullanım alanlarıyla öne çıkıyor. Daha fazla menzil ve daha fazla yük taşıma arasında tercih yapılabilen yeni eSprinter, 56 kWh veya 113 kWh kullanılabilir batarya kapasitesiyle Avrupa’da satışa sunuldu. 2024’ün ikinci yarısında Türkiye’de de satışa sunulacak yeni eSprinter’ın ürün gamına 81 kWh kapasiteli bir versiyon da eklenecek. Ayrıca ilerleyen dönemde ilk kez şasi kamyonet olarak da satışa sunulacak. Bu sayede de çok sayıda sektör için temel bir araç haline gelecek. Buna ek olarak, MBUX bilgi-eğlence sistemi, gelişmiş güvenlik ve destek sistemleri ve daha zengin bir donanım ile ilk kez akıllı, dijital bağlantı avantajı da sunuyor. Ayrıca eSprinter’da isteğe bağlı bir römork bağlantısı da olacak.

The new Mercedes-Benz eSprinter
The new Mercedes-Benz eSprinter

Çok yönlü ve verimli: Yeni Mercedes-Benz eSprinter

Verimlilik, menzil ve yük hacmi ile çok yönlü bir araç olarak öne çıkan yeni Mercedes-Benz eSprinter, çok sayıda teknik yenilik içermesinin yanında üç modülden oluşan yeni bir konsepti de esas alıyor. Böylece farklı uzunluk ve gövdelerle geliştirilme ve tasarlanma özgürlüğü sunuyor.

Tek tip bir gövde şeklinde tasarlanan ön modül, tüm yüksek voltajlı bileşenleri kapsıyor ve aks mesafesi ve batarya boyutundan bağımsız olarak değişiklik yapmadan tüm araç çeşitleriyle birleştirilebiliyor. Alandan tasarruf sağlayan entegre yüksek voltajlı batarya modülü gövdenin altında bulunuyor. Akslar arasındaki batarya konumu, sağlam batarya gövdesi ile yüksek voltajlı bataryanın en uygun şekilde yerleştirilmesini sağlıyor. Düşük ağırlık merkezi, yol tutuşu üzerinde olumlu bir etkiye sahip. Elektrik tahrikli arka aksa sahip arka modül de yeni eSprinter’ın tüm modellerinde kullanılıyor. Kompakt ve güçlü elektromotor da arka modüle entegre edilmiş durumda.

Mercedes-Benz eSprinter

Elektrikli güç-aktarma sistemleri ve yüksek voltajlı batarya

Yeni Mercedes-Benz eSprinter’daki elektrik tahrikli arka aks müşterilere; araç uzunlukları, maksimum brüt araç ağırlığı (4,25 tona kadar), çekme kapasiteleri (2 tona kadar) ve yük hacmi (maksimum 14 m³) açısından önemli avantajlar sağlıyor. Yeni eSprinter, her biri maksimum 100 ve 150 kW güç sağlayan verimli bir elektromotorla sunuluyor. Yeni sabit mıknatıslı senkron motor (PSM), özellikle yüksek verimliliğiyle öne çıkıyor. Müşteriler, menzil ve taşıma kapasitesi açısından kendi bireysel gereksinimlerine bağlı olarak yeni eSprinter için üç farklı batarya boyutu arasından seçim yapabiliyor (113 kWh, 81 kWh veya 56 kWh). WLTP döngüsüne dayalı bir simülasyonla hesaplanan elektrikli menzil 440 kilometreye kadar ulaşıyor (şehir içinde 500 kilometreye kadar). eSprinter’daki yeni DAUTO otomatik geri kazanım sistemi son derece verimli ve konforlu bir sürüş tarzı sağlıyor. Radardan, kameradan ve navigasyon verilerinden gelen bilgiler toplanarak işleniyor ve enerji geri-kazanım yoğunluğu gerçek zamanlı olarak sürüş koşullarına uyarlanıyor. Ayrıca ECO Assist işlevi ile, donanıma ve ülkeye bağlı olarak, önde bir aracın olup olmadığını, hız sınırının ne olduğunu veya ileride bir yokuşun olup olmadığını analiz ediyor ve ayağın gaz pedalından ne zaman çekilmesi gerektiğini gösterge panelinde belirtiyor. Ayrıca üç sürüş modu, maksimum konfor veya maksimum menzil arasında seçim yapma olanağı sağlıyor.

