Connect with us

Teknoloji

Castrol 125’inci yılında mobilite ve teknolojiyle büyüyecek

Castrol’ün odaklandığı önemli pazarlarından olan Türkiye, Ukrayna ve Castrol Orta Asya (TUCA), mobilite, endüstri ve veri merkezleri gibi alanlarda değişen müşteri ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunacak.

Dünyada 125, Türkiye’de 67’nci yılını kutlayan Castrol, yenilenen marka kimliğini ve değişen trendleri karşılayacak yeni ‘Onward, Upward, Forward’ stratejisini İstanbul’da düzenlediği basın toplantısıyla duyurdu.

Castrol’ün yeni stratejisi

  • Onward: Mobilitedeki büyümeyi desteklemek, yenilikçi teknolojiler ile insanların ve araçların kolay ve verimli şekilde hareket etmesini sağlamak.
  • Upward: Castrol’ün endüstriyel müşterilerinin ve kullandıkları makinelerinin daha iyi performans göstermelerine yardımcı olarak operasyonlarının verimliliğini artırmak.
  • Forward: Heyecan verici fırsatları keşfederek ilerici bir farklılaşma. Castrol’ün girişimleri arasında uçtan uca dijital ve hizmet çözümleri, veri merkezi daldırmalı soğutma ve batarya termal yönetimi de yer alıyor. Bu ileri görüşlü yaklaşım, Castrol’ün inovasyonun ön saflarında yer alma konusundaki kararlılığının altını çiziyor.

nilay-tatlisoz.jpgCastrol’ün odaklandığı pazarlarından biri olarak belirlenen yeni strateji doğrultusunda çalıştıklarını belirten Castrol Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya (TUCA) Genel Müdürü Nilay Tatlısöz, “Yeni stratejimizi belirlerken müşterilerimizin değişen ihtiyaçlarını anlamak çok önemliydi. 125’inci yılımızda Castrol olarak sadece geçmişi düşünmekle kalmıyor, aynı zamanda geleceğe doğru da bir rota çiziyoruz. Yeni stratejimiz, müşterilerimizin ilerlemesini hızlandırmaya ve değişen dünyada karşılaşacakları sorunların üstesinden gelmeye yardımcı olma konusundaki kararlılığımızın da bir kanıtı. Ana madeni yağ işimizi büyütürken müşterilerimizin de hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olacak daha sürdürülebilir teklifler geliştirecek ve madeni yağların ötesinde elektrikli araçlar ve veri merkezleri gibi heyecan verici yeni büyüme fırsatları konusunda da çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diyerek sektördeki dönüşümü yakından izlediklerini ve buna hazır olduklarını, paydaşlarına, iş ortaklarına ve tüm eko sistemlerine öncülük eden markalardan biri olarak evrildiklerinin altını çizdi.

Teknoloji sektörünün de her geçen gün katlanarak büyüdüğünü söyleyen Nilay Tatlısöz, sundukları ürün ve çözümlerle veri merkezlerinin verimliliğinin ve enerji kullanımını optimize edeceklerini belirtti. Dünyanın önde gelen otomobil üreticilerinin 4’te 3’ünün Castrol ON elektrikli araç sıvılarını kullandığını söyleyen Tatlısöz, “Elektrikli araçların ihtiyaçlarını en üst düzeyde karşılayan Castrol ON ürünlerimizde yapılan Ar-Ge çalışmaları sonucunda bilişim teknolojileri donanımlarının soğutulmasında kullanılmak üzere daldırma soğutma sıvılarını geliştirdik” dedi.

soldan-nilay-tatlisoz-onur-dede.jpgYenilenen marka kimliği ile daha modern, dinamik ve canlı

