Connect with us

Otomotiv

Toyota Corolla Cross Hybrid Türkiye’de Satışa Sunuldu          

Toyota, büyük bir merakla beklenen yeni SUV modeli Corolla Cross Hybrid’i Türkiye’de satışa sundu. Türkiye otomotiv sektöründe Adana’da gerçekleştirilen ilk binek otomobil lansmanına imza atan Toyota, kapsamlı bir test sürüşüyle Corolla Cross Hybrid’i basın mensuplarıyla tanıştırdı. Lansman dönemine özel olarak 835 bin TL’den başlayan fiyatlarla showroomlardaki yerini alan Corolla Cross Hybrid, “Efsane Bambaşka Bir Boyutta” sloganıyla yollara çıktı.

Toyota’nın SUV ürün gamını genişleten Corolla Cross Hybrid, rekabetin yoğun olduğu C-SUV segmentine yepyeni bir soluk getiriyor. Yenilenen GA-C platformu üzerinde üretilen Corolla Cross Hybrid, 5. Jenerasyon Hibrit teknolojisi, üstün güvenlik özellikleri sunan Toyota Safety Sense 3, yeni 10.5 inç yüksek çözünürlüklü multimedya ekranı ve 12.3 inç dijital kokpitiyle sınıfında eşsiz bir model olarak öne çıkıyor.

 

Corolla Cross Hybrid ile güçlü SUV tasarımı ve yeni standartlar

Toyota Corolla Cross Hybrid, modern, sofistike SUV görünümünü, etkileyici ve dinamik bir formla buluşturuyor. Toyota SUV ailesinin tasarımını taşıyan Corolla Cross Hybrid, karakteristik ön ızgarası, keskin hatlı premium far tasarımı ve aracın dinamik tasarımına katkı sağlayan 3 boyutlu etkiye sahip gövde yapısı ile dikkat çekiyor.

4,460 mm uzunluğa, 1,825 mm genişliğe, 1,620 mm yüksekliğe ve 2,640 mm aks aralığına sahip yeni Corolla Cross Hybrid, ölçüleriyle C-SUV segmentinin kalbine konumlandırıldı. Toyota ürün gamında Toyota C-HR Hybrid ve RAV4 Hybrid arasında yer alan Corolla Cross Hybrid, panoramik cam tavanı, geniş bagaj hacmi ve ferah yaşam alanıyla da farkını ortaya koyuyor.

Corolla Cross Hybrid, fonksiyonel yapısıyla hayatın her anında müşterilerinin yanında yer alacak şekilde tasarlandı. Geniş yan camları ve yüksek oturma pozisyonu ile aydınlık ve geniş görüş açısına sahip bir kabin sayesinde Corolla Cross Hybrid günlük yaşamı kolaylaştıracak detaylarla dikkat çekiyor. Corolla Cross geniş kapılarıyla kabine binmeyi kolaylaştırırken gerektiğinde çocuk koltuğunun rahatça çıkarılmasını ya da yerleştirilmesine imkan tanıyor. Ailelerin vazgeçilmezi olacak Yeni Corolla Cross Hybrid, kavisli profile sahip arka kapılarıyla daha fazla yaşam alanı sunarken ayarlanabilir arka koltuk sırtlıkları ile yolculuk konforunu daha da yükseltiyor.

Corolla Cross Hybrid’in 525 litrelik hacme sahip bagajı, arka koltuklar katlandığında 1,321 litreye kadar yükseliyor. Elektrikli bagaj kapısı özelliği ile fonksiyonel bir bagaj kullanımı sağlıyor.

 

Tüm versiyonlarda zengin ve teknolojik donanımlar

Toyota Corolla Cross Hybrid, Türkiye’de Flame, Flame X-Pack, Passion ve Passion X-Pack olmak üzere dört donanım seviyesiyle satışa sunuldu. Tüm ürün gamında 1.8 litre hibrit motorla sunulan Corolla Cross, yüksek standart donanımlarıyla herkese uygun alternatiflere sahip. Corolla Cross’un fiyatı versiyonlara göre lansman dönemi boyunca 835 bin TL ile 995 bin TL aralığında bulunuyor.

Corolla Cross Hybrid’in ürün gamında öne çıkan standart özellikler arasında 5. jenerasyon hibrit teknolojisi, Toyota T-Mate, Toyota Safety Sense 3 aktif güvenlik teknolojileri, kablosuz Apple CarPlay, 10.5 inç Toyota Touch Multimedya ekranı, 12.3 dijital göstergeler ve kablosuz şarj ünitesi yer alıyor.