Mercedes-Benz hızlı sarj

Tüm Mercedes-Benz elektrikli van modelleri gibi yeni eSprinter da hem alternatif akım (AC) hem de doğru akım (DC) şarj olanağına sahip. Entegre şarj cihazı, hızlı şarj istasyonunda 115 kW’a kadar (isteğe bağlı) doğru akımla şarj olanağı sağlıyor. Böylece 56 kWh kapasiteli batarya, maksimum 115 kW ile yaklaşık 28 dakikada yüzde 10’dan yüzde 80’e şarj oluyor. Kullanılabilir kapasitesi 113 kWh olan bataryanın şarj olması maksimum 115 kW ile yaklaşık 42 dakikaya sürüyor.

 

Geleneksel tahrikli yeni Mercedes-Benz Sprinter maksimum esneklik sunuyor

Yeni Mercedes-Benz Sprinter; arkadan itişli veya dört tekerlekten çekişli olmak üzere farklı güç aktarma türleriyle ve maksimum brüt araç ağırlığıyla (5,5 tona kadar) farklı sektörler ve kullanım alanlarının gereksinimlerini karşılıyor.

 

Yüksek verimlilik seviyesine sahip 2,0 litre hacimli dizel motorun (OM654) yanında seçilen modele ve güç aktarma tipine bağlı olarak 110 kW, 125 kW ve 140 kW olmak üzere dört farklı güç seçeneği bulunuyor. Güç aktarımını konforlu 9G-TRONIC otomatik şanzıman veya 6 vitesli manuel şanzıman sağlıyor.

Mercedes-Benz eSprinter

Mevcut MBUX nesli ve farklı dijital ekstralar

Hem eSprinter hem de Sprinter’da, 26 cm (10,25 inç) ekrana sahip, MBUX (Mercedes Benz Kullanıcı Deneyimi) bilgi-eğlence sisteminin en güncel nesli standart donanım olarak sunuluyor. Daha fazla konfor ve güvenliğe katkıda bulunan ek işlevlerle Sprinter ve eSprinter daha akıllı ve müşterilerin günlük yaşamlarını kolaylaştıran bir yapı sunuyor.

 

Yeni eSprinter, ayrıca MBUX sayesinde aktif menzil yönetimi ve bulut tabanlı hizmetler ve uygulamalarla akıllı navigasyonlu (elektrikli zekaya sahip navigasyon) elektromobil ekosistemine de entegre oluyor. Bu, şeffaflık ve mümkün olan en yüksek planlama güvenliği ile rahat bir yolculuk sağlıyor.

Mercedes-Benz eSprinter
Güvenlik ve destek sistemleri: Her durumda daha iyi destek

Yeni Sprinter ve eSprinter modellerinin güvenlik ve destek sistemleri, çoğu standart donanıma dahil olan ek ve bazı durumlarda yeni ve daha gelişmiş işlevlere sahip. Aktif Şerit Takip Asistanı, Kör Nokta Asistanı, ATTENTION ASSIST yorgunluk uyarısı, aracın üretim tarihinden itibaren yedi yıla kadar ücretsiz navigasyon verilerini içeren hız sabitleme özellikli Akıllı Hız Asistanı, panel vanlar ve minibüs için geri vites kamerası olmak üzere kapsamlı güvenlik ve destek işlevleriyle standart olarak donatılıyor. Ayrıca isteğe bağlı olarak, ilk kez, harekete geçerken aracın önündeki diğer yol kullanıcılarıyla çarpışmayı önleyen Harekete Geçme Bilgi Yardımcısı da sunuluyor. Bunun dışında N2 onaylı araçlar için standart, ancak diğer versiyonlarda opsiyonel olarak sunulan Yan Koruma Yardımcısı, yolcu tarafında tanımlı bir alanda yayaların ve bisikletlilerin daha iyi algılanmasına yardımcı oluyor. Rahat ve hızlı park etmek için park paketi kapsamında 360 derece kamera ve engellerin görünürlüğünü sağlayan yeni 3D ekran devreye giriyor. Bunun dışında opsiyonel dijital dikiz aynası, arka cam olmadığında veya araç uzun olduğunda bile arka tarafın rahat bir şekilde görülmesini sağlıyor.