Castrol’ün yenilenen marka kimliği ile geleceğe yatırım yapma, büyüme ve başarı için yeni fırsatlar yaratma konusundaki kararlılığını yansıttığını söyleyen Castrol Orta Doğu, Türkiye ve Afrika (META) Pazarlama Direktörü Onur Dede, “Yenilenen marka kimliğimizi oluştururken markamızın 125 yıllık değerlerine sadık kalarak markamızı yeni stratejik tercihlerimiz doğrultusunda kapsayıcı hale getirdik. Kapsamlı bir değerlendirme sürecin sonunda güncellediğimiz logomuz, daha modern, dinamik ve canlı bir tasarıma sahip” diyerek madeni yağlar, hizmetler ve çözümler için daha çeşitli bir müşteri tabanı arasında yeni fırsatlar yaratmayı hedeflediklerini vurguladı. Yeni logolarının sektöründe birçok teknolojik ilke imza atmış, öncülük, performans ve motor sporları ile bağdaştırılan bir marka olan Castrol’ün güçlü yönlerine ve farklılıklarına odaklanmasının yanında markayla ilişkilendirilen kırmızı, yeşil ve beyaz renklerini koruduğunu da belirten Dede, geçirilen değişimle tüm dünyaya gelecek için hazır olduklarının sinyalini verdi.

Global reklam filminin prodüksiyonu ilk defa yerelde

Ayrıca Castrol TUCA’nın Castrol’ün tarihinde ilk defa lokal olarak prodüksiyonunu gerçekleştirdiği yeni televizyon reklamı, iş ortaklarının ve müşterilerin yenilenen marka kimliğiyle buluşturulmasını amaçlıyor. Castrol’ün yenilenen marka kimliği 2024’te Castrol’ün tüm pazarlarında uygulanacak ve sonrasında tüm ürün ambalajlarında, hizmet ortaklığı programlarında, tesislerinde, çevrimiçi ve çevrimdışı pazarlamasında ve küresel sponsorluk varlıklarında görünür hale gelecek. Onur Dede “Gerçekleşen değişiklikler sonucunda hedef kitlelerimiz daha ilgi çekici, akılda kalıcı ve etkili bir marka deneyimi yaşayacaklar” dedi.

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Teknoloji

HUAWEI, Türk Hava Yolları ve Acıbadem Hastaneleri iş birlikleri ile yenilikçi ürünlerini duyurdu

HUAWEI Türkiye’de çok beklenen, dünyanın ilk Ambulatuvar Kan Basıncı İzleme Özellikli Akıllı Saati Watch D2 ve Watch Ultimate serisinin en gelişmiş akıllı saati Watch Ultimate Green Edition ile birlikte Türkiye’nin en uygun fiyatlı ve en hızlı WiFi 7 destekli router’ı olan HUAWEI WiFi 7 BE3 tanıttı. HUAWEI ayrıca Türk Hava Yolları ve Acıbadem Hastaneleri ile gerçekleştirmeye başladığı iş birliklerini de duyurdu.

Teknolojide öncü marka HUAWEI, iki dev kurumla gerçekleştirdiği iş birlikleri ile kullanıcılarına daha fazla kolaylık ve güvenlik sunuyor. Türk Hava Yolları ile seyahat deneyimlerini bir üst seviyeye taşırken, Acıbadem Hastaneleri ile sağlık hizmetlerinde yenilikçi çözümler sunuyor. HUAWEI’nin bu stratejik iş birlikleri, akıllı saat teknolojisini sadece bir aksesuar olmanın ötesine taşıyor.

 

Türk Hava Yolları ile Yolculuklarda Tam Entegrasyon

HUAWEI, Türk Hava Yolları ile gerçekleştirdiği iş birliği kapsamında, Watch GT 5 kullanıcılarına seyahatlerini kolaylaştıran benzersiz özellikler sunmayı planlıyor. Kullanıcılar, uçuş saatleri, kapı bilgisi ve boarding zamanı gibi tüm kritik uçuş bilgilerini doğrudan akıllı saatlerinden görüntüleyebilecekler. Ayrıca, biniş kartlarını saatlerine alarak QR kodları ile havalimanı kapılarından geçiş yapabilecek ve uçağa biniş işlemlerini hızlıca tamamlayabilecekler. Bu yenilik, HUAWEI akıllı saat kullanıcılarına hızlı, pratik ve temassız bir seyahat deneyimi sunmayı hedefliyor.