Toyota modelleri arasında ilk kez Corolla Cross’ta yer verilen yeni 12.3 dijital göstergeler, ergonomik tasarımıyla birlikte tüm bilgilerin rahat bir şekilde okunmasını ve kontrol edilmesini sağlıyor. Farklı temalar seçilebilen dijital gösterge, sürücü tarafından direksiyondaki düğmelerle ayarlanabiliyor. Aynı zamanda kompakt yapısı ve yerleşimi sayesinde sürücünün iyi bir görüş açısı elde etmesine de katkı sağlıyor.

Yeni daha hızlı işlemciyle donatılan yüksek çözünürlüklü 10.5 inç dokunmatik multimedya ekranı ise, hem sürüş keyfini artırıyor ve hem de kolay kullanımıyla aracın tüm özelliklerine kolay erişim sağlıyor.

Zengin standart donanımlara ek olarak Corolla Cross Hybrid’in giriş seviyesi olan Flame versiyonu, 17 inç alaşım jantları, elektronik park freni, geri görüş kamerası, sürücü koltuğunda elektrikli bel desteği, çift bölgeli otomatik klima, kendiliğinden kararan iç dikiz aynası, kısa/uzun huzmeli LED ön farlar gibi özelliklerle öne çıkıyor. Flame X-Pack versiyonu ise panoramik cam tavan ve tavan rayı ile geliyor.

Corolla Cross Hybrid Passion versiyonunda, bunlara ek olarak 18 inç alaşım jantlar, elektrikli bagaj kapağı, ambiyans aydınlatması, premium tasarımlı led ön farlar, sıralı ön dönüş sinyali, anahtarsız giriş ve çalıştırma sistemi, karartılmış arka ve arka yan camlar bulunuyor.

Passion X-Pack ise Passion donanımlarına ek olarak tam deri koltuklar, kör nokta uyarı Sistemi, ön ve arka park sensörü, Nanoe teknolojili çift bölgeli otomatik klima, ısıtmalı direksiyon, sürücü ve yolcu koltuğu ısıtması ve elektrikli ayarlanabilir sürücü koltuğuna sahip.

Toyota’nın en gelişmiş hibrit teknolojisi ilk kez Corolla Cross’ta

Toyota, Corolla Cross modelinde global olarak ilk kez 5. jenerasyon hibrit teknolojisine yer verdi. Toyota’nın 25 yıldan bu yana sürekli olarak geliştirdiği hibrit teknolojisi, 5. jenerasyonuyla daha güçlü ve daha keyifli bir sürüş sunarken, daha düşük yakıt tüketimi ve daha düşük emisyon değerleri elde edilmesini sağlıyor.

1.8 litre hibrit motora sahip Corolla Cross Hybrid, yeni nesil sistemle birlikte yüzde 15 daha fazla güç üretiyor. Elektrik motoru ve benzinli motoru kombine eden 1.8 litre hibrit sistem, 140 HP güç ve 185 Nm tork üretiyor. Önden çekişli olarak sunulan Corolla Cross Hybrid, 170 km/s maksimum hıza çıkıyor ve 0-100 km/s hızlanmasını 9,9-10 sn saniyede tamamlıyor. WLTP ölçümlerinde birleşik yakıt tüketimi yalnızca 5,0-5,1 lt/100 km olan Corolla Cross Hybrid, 115-117 g/km CO2 emisyon değerine sahip.

Daha hafif ve kompakt olan 5. jenerasyon hibrit sistemi, verimliliği artırırken artan güç çıkışıyla da dikkat çekiyor. Sistemde yer alan yeni lityum-iyon batarya da, yüzde 14 daha hafif olmasına karşın yüzde 15 daha yüksek çıkışa sahip. Batarya soğutma sistemi de daha sessiz çalışma ve uzun batarya ömrü için optimize edildi.

Dinamizmden ödün vermeyen bir SUV

Corolla Cross Hybrid, heyecan verici SUV görünümüne ve yerden yüksek tasarımına karşın dinamik sürüşten ödün vermiyor. 5. jenerasyon hibrit sisteminin getirdiği daha iyi tepkilerle birlikte daha keyifli bir sürüş sunan Corolla Cross, GA-C platformunun sağladığı dinamiklikten ve rijitlikten de yararlanıyor. Önde MacPherson ve arkada bağımsız çift salıncaklı süspansiyon sistem ise, engebeli yollarda dahi yüksek sürüş konforu elde edilmesini sağlıyor. Corolla Cross Hybrid’in elektrik destekli direksiyon sistemi de sürücüye daha dinamik tepkiler verecek şekilde ayarlandı. Tüm bunların kombinasyonuyla Corolla Cross her yol şartında dinamik ve konforlu bir sürüş sağlıyor.