 

Continue Reading

Genel

YENİ PEUGEOT 9X8, 2024 SEZONUNDA PERFORMANSINI ZİRVEYE TAŞIYACAK!

2024 PEUGEOT 9X8 tamamen yeni giydirmeye sahip yeni bir siluetle sahneye çıkıyor. Binlerce kilometrelik testi tamamlayan Team Peugeot TotalEnergies, 21 Nisan’da düzenlenecek olan 2024 FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nın ikinci turu 6 Saat Imola’da ilk kez yarışacak 2024 PEUGEOT 9X8 aracını tanıttı. PEUGEOT Sport ekibi, takımların önde 29 cm ve arkada 34 cm genişlikte daha etkili bir lastik kurulumu kullanmasına olanak tanıyan düzenleme değişikliğinden en iyi şekilde yararlanmak üzere PEUGEOT 9X8’in aerodinamiğini uyarladı ve PEUGEOT 9X8 artık bir arka spoylere sahip. Bununla birlikte aracın gövde yapısının yüzde 90’ı korundu. Peugeot Design ve PEUGEOT Sport, üst üste üç yıldır birlikte çalışarak Peugeot ekipleri tarafından özel olarak tasarlanan çok özel bir dış görünüme imza attı. Yeni görünümde markanın hız, esneklik ve gücünün simgesi Aslan logosu tasarımın merkezinde yer alıyor.

Team Peugeot TotalEnergies, yeni yarış otomobili 2024 PEUGEOT 9X8’i tanıttı. 2024 FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nın ikinci yarışı olan Imola’da ilk kez yarışacak olan PEUGEOT 9X8, yerini aldığı modele göre çeşitli geliştirmelerle bayrağı devralıyor. Geçtiğimiz sezon boyunca yarışan 2023 PEUGEOT 9X8, Le Mans’ta son derece iddialı bir performans elde etmişti.  Monza’da üçüncülükle ilk podyumuna çıkan 2023 PEUGEOT 9X8, FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonasında geçirdiği ilk tam sezonun ardından 2024 sezonunun açılış yarışı olan Losail’i de büyük oranda önde tamamladı. Şimdi ise ekip, 9 üretici ve 19 prototipin kıyasıya yarıştığı Hypercar sınıfının en iddialı otomobillerinden biri olarak görülen PEUGEOT 9X8’i çok sayıda önemli güncellemeyle optimize etti.

PEUGEOT 9X8’in ilk versiyonu, 2020/2021 sezonundaki teknik düzenlemeleri karşılayacak şekilde tasarlandı. Ancak otomobilin tasarım aşaması ile 2022 yazındaki tanıtım arasında kurallar değişti. Bu durum da belirli alanlardaki performans iyileştirmelerini beraberinde getirdi. Buna bağlı olarak otomobilin potansiyelini en üst düzeye çıkarmak ve Team Peugeot TotalEnergies tarafından belirlenen iddialı hedeflere ulaşmak adına bazı tasarım ayrıntıları revize edildi.

“Çok sayıda güncelleme ve iyileştirme içeriyor”

2024 PEUGEOT 9X8’in optimizasyonları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan PEUGEOT Sport Teknik Müdürü Olivier Jansonnie, ”Artık geçerli olmayan seçimler yapmıştık. Oluşan performans farkını 2023 yılındaki Performans Dengesi (BOP) yeterince dengelemedi. Aslında ana fikir, rakiplerimizin otomobil tasarımına benzer bir tasarıma dönmek ve böylece BOP açısından buna eşdeğer karşılık görmekti. Bu nedenle 31/31cm ile tüm tekerleklerde aynı lastik genişliğini kullanmayı bıraktık. Bunun yerine önde 29 cm ve arkada 34 cm lastik tercih ettik. Açık konuşmak gerekirse, aynı şasiye sahip ve yeni bir otomobil değil. Ancak çok sayıda güncelleme ve iyileştirme içeriyor. Lastiklerin etkili bir şekilde çalışabilmesi için PEUGEOT 9X8’in ağırlık merkezini değiştirmek zorunda kaldık. Bu da bazı bileşenlerin hareket etmesi ve diğerlerinin daha hafif hale getirilmesi anlamına geliyordu. Daha iyi bir aerodinamik dengeye sahip olmak için aerodinamik yükleri yeniden dağıtmamız gerekti. Bu da üstyapı bileşenlerinin yaklaşık yüze 90’ını yeniden tasarlamamızı gerektirdi ve en önemlisi de arka kanadı ekledik. Ayrıca yeni homologasyon ile bazı güvenlik ve performans iyileştirmelerini hayata geçirdik” dedi