 

Acıbadem Sağlık Grubu ile Giyilebilir Sağlık Teknolojileri Pilot Çalışması

 

Bu inovasyon sayesinde, hastalar sağlık durumlarını kolayca izleyebilirken, doktorlar da bu verileri teşhis ve tedavi süreçlerinde yardımcı bir veri kaynağı olarak kullanabilecekler. Bu pilot çalışma ile , sağlık hizmetlerinde dijitalleşmenin başka bir boyutuyla hastalar tanışmış olacak.

 

Konu hakkında yorum yapan Acıbadem Sağlık Grubu Bilişim Direktörü ve Acıbadem Teknoloji Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Kemal Kaplan, “Bu inovasyon hem hastalarımız hem de sağlık profesyonelleri için büyük bir kolaylık sağlayacak. Entegrasyon ve test süreçlerimizin tamamlandığındaki birinci faz hedefimiz Acıbadem Online üyelerimiz ile Lifeclub üyelerimizin edindikleri bu cihazlar ile tüm verilerini bizim uygulamalarımız üzerinden görebilmeleri ve hekimlerinin de görebilmelerini sağlamak. Bu tür giyilebilir sağlık ürünlerinin sağlık hizmetlerindeki dönüşümü hızlandıracağına inanıyoruz” dedi.

 

HUAWEI’nin bu iki önemli iş birliği, kullanıcılarına günlük yaşamlarında daha fazla konfor ve güvenlik sunarak teknolojinin insan hayatındaki dönüştürücü gücünü bir kez daha ortaya koyuyor.

 

HUAWEI MatePad Pro 12.2 ve MatePad 12X

HUAWEI, üretkenliği ve yaratıcılığı artırarak çeşitli kullanıcı gruplarının ihtiyaçlarını karşılamak için tasarlanan en yeni tabletleri MatePad 12 X ve MatePad Pro 12.2’yi tanıttı. Her iki model de parlamayı azaltan ve kağıt benzeri bir his veren yenilikçi PaperMatte ekran teknolojisine sahip ve bu da onları uzun süreli kullanım için ideal hale getiriyor. MatePad Pro 12.2, 2000 nit’e kadar parlaklık, HDR desteği ve mükemmel kontrast oranları sunan Tandem OLED ekranı ile yüksek performans ve uzun pil ömrü gerektiren profesyoneller için mükemmeldir. MatePad 12 X ise şık ve hafif tasarımıyla daha genç kullanıcılara ve trend belirleyicilere yöneliktir ve okuma, yazma ve yaratıcı etkinlikler için yüksek çözünürlüklü PaperMatte ekran sunuyor.

 

HUAWEI WATCH D2: Medikal Sertifikalı Dünyanın İlk Ambulatuvar Kan Basıncı İzleme Özellikli Akıllı Saati

HUAWEI WATCH D2’nin lansmanı, NMPA ve MDR tarafından onaylanan dünyanın ilk bilek tabanlı, Ambulatuvar (hareket halinde) kan basıncı izleme (ABPM) cihazı olarak çığır açan bir yenilik getirdi. Bu, HUAWEI’nin “Health Forward” iddiasını somutlaştıran giyilebilir teknolojide önemli bir adımdır.

 

Saat, 24 saat doğru kan basıncı ölçümü sağlıyor ve daha hızlı ve daha doğru sonuçlar için HUAWEI TruSense Sistemine sahip.

 

HUAWEI WATCH D2, ultra dar mekanik hava yastığı ve 1,82 inç geniş ekranı ile hafif ve ince bir tasarıma sahiptir. Geleneksel üst kol elektronik kan basıncı monitörlerinin sadece 1/5 genişliğinde ve 1/25 hacmindedir, bu da nerede olursanız olun kan basıncı ölçümü yapmayı kolaylaştırır. Buna ek olarak, kullanıcılar tek bir dokunuşla aynı anda 9 farklı sağlık göstergesini ölçebilir ve bir Sağlığa Genel Bakış raporu oluşturabilir.