En gelişmiş Toyota Safety Sense güvenlik özellikleri

Toyota, her modelinde olduğu gibi Corolla Cross Hybrid modelinde de yüksek güvenlik seviyesine büyük önem verdi. Corolla Cross, son nesil Toyota Safety Sense 3.0 ile kombine edilen T-Mate ile donatıldı. Aktif sürüş ve park asistan sistemleri sürüşü daha kolay ve güvenli hale getirirken aktif güvenlik sistemleri de birçok farklı senaryoya göre kazaların önüne geçebiliyor.

Corolla Cross Hybrid modelinde araç ve motosiklet algılayan Ön Çarpışma Önleyici Sistemi, Acil Durum Direksiyon Sistemi, Kavşakta Çarpışma Önleme Sistemi, Akıllı Adaptif Hız Sabitleme Sistemi olmak üzere birçok aktif güvenlik özelliği yer alıyor.

Aynı zamanda TNGA-C platformunun getirdiği yüksek gövde rijitliği ve stratejik noktalarda kullanılan güçlü ancak hafif materyallerle çarpışma sırasında darbeleri etkili bir şekilde absorbe ediyor. Standart olarak sekiz hava yastığına sahip Corolla Cross’ta kaza sırasında önde yer alanların birbiriyle çarpışmasını önlemek için kullanılan ön orta hava yastığı da bulunuyor.

Continue Reading
Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kampanyalar

Mercedes-Benz’den Eylül’e özel fırsatlar

Mercedes-Benz Finansal Hizmetler’den yeni otomobil alımlarında Eylül ayına özel finansal seçenekler. Mercedes-Benz Kasko’dan Vito, Sprinter ve ikinci el hafif ticari araçlar için sıfır faizli kredi.

Mercedes-Benz Otomobil kampanyaları

Mercedes-Benz Finansal Hizmetler, Eylül ayına özel yeni otomobil alımlarında geçerli finansman seçeneklerini daha avantajlı olacak şekilde güncelledi.

GLC 180 modelinde Mercedes-Benz Kasko tercih edilmesi halinde Eylül ayında kurumsal müşteriler 3.250.000 TL’ye kadar krediye 36 ay vadede %3,70 faiz fırsatı ile araçlarını alabiliyor.

E180 sedan modellerinde kurumsal müşteriler, Mercedes-Benz Kasko tercih etmeleri halinde, Eylül ayında 4.150.000 TL’ye kadar krediye 36 ay vadede %3,75 faiz fırsatından yararlanabiliyor.

Mercedes-Benz Hafif Ticari Araç kampanyaları

Mercedes-Benz Finansal Hizmetler’in sunduğu esnek ödeme planı avantajı ve düşük aylık ödemelerle Vito sahibi olmak da kolaylaşıyor.

Vito, kendi sınıfına göre ilk satın alma maliyetinin düşüklüğü, sahip olduğu yüksek kalite standartları, ekonomik yakıt kullanımı, artırılan güvenlik donanımları gibi birçok farklı avantaja sahip. Farklı kullanım alanlarına uygun geniş ürün yelpazesi ile segmentinin en iddialı aracı olan Vito sahibi olmak için Mercedes-Benz Kasko tercih edilmesi durumunda 4×4 çekiş tipindeki araçlarda 500.000 TL kredi için 5 ay vade ve %0 faiz avantajından yararlanılabiliyor.

%3,29 faiz oranı, Vito 4×4 çekiş tipli modellerinde Mercedes-Benz Kasko tercih edilmesi halinde 1.000.000 TL kredi kullanımında ve 12 ay vadede geçerli.

Sprinter, far ve yağmur sensörü, rüzgâr savrulma asistanı ve şerit takip asistanı gibi standart güvenlik özellikleri ile farklılaşıyor. Satın alımlarda Mercedes-Benz Kasko tercih edildiğinde 500.000 TL kredi için 5 ay vade ve %0 faiz avantajı sunuluyor.

%2,89 faiz oranı, Sprinter Tüm modellerinde Mercedes-Benz Kasko tercih edilmesi halinde 1.000.000 TL kredi kullanımında ve 12 ay vadede geçerli.

Mercedes-Benz Certified araçlar da çok avantajlı fiyatlarla tüm ticari işletmeleri ve ticari araç almak isteyenleri bekliyor. Mercedes-Benz Kasko’ya özel 600.000 TL kredi için, 5 ay vade ve %0 faizli kredi imkânı ile ikinci el alımlarında da fırsatlar devam ediyor.