Mart 2023’te, 2024 sezonu için araçta bazı radikal iyileştirmeler yapma kararı alındı. PEUGEOT Sport ekibi, 2023 WEC sezonuna katılırken aracı yeniden tasarlamak için yorulmadan çalıştı. Proje içinde proje olmasının ekibin iş yükünü oldukça artırdığını dile getiren Olivier Jansonnie, “Team Peugeot TotalEnergies’in bağlılığına ve çabasına güvendik. Bu çabanın sonucunu göstermek için heyecanlıyız. Hedefimiz ön sıralarda yer almak, podyum için ve galibiyet için mücadele etmek” dedi.

Bu güncellemeler aynı zamanda Peugeot Sport ile dört yıl önce başlayan iş birliğini sürdürme fırsatı da sağladı.  PEUGEOT Tasarım Müdürü Matthias Hossann, “Peugeot’nun 2022 FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nda dönüşünü simgeleyen zarif ve sade bir tasarımla başladık. Sonrasında görsel sanatçı Demsky tarafından hem 24 Saat Le Mans yarışının yüzüncü yılını, hem de PEUGEOT’nun Le Mans’taki üçlü zaferinin 30. yıldönümünü kutlayan 2023 dış tasarımın ardından bu sefer Aslan Başını farklı ölçeklerde kullandığımız bir tasarımla ortaya çıktık. Bir aslan sürüsünü simgeleyen bu grafik tasarım, dayanıklılık yarışlarının değerlerini mükemmel bir şekilde yansıtıyor. Takım ruhunu ve takımdaki yetenek zenginliğini öne çıkarmak istedik. Tasarım, siyah, gri, beyaz ve kriptonit olmak üzere PEUGEOT Sport renk kartelasından alınan farklı boyutlarda renklerden oluşuyor. Bu tema, PEUGEOT’nun grafik tasarım ekibi tarafından geliştirilen yaşam tarzı ürünlerinde de aynı şekilde kullanılıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Team Peugeot TotalEnergies’in kaydettiği gelişmeyi gözler önüne seren 2024 PEUGEOT 9X8’in 2023 versiyonu, FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nın açılış yarışı Katar 1812 km’de son kez sahneye çıktı ve 21 Nisan tarihinde FIA WEC sezonunun ikinci turu olan 6 Saat Imola yarışında yerini 2024 versiyonuna bırakmaya hazırlanıyor. PEUGEOT 2011 yılında Imola’daki Autodromo Enzo e Dino Ferrari yarışında nefes kesen çifte zaferle hafızalarda yer etmişti.

PEUGEOT CEO’su Linda Jackson, “Team Peugeot TotalEnergies’in FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nda yarıştığı ilk yıl olan 2023, tüm zorluklara rağmen takımın şekillenmesi ve tutkusunu göstermesi açısından herkes için önemli bir deneyim oldu. 2024 yılı için de hedefimiz aynı; yarış kazanmak. Bu yıl zorlu bir rekabet ortamı olacak. Bunu biliyoruz. Ancak ekibimiz, PEUGEOT 9X8’in markanın değerlerini mükemmel şekilde yansıtan 2024 versiyonunu geliştirmek için çok çalıştı. Team Peugeot TotalEnergies, enerjisi ve çabasıyla göz doldurdu. Dayanıklılık yarışlarındaki bu yeni dönemin parçası olmaktan gurur duyuyoruz ve motor sporlarında iz bırakmak istiyoruz” sözleriyle görüşlerini aktardı.