 

HUAWEI WATCH Ultimate Green Edition: Yeni Nesil Maceralar

Geçen yıl piyasaya sürülen HUAWEI WATCH Ultimate, yeni Gelişmiş Golf Sahası özellikleri ve geliştirilmiş Keşif Modu ile birlikte, akıllı saatlerde paradigma değiştiren teknolojileri ve birinci sınıf işçiliği birleştirerek maceraperestler için “Yeni Nesil Macera” ruhunu somutlaştıran yeni bir yeşil renk sunuyor. Yeni Green Edition, estetiğe uygun güzel bir beyaz-yeşil renk ikilisi sunmak için daha karmaşık bir üretim süreci gerektiren özel bir çift renkli nano-teknoloji seramik çerçeve getiriyor.

 

Yepyeni gelişmiş Golf Sahası Modu, oyun mesafesi, atış mesafesi, AI Caddie ve daha fazlası dahil olmak üzere meraklılar için hassas analizler ve bilgiler sunar. Yeni Expedition Route Import özelliği ise HUAWEI Health uygulaması ile entegre olarak kullanıcıların rotaları içe aktarmasına olanak tanıyor.

 

Buna ek olarak, HUAWEI’nin giyilebilir cihazları, en son sağlık teknolojisi yeniliklerini ve spor izleme özelliklerini daha da geniş bir kitleye erişilebilir kılmak için her zaman hem Android hem de iOS akıllı telefonlarla uyumlu olacak şekilde tasarlanıyor.

 

HUAWEI WiFi 7 BE3

HUAWEI, yeni BE3 router’ı ile WiFi 7 teknolojisinin sunduğu ultra hızlı internet deneyimini kullanıcılarla buluşturuyor. Tüm evi kapsayabilen gücü ve 3,6 Gbps hız performansı ile BE3, internetin yoğun kullanıldığı evlerde ve iş yerlerinde WiFi 6’ya göre %30 oranında daha stabil bağlantı sağlıyor.

 

WiFi 7 teknolojisinin sunduğu 6 GHz bandı desteği ve geniş bant kapasitesi, yüksek performans gerektiren işlemler için ideal bir çözüm sunuyor. 8K video akışı, oyunlar ve büyük dosya transferleri gibi zorlu işlemler, BE3 ile kesintisiz ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilebiliyor.

 

BE3, aynı anda birden fazla cihazın bağlanmasını destekleyerek evler ve iş yerleri için pratik bir çözüm sunuyor. Gelişmiş güvenlik özellikleri ile donatılan cihaz, WPA3 şifreleme ve HUAWEI HomeSec teknolojisi sayesinde ağınızı dış tehditlere karşı koruyor.

 

Kullanıcı dostu arayüz ve HUAWEI AI Life uygulaması, BE3’ün kurulumunu ve yönetimini oldukça basit hale getiriyor. Uygulama üzerinden ağınızı kolayca yönetebilir ve güvenlik ayarlarını optimize edebilirsiniz. Ayrıca, misafir ağ oluşturma ve ebeveyn kontrolü gibi özelliklerle ağınızı kişiselleştirmek mümkün.

Continue Reading

Teknoloji

GELECEK 10 YILDA TEKNOLOJİK RİSKLERİN   ŞİDDETİ ARTACAK

Küresel Riskler Raporu’nun stratejik ortaklarından olan Marsh, Siber Güvenlik Farkındalık ayında siber risklerin önemine dikkat çekiyor. Küresel Riskler Raporu’na göre; bir önceki yılın sonuçlarıyla paralel şekilde yüzde 39’luk oranla siber saldırılar kamu ve özel sektör tarafında ilk üç endişe arasında yer alıyor. Raporun bir başka sonucuna göre, rızaya dayalı olmayan ‘deepfake’ (yapay zeka veya makine öğrenmesi tekniklerini kullanarak oluşturulan sahte veya manipüle edilmiş bir video veya ses kaydı) video veya borsa manipülasyonu gibi yeni suç sınıfları da artış gösterecek. 