Mercedes-Benz Finansal Hizmetler’in kampanyası dahilinde uygulanacak kredi tutarları sadece kurumsal müşterilere özel tanımlanıyor.

Kampanya 30.09.2024’e kadar geçerli olup Mercedes-Benz Finansman Türk A.Ş., piyasa koşullarına göre faiz oranlarını değiştirme hakkına sahiptir. Kredi, Mercedes-Benz Finansman Türk A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. Mercedes Benz Otomotiv Ticaret ve Hizmetler A.Ş., kredi başvuru ve değerlendirme sürecinde söz ve sorumluluk sahibi değildir.

Detaylar için www.mbfh.com.tr sayfasının yanı sıra en yakın Mercedes-Benz acentesine danışılabilir.

Aynı dönem içerisinde iki kampanya aynı anda kullanılamaz. Mercedes-Benz Otomotiv Ticaret ve Hizmetler A.Ş., kampanya içeriğini değiştirme hakkını saklı tutar.

 

Continue Reading

Elektrikli Otomobiller

Hep Daha Fazlası için Hyundai Yeni SANTA FE

Hyundai, gelişmiş teknolojisi ve şık tasarımıyla öne çıkan SANTA FE modelini Türkiye’de satışa sundu. Kentsel işlevselliği ve açık hava keyfini vurgulayan dört çeker model, konfor özellikleriyle öne çıkıyor. Türkiye’de 1.6 litrelik benzinli Turbo Hybrid seçenekle satışa sunulan model, birinci sınıf bir D-SUV.

Hyundai’nin bundan 24 yıl önce satışa sunduğu SANTA FE modeli, 2023 yılında beşinci nesliyle tekrar SUV dünyasında tüm dikkatleri üzerine çekiyor. Birinci jenerasyondan son haline kadar çok fazla değişim ve gelişim gösteren SANTA FE, aynı zamanda markanın global olarak en çok satılan ve en çok beğenilen SUV modellerinden biri oldu. Adını Amerika’daki Santa Fe şehrinden alan model, bölgenin zorlu yapısını ve açık hava temasını en iyi şekilde karakterize ederek günlük bir otomobil olarak karşımıza çıkıyor.

Dış ve iç tasarımda radikal bir dönüşüm sergileyen SANTA FE, bagaj kapasitesini artırarak yaşam tarzına dayalı işlevselliğe öncelik veriyor. Şık görselliğini üstün bir iç mekan ile kombinleyen yeni model, aynı zamanda teknolojik donanımlar ve güvenlik asistanlarıyla da bir SUV otomobildeki beklentileri fazlasıyla karşılıyor. Ayrıca, Yeni SANTA FE’nin sınırsız açık hava ve şehir içi kullanımını birlikte sunabilen cesur ve güçlü kimliği, SUV pazarında modelin farkındalık yaratmasına yardımcı olacak.

Satışa sundukları yeni modelle ilgili görüşlerini dile getiren Hyundai Assan Genel Müdürü Murat Berkel, “Bundan 24 yıl önce satışa sunduğumuz SANTA FE, dünya çapında 6 milyondan fazla satarak kendi segmentinde büyük bir başarı gösterdi. Tamamen yenilenen beşinci nesil Yeni SANTA FE’yi ülkemizde de satışa sunmaktan büyük bir heyecan duyuyoruz. Yeni SANTA FE, lüks ve premium SUV modelleri tercih eden kullanıcılar için yüksek kalitesi, geliştirilmiş sürüş dinamikleri, verimli hibrit motoru ve artırılmış iç mekan konforuyla güçlü bir tercih sebebi olacak. Yeni SANTA FE, markamızın SUV segmentindeki performansıyla birlikte aynı zamanda marka imajına ve gelecek modellerimize de ışık tutacak” dedi.

Baştan sona gelişen tasarım

SANTA FE, yeni modelle birlikte tasarımda zirveye doğru yol alıyor ve boyutlar arasında üstün bir denge sağlayarak gerekli olan tüm görkemli estetiği sunuyor. Genel olarak SANTA FE’nin tasarımı, kare şeklindeki oranlarıyla karakterize edilen rafine ve sağlam bir tasarım olarak tanımlanabilir.

Yeni otomobilin dış görünümü, daha uzun dingil mesafesi ve daha geniş bagaj kapağı alanı sayesinde sınıfının sınırlarını aşmış durumda. Güçlü tasarım yalnızca dinamik ruhunu tamamlamakla kalmıyor, aynı zamanda şehir içi veya açık alan kullanımına uygun premium bir SUV modasını da başlatıyor.