Yeni PEUGEOT 9X8’i değerlendiren Stellantis Motorsport Kıdemli Başkan Yardımcısı Jean-Marc Finot, “Öncelikle tüm PEUGEOT Sport ekibine çalışmalarından dolayı tebrik ve teşekkür ediyorum. 2023 sezonunda yarışırken, rekor sürede aracın bir kısmını yeniden tasarlamak gerçekten de küçümsenecek bir başarı değil. PEUGEOT 9X8, aslında LMH’de önde ve arkada eşit boyutta lastiklerin zorunlu olduğu 2020/2021 düzenlemelerini karşılamak üzere tasarlandı. Ancak bu arada kurallar değişti. Böylece rakiplerimizden bazıları arkada daha büyük lastikler kullanabildi. Aslında BoP’nin yapısal tasarımımızı dengelemek için yeterli olacağını düşünmüştük, ancak durum böyle olmadı. Bu nedenle otomobilin bir kısmını yeni lastik boyutlarına uyum sağlayacak şekilde yeniden tasarlamamız gerekti. Böylece aracın ağırlık merkezini kaydırdık, aerodinamik yüklerin dağılımını değiştirdik, bir arka kanat ekledik, daha hafif parçalar ürettik. Simülasyonlarımız ve ilk pist testlerimiz aracın daha fazla performansa sahip olduğunu gösterdi. Bu nedenle, minimum ağırlık ve maksimum güçle BoP sınırına yaklaşmadan ön sıralarda yer almayı umuyoruz” dedi.

 

Continue Reading

Genel

  Hollandalı Carver Türkiye’de Satışa Çıkıyor!  

Mikromobilite çözümleri konusunda Avrupa’nın önde gelen markalarından Carver, Türkiye’de GRS Automobility güvencesiyle satışa çıkıyor. Test sürüşleri ve ön sipariş süreci başlayan Hollandalı marka iki farklı model ve iki farklı alt donanım seviyesiyle Nisan ayında yollarla buluşacak. 1+1 oturma düzeni, yüzde yüz elektrikli yapısı ve kompakt boyutlarıyla şehir içindeki mobilite ihtiyaçlarını keyfe çevirecek Carver, Dinamik Araç Kontrol (DVC) sistemi sayesinde tıpkı motosikletlerdeki gibi 45 derece açıda yana yatabiliyor. Carver Cargo ise filolar ve KOBİ sahipleri için üst düzey bir alternatif haline gelecek.

Kayak’taki dönüş tekniği “carving” kelimesinden ilham alarak Hollanda’da 1994 yılında serüvenine başlayan ve geçen sene “En İyi Mikromobilite Elektrikli Aracı” seçilen Carver markası, ülkemizde de trafikte seyir keyfi verecek yeni bir yol arkadaşı olmaya aday olacak gibi görünüyor. Test sürüşleri ve ön sipariş süreci başlayan iki farklı donanım seviyesi ile gelen Carver S+ Carver R+ ve lojistiğe yönelik Carver Cargo modelleri, şehir içinde yolculukları pratik hale getirecek.

Yalnızca 98cm genişliği, 1+1 oturma düzeni, 75 litrelik bagaj hacmiyle eğlenceli, akıllı ve ekonomik seyahat çözümler sunan yüzde yüz elektrikli Carver’ın S+ modeli, 80 km/s son hız, 100 km menzil ve 3 saatte yüzde 80 şarj özellikleriyle öne çıkıyor. Carver R+ modeli ise 45 km/s son hızıyla 130 km menzil ile şehir içi ulaşımda çok ciddi bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor. Tüm modelleri B sınıfını ehliyet ile kullanılabilirken dileyenler Carver R+ modelini B motosiklet ehliyetiyle de kullanabilecekler. Carver’ı rakiplerinden ayıran en büyük unsur ise “Dinamik Araç Kontrol” sistemi sayesinde tıpkı motosikletlerde olduğu gibi virajlarda 40 derece açıda yana yatabilmesi. Böylelikle çok daha güvenli ve stabil bir sürüş deneyimi sağlıyor. Kapalı yapısı ve yüksek dayanımlı şasisi sayesinde motosikletlerden daha güvenli ve konforlu yolculuk vaat eden Carver açılabilir tavan ve müzik sistemi de sunuyor.

Carver Cargo ise 500 litrelik bagaj alanıyla filolar, kargo şirketleri ve KOBİ sahipleri için üst düzey alternatif haline gelecek gibi görünüyor. Her üç model Nisan ayında Türkiye yollarıyla buluşmayı bekliyor. Test sürüşü ve ön sipariş için İstanbul Kâğıthane’deki GRS Automobility Showroomu, 444 77 48 iletişim numarası veya carverturkiye.com web adresi üzerinden erişim sağlanabiliyor.

 

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

Trending

Copyright © 2017 Zox News Theme. Theme by MVP Themes, powered by WordPress.