Marsh Türkiye CEO’su Yeşim Aksüt, “Yüksek ve düşük gelirli ülkeler arasındaki dijital uçurum, bu teknolojilerin sağladığı faydaların ve risklerin dağılımında belirgin bir eşitsizliğe yol açacak. Teknolojik açıdan savunmasız olan ülkeler ve topluluklar, ekonomik üretkenlik, finans, iklim, eğitim ve sağlık hizmetleri gibi alanlarda istihdam yaratımını etkileyen turbo şarjlı yapay zeka atılımlarından dijital olarak izole edilerek daha da geri kalacak” dedi.  

Dünyanın lider sigorta brokeri ve risk danışmanı Marsh, Siber Güvenlik Farkındalık ayında Küresel Riskler Raporu’nun en önemli gündemlerinden biri olan siber risklerle ilgili tehditlere dikkat çekti. Marsh & McLennan ve Zurich Sigorta Grubu’nun stratejik ortaklığıyla hazırlanan ‘2024 Küresel Riskler Raporu’, siber güvenlik açıklarının artışını ve gelişmiş teknolojilerin kötüye kullanımını içeren önemli bulgular sunuyor. Küresel Riskler Raporu’na göre; giderek daha güçlü hale gelen genel amaçlı yapay zeka teknolojilerinin kontrolsüz bir şekilde yayılması, önümüzdeki on yıl içinde ekonomileri ve toplumu radikal bir biçimde yeniden şekillendirecek.

Raporun vurguladığı riskler arasında, yapay zekanın gelişmesiyle birlikte yanlış bilgilendirme ve dezenformasyonun siber güvenlik alanında yarattığı tehditler yer alıyor. Son yıllarda dijitalleşmenin hızlanması, bireylerin ve kurumların siber saldırılara karşı daha savunmasız hale gelmesine neden oluyor. Aynı zamanda devletler içinde büyük tehdit oluşturuyor.

Siber suçlar, kimlik avı yöntemleriyle yaygınlaşarak daha fazla insanı hedef alıyor

Gelişen teknolojiler, siber saldırıları daha erişilebilir hale getirirken, organize suç grupları da bu yeni araçları kullanarak daha karmaşık ve riskli iş modellerine geçiş yapıyor. Siber suçlar, özellikle azınlık dillerinde kimlik avı gibi yeni yöntemlerle yaygınlaşarak, daha fazla insanı hedef alıyor. Bu durum, bireyler ve şirketler için ciddi riskler yaratırken, hükümetlerin otoritesine meydan okuma ve devletlerin bölgesel kontrolünü tehdit eden şiddet olaylarına yol açma potansiyeline de sahip. Gelecek 10 yıllık zaman diliminde teknolojik risklerin şiddetinin artması bekleniyor.

Yanlış bilgilendirme hem ekonomik istikrarı zayıflatıyor hem de toplumdaki kutuplaşmayı derinleştiriyor. Özellikle sosyal medya ve dijital platformlar üzerinden yayılan dezenformasyon kampanyaları, bu durumu daha da karmaşık hale getiriyor. Bu tür yanıltıcı bilgiler, siber güvenlik önlemleri ve risk yönetim stratejilerini olumsuz yönde etkiliyor.