Aracın iddialı ön kısmı, genel olarak tasarımda baskın bir şekilde öne çıkıyor. H şeklindeki tasarım öğeleri, krom radyatör ızgarası deseni ve geniş bir görüntü yansıtan yatay bir düzen ile harmanlanıyor. Benzersiz ön profil, H şeklindeki ışıklarıyla ve ayırt edici motife katkıda bulunan bir süslemeyle destekleniyor. Yüksek kaput çizgisi ve keskin çamurluklar, SANTA FE’nin muhteşem tasarım detaylarından bir diğeri. Geleceğe yönelik aydınlatmanın bir örneği olan H-light LED lambalar, birleşik bir çizgide birleşirken aynı zamanda aracın özenle tamamlanmış krom radyatör ızgarasıyla uyum sağlıyor.

En az ön kadar dikkat çekici olan yan profil de temiz ve güçlü bir hacim hissini sağlam gövde oranlarıyla birleştirerek benzersiz ve büyüleyici bir stil ortaya çıkarıyor. Arttırılmış uzunluk ve yükseklik, daha uzun dingil mesafesi ve kısaltılmış ön çıkıntı gibi ferah unsurlarla yeniden tanımlanan SANTA FE’nin benzersiz stili, tamamlayıcı bir tavan ve kemer çizgisiyle daha da güçlendiriliyor. Buna ek olarak; 20 inçlik alaşım jant tasarımı, genel olarak sofistike ve aynı zamanda şık görünüme katkıda bulunuyor. Köprü tipi bir tavan rayına yer verilirken off road kullanımı da vurgulanmış oluyor. Bununla beraber A sütunundan başlayarak bagaj kapağına kadar uzanan camlar da iç mekandaki ferahlığı ve özgürlüğü artırıyor.

Arka tasarım ise uzatılmış bagaj kapağını tamamlayacak şekilde hazırlanmış. Sade estetiği sağlam bir stille harmanlayan arka taraf, temiz ve rafine bir profil oluşturuyor. Ön ve yan elemanlarla kontrast oluşturarak ölçülü güzelliği vurgulayan bu bölüm, benzersiz bir aydınlatma imzasıyla dikkat çekiyor. Ön taraf ile aynı H-ışık konseptini içeren arka, burada da yatay bir şekilde uzatılmış ve ayırt edici lambalarla öne çıkıyor. Arka stop lambalarında da H şekline yer verilerek tasarımda bütünlük sağlanıyor. Gizli tip arka silecekle desteklenen arka bagaj kapağı, tamamen açıldığında da üstün bir yükleme alanı sunuyor.

Arka tampondaki sinyaller ve geri vites lambalarını birleştirerek rafine bir sofistike görüntü sunan otomobil, gri renkli logo ve yeni SANTA FE yazısıyla da lüks dokuyu destekliyor. Kısacası, SANTA Fe’nin arka tasarımı, Hyundai’nin yenilikçiliğini ve tasarımdaki farkındalığını temsil ediyor. Bu arada SANTA FE, Türkiye’de 7 farklı gövde rengiyle satışa sunuluyor.

Geniş ve yenilikçi iç mekan

Yeni SANTA FE, dört farklı renk seçeneğine sahip geniş iç mekanında yenilikçiliği ve konforu harmanlıyor. Detaylara dikkat edilerek tasarlanan model, iç mekanında çok sayıda depolama ve saklama gözü seçeneği sunarak yolcu rahatlığını ön planda tutuyor. Birinci sıradan üçüncü sıraya kadar yolcular, stil ve işlevsellik arasında uyumlu bir denge sağlayan, özenle hazırlanmış bir ortamla ağırlanıyor. Stratejik olarak entegre edilmiş çok sayıda depolama alanı, tüm yolcular için konforlu ve kullanıcı dostu bir sürüş keyfi sağlıyor. Ayrıca, SANTA FE’nin iç mekan mükemmelliği, kendi segmentinde de yeni bir standart belirliyor.

SANTA FE’nin sürücü bölümünde tasarım ve son teknoloji hissi öne çıkıyor. Kapılar açılır açılmaz artan kalite hissiyatını sergilemeye başlayan SANTA FE, H şeklindeki gizli ambiyans ışıklarıyla şovunu yapmaya başlıyor. Gösterge panelinden başlayarak ön ve arka kapılara kadar sorunsuz bir şekilde uzanan bu aydınlatma, kabine şık ve benzersiz bir duygu katıyor. Kokpitte yer alan 12,3 inçlik çift panoramik kavisli ekran ise olağanüstü bir işlevsellik sunuyor. Bu ekrandan sürüş parametreleri, navigasyon ve multimedya gibi fonksiyonlara yer veriliyor. Kokpitin altına doğru yerleştirilen 6,6 inçlik klima kontrolü de kendine özel bir dijital ekrana sahip. Büyüleyici animasyon efektlerine sahip büyük bir dokunmatik ekran aracılığıyla çeşitli iklim işlevlerini ön plana çıkarıyor. Bu arada kokpitin dört bir yanı deri döşeme ile kaplanarak kalite vurgusu ön planda tutuluyor.

Direksiyon koluna entegre elektronik vites kolu yani shift by wire ise sürüş sırasında sezgisel ve hızlı vites değiştirme olanağı sağlıyor. Rahatlığı artıran çift yönlü orta konsol, ikinci sıra koltuklarda bile paylaşımlı depolama alanını kolaylaştırıyor ve maksimum alan kullanımı için kullanıcısına yardımcı oluyor. Aşırı ısınmayı önlemek için dahili bir soğutma fanıyla donatılmış çift kablosuz akıllı telefon şarj pedi, iki akıllı telefonun aynı anda şarj edilmesini sağlıyor.

Ayrıca, orta konsoldaki bardak tutucular, maksimum 105 milimetre çapındaki büyük kapasiteli bardaklara yer sağlıyor. Hem stil hem de işlevselliği ön planda tutan detaylarla hazırlanan SANTA FE’nin kabinindeki orta kol dayama ise hem öne hem de arkaya doğru açılarak hem sürücüye hem de arkadaki yolculara anında depolama alanı sağlıyor. Dijital Dikiz Aynası (DCM) ise bir kamera sensörü aracılığıyla gerçek zamanlı arka görüntüleri aynaya yansıtarak görüşü optimize ediyor. Bu gelişmiş dikiz aynası, altındaki bir buton ile dilendiği zaman geleneksel cam ayna şeklinde de kullanılabiliyor. SANTA FE, 12 inçlik Head-Up Display (HUD) yani sanal gösterge paneliyle de güvenlik ve rahatlık sunmaya devam ediyor. Bu özellik, temel araç bilgilerini doğrudan ön camda görüntüleyerek sürücünün bakış hareketini en aza indiriyor.

Yedi kişilik oturma kapasitesine sahip SANTA FE, yeniden tasarlanan koltuk sisteminde benzersiz bir konfor sunuyor. Ergonomiye odaklanılarak tasarlanan koltuk sistemi, en yüksek yolcu konforu seviyelerine hitap ediyor. Entegre Hafızalı Koltuk (IMS) özelliği, sürücü için öne arkaya kaydırma ve sırt yatırma dahil olmak üzere bireysel koltuk konumlandırma ayarlarını ezberleyerek kişiselleştirmeyi bir üst seviyeye taşıyor. Bel destekli sürücü koltuğu, ağırlıksız bir pozisyonu ve vücut basınç dağılımını optimize ederek optimum dinlenme duruşunu garanti ediyor. Böylece konfor seviyesini iki katına çıkarıyor. Elektrikli ön koltuklarda hem ısıtma hem de soğutma özelliği bulunuyor. Bireysel yatırma yeteneklerine sahip lüks ve ferah arka koltuklar da tek bir tuşla anında katlanabiliyor ve böylece bagaja kolay bir erişim sağlıyor. Bu arada, üçüncü sıra koltuğun ayarlanabilir yatırma özelliği de rahat oturma pozisyonu sağlıyor ve ISOFIX’in dahil edilmesiyle ekstra bir güvenlik katmanı elde ediliyor. Bu donanım, özellikle çocuk oto koltukları için güvenli bir sabitleme sağlamış oluyor. Ayrıca, Arka Yolcu Uyarısı (ROA) sistemi de var. Bu sistem, araçtan inerken herhangi bir yolcu, eşya ve evcil hayvan unutulmaması için sürücüyü görsel ve işitsel olarak uyarıyor.

Geniş bir D segmenti SUV olarak tasarımda ve konforda öne çıkan SANTA FE, normal konumda 628 litre bagaj hacmi sağlıyor. Arka sıra koltuklar yatırıldığında da tam üç bisikleti aynı anda sığdırabilecek dikey bir depolama alanı, yani 2.253 litrelik bir hacim sunuyor. Kolay eşya yükleme ve boşaltma için standart yüksekliği ayarlanabilir akıllı elektrikli bagaj kapağıyla gelen SANTA FE, arka bölümde 220V güç çıkışı ve USB-C modülü gibi kullanışlı özelliklere sahip. Bu arada ikinci sıra koltuklarda havalandırma menfezi, en arkadaki koltuklardaysa klima kontrol ünitesi bulunuyor.