Yeşim Aksüt: “Siber suçlar ekonomik ve sosyal yapıları kökten tehdit ediyor”

Raporun dikkate çektiği en önemli konu başlıklarından birinin teknolojik gelişmeler ve bunun beraberinde gelebilecek siber riskler olduğunun altını çizen Marsh Türkiye CEO’su Yeşim Aksüt, “Yüksek ve düşük gelirli ülkeler arasındaki dijital uçurum, bu teknolojilerin sağladığı faydaların ve risklerin dağılımında belirgin bir eşitsizliğe yol açacak. Teknolojik açıdan savunmasız olan ülkeler ve topluluklar, ekonomik üretkenlik, finans, iklim, eğitim ve sağlık hizmetleri gibi alanlarda istihdam yaratımını etkileyen turboşarjlı yapay zeka atılımlarından dijital olarak izole edilerek daha da geri kalacak. Siber güvenlik, yalnızca teknolojiye erişimi olan ülkeleri değil, küresel çapta tüm toplumları etkileyen bir mesele haline geldi. Yapay zeka tarafından oluşturulan sahte içerikler, deepfake teknolojisi, siber suçluların saldırılarının yalnızca birkaç örneğini oluştururken, bu durum ekonomik ve sosyal yapıları kökten tehdit ediyor” dedi.

Yeşim Aksüt: “Yapay zekanın kötü niyetli aktörler tarafından kullanılmasını önlemek için ulusal ve uluslararası iş birlikleri gerekiyor”

Her bir birey ve kurumun siber güvenlik risklerini azaltması konusunda proaktif olması gerektiğini belirten Yeşim Aksüt, “Siber saldırılara karşı önleyici tedbirler almak, siber güvenlik stratejilerinin temelini oluşturmalı. Risk değerlendirmeleri ve güvenlik testleri düzenlemek, potansiyel zafiyetleri tespit etmeye yardımcı olacaktır. Çalışanların siber güvenlik konusunda eğitim alması ve bilinçlendirilmesi kritik öneme sahip. Kurumlar, çalışanlarına siber güvenlik eğitimleri düzenlemeli ve farkındalık artırıcı programlar uygulamalıdır. Şirketler, güvenlik yazılımlarına ve donanımlarına yatırım yaparak siber tehditlere karşı savunmalarını güçlendirmeli. Siber güvenlik tüm toplumun sorumluluğu. Siber güvenlik tehditlerine karşı koymanın en etkili yollarından biri, kamu farkındalığının artırılması ve eğitim yoluyla korunma yollarının güçlendirilmesidir. Ayrıca teknolojik yeniliklerin yanı sıra, yapay zekanın kötü niyetli aktörler tarafından kullanılmasını önlemek için ulusal ve uluslararası düzeyde iş birliği yapılması gerekiyor” dedi.

Continue Reading

Teknoloji

Teknosa’ya Kristal Elma’da dört ödül birden

 Türkiye teknoloji perakendeciliğinin ve e-ticaretin öncü markası Teknosa, reklam ve pazarlama dünyasında yaratıcılığı ödüllendiren Kristal Elma’da dört ödül birden kazandı.

 Sabancı Holding iştiraklerinden Teknosa, reklam ve pazarlama alanındaki yaratıcı çalışmalarını ödüllerle taçlandırmaya devam ediyor. Teknosa, Reklamcılar Derneği’nin düzenlediği ve dünyanın en önemli pazarlama ve iletişim ustalarını konuk ederek bir festivale dönüştürdüğü 36. Kristal Elma’da 4 ödülün sahibi oldu.

Yaratıcı çalışmalar ödüllendiriliyor

Teknosa, reklam ve pazarlama dünyasında yaratıcılığı ödüllendiren Kristal Elma’da “Tasarım / UI & UX Tasarımı” kategorisinde “En Büyük Armağan: Türkiye Cumhuriyeti projesi” ve “Radyo ve ses / Perakende, E-Ticaret, Moda ve Aksesuar” kategorisinde “Airfryer Acıbadem Kurabiyesi” kampanyası ile iki kristal ödül kazandı. Teknosa ayrıca “Tasarım / Veri Görselleştirme’ kategorisinde yine “En Büyük Armağan: Türkiye Cumhuriyeti projesi” ve “Radyo ve Ses / Özel” kategorisinde “Airfryer Uzaktan Pişirme” kampanyasıyla da iki gümüş ödülün sahibi oldu.

Teknosa adına ödülleri pazar

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

Trending

Copyright © 2017 Zox News Theme. Theme by MVP Themes, powered by WordPress.