Müzik sisteminde de oldukça iddialı olan Yeni SANTA FE, BOSE Premium ses teknolojisini kullanıyor. Subwoofer da dahil olmak üzere 12 adet yüksek performanslı hoparlörle üstün bir müzik keyfi sunan BOSE Premium ses sistemi, gerçek anlamda sürükleyici bir ses deneyimi sağlıyor.

Gelişmiş güvenlik donanımlarıyla üstün bir koruma

Geliştirilmiş çarpışma sistemiyle listeye başlayan Yeni SANTA FE, üst düzey özellikleriyle güvenliğe öncelik veriyor. Yüksek mukavemetli çelikle üretilen gövde, güçlendirilmiş bağlantı noktaları ve gelişmiş ADAS adaptif sürüş sistemleriyle dikkat çekiyor. Sürücü sırası, merkez ve yan hava yastıkları dahil olmak üzere toplam 10 hava yastığı içeren güvenlik paketi, her yönden çarpışmalara karşı optimum koruma sağlıyor.

“Hyundai Smart Sense” güvenlik donanımları, çeşitli sürüş ve park senaryolarında da artırılmış güvenlik ve rahatlık için bir dizi gelişmiş sürücü destek sistemi sunarak SANTA FE’yi diğerlerinden farklı kılıyor. Bu özellikler, Hyundai’nin son teknoloji güvenlik sistemlerine yaptığı yatırımları da perçinlemiş oluyor.

Sürüş güvenliği özellikleri arasında yer alan FCA yani Ön Çarpışma Önleme Sistemi, SANTA FE’de ikinci jenerasyon olarak karşımıza çıkıyor. Sistem, çarpışmaları uyarmakla kalmayıp aynı zamanda otomatik olarak frenlemeye yardımcı olan ileri bir seviye güvenlik donanımı olarak listede yer alıyor. Sistem ayrıca, Kavşak Dönüşü, Kavşak Geçişi, Yaklaşan Şerit Değiştirme, Doğrudan Yaklaşan ve Şerit Değiştirme Tarafı gibi çeşitli senaryoları da yönetmek için “Şerit Takip ve Şeritte Kalma Asistanları” ile birlikte çalışıyor.

Kör Nokta Çarpışma Önleme Asistanı (BCA) ise şerit değiştirme veya ileri sürüş sırasında kör noktadaki araçlarla çarpışma riski algılandığında otomatik olarak frenlemeyi devreye alıyor.

Şeritte Kalma Asistanı (LKA), istem dışı şeritten çıkmaları önlemek için uyarılar ve otomatik direksiyon yardımı sağlarken, Güvenli Çıkış Asistanı (SEA) ise araç hareketsizken yaklaşan araçlarla çarpışma riski algıladığında kapıları kilitli tutuyor ve yolcuları uyarıyor. Böylece araçtan daha güvenli çıkışlar sağlanıyor. Akıllı Hız Sınırı Asistanı (ISLA) da ön görüş kamerası veya navigasyon bilgilerini kullanarak hız konusunda uyarı yapıyor. Sürücü Dikkat Uyarısı (DAW) sistemi de sürücünün dikkat seviyesini analiz ederek düşük dikkat seviyeleri için uyarı veriyor ve gerektiğinde sürücüye mola öneriyor. Ayrıca, öndeki araç hareket ettiğinde de sürücüyü uyarıyor. Kör Nokta Görüntüleme (BVM) ise sağ veya sol sinyal etkinleştirildiğinde yolun müsaitliğine göre uyarı veriyor.

Üstün bir sürüş deneyimi

Yeni SANTA FE, benzersiz bir sürüş deneyimi için konfor ve dengeyi bir arada sunuyor. Şasi performansı, üst düzey konfor için birinci sınıf bir his sağlıyor. Aynı zamanda dengeli bir sürüş için hassas bir şekilde ayarlanmış. Bu performansa katkıda bulunan özelliklerden biri ise Frekans Duyarlı Kontrol (FSC) amortisörler. Sistem, gövde kontrolünü daha yüksek bir seviyede tutarken aynı zamanda sürüş konforunu da artırıyor. Bu sürüş konforuna olan bağlılık, ön ve arka alt şasilerde hidrolik burçların uygulanmasıyla devam ediyor. Bu burçlar, yol gürültüsünü etkili bir şekilde azaltıyor ve genel sürüş konforunu iyileştiriyor.

SANTA FE, ön ve arka tekerleklerin sürüş gücünü akıllıca kontrol eden ve kar, yağmur ve keskin virajlar gibi çeşitli sürüş koşullarına uyum sağlayan gelişmiş bir Sürüş Çekiş Sistemi ile donatılmış. Bu sistemin bir parçası olan Arazi Modu, sürücülerin kar, çamur ve kum için belirli ayarları seçmesine olanak tanıyor. Bu seçim, gösterge panelinden anlık olarak takip edilebiliyor.

Aerodinamizm, SANTA FE’nin genel performansında önemli bir rol oynuyor. Hyundai, ön tampona aktif hava kapakları ekleyerek soğutma direncini iyileştirmeye öncelik vermiş durumda. Dış tasarım buna bağlı olarak sürüş sırasında gövdeyi çevreleyen hava akışını optimize ediyor. Hem estetiğe hem de işlevselliğe katkıda bulunan hava akışı, özellikle alt gövdeye doğru uzatılmış.

Türk tüketicisine yepyeni bir hibrit alternatifi

Yeni SANTA FE, Türkiye’de farklı kullanım tarzlarına da olanak sağlayan güçlü bir benzinli turbo hibrit motor seçeneğiyle sunuluyor. Verimli bir performansa ve aynı şekilde düşük yakıt tüketimine sahip 1.6 litrelik turbo beslemeli motor, 1.49 kWh’lık bataryaya sahip elektrik motoruyla kombine ediliyor. Böylelikle tam 215 beygir güç üreten hibrit otomobilin maksimum torku ise 367 Nm. Yeni SANTA FE, 0’dan 100 kilometre hıza 9.8 saniyede çıkarken ortalama olarak da 7.3 lt yakıt tüketiyor. Hyundai’nin üstün dört tekerden çekiş teknolojisi, Yeni SANTA FE modelinde de kullanılıyor. Akıllı dört çeker sistem, yol ve sürüş şartlarına göre tekerleklere iletilen gücü sensörler sayesinde otomatik olarak gerçekleştiriyor. Eğim kontrolüyle de özellikle dik ve engebeli arazi koşullarında otomatik olarak fren uygulayarak güvenli bir iniş sağlıyor. Bu arada Hyundai SANTA FE, ülkemizdeki az sayıda satışa sunulan 1.6 litrelik dört çeker modellerden biri.

Akıllı Rejeneratif Frenleme 

Tork konvertörlü 6 ileri otomatik şanzımanla desteklenen 1.6 litrelik motor, Hyundai’nin hibrit teknolojisine olan bağlılığını da kanıtlamış oluyor. Hibrit Marş Jeneratörü (HSG), genel performansı artırmak için yeni bir soğutma tasarımı ve yüksek verimli kalıcı mıknatıs içeriyor. Çekiş motoru, verimliliği ve performansı en üst düzeye çıkarmak için tasarlanmış olup pürüzsüz bir sürüş deneyimi sağlıyor.

Türkiye’de “Progressive” donanım seviyesi ile satışa sunulan SANTA FE 1.6 Hibrit, “ECO” veya “SMART” modu seçildiğinde sürücülerin direksiyon arkasına yerleştirilen vites kulakçıklarıyla rejeneratif frenleme yapmasına da olanak sağlıyor. EV modellerde olduğu gibi üç adımda ayarlama imkanı tanıyan Rejeneratif Denge Kontrolü (RSC), tekerleklerin zeminde kayma olasılığında bile rejeneratif frenlemenin sürdürülmesini sağlıyor. Akıllı Rejeneratif Frenleme özelliği, seyir halindeyken ileri trafik akışına ve navigasyon haritası bilgilerine göre rejeneratif frenleme aşamasını otomatik olarak ayarlayarak verimliliği ve rahatlığı bir üst seviyeye taşıyor. Kısacası, tamamen elektrikli modellerde olduğu gibi hibrit sistemi için gerekli olan enerjinin geri kazanımı daha çabuk ve daha fazla oluyor.

 

Continue Reading

Elektrikli Otomobiller

Yaşayan: “Ekonomik başarının anahtarı: Elektrikli araçlar”

ABD, AB ve Çin’de hızla gelişen elektrikli araç pazarı, gelişmekte olan ülkelerin büyümesinde de kilit bir faktör olarak öne çıkıyor. Yerel şebekeler üzerine daha az yük binen, güvenli, uygun maliyetli ve düşük emisyonlu bir elektrik tedariki ise siyasi destek, doğru planlama ve koordinasyon gerektiriyor.

Tüm dünyada artarak süren elektrikli otomobil satışlarının 2024’te yaklaşık 17 milyona ulaşacağı öngörülüyor. Bu, satılan beş otomobilden neredeyse ikisi demek. Elektrikli otomobiller çok sayıda ülkede kitlesel pazar ürünü olma yolunda ilerleme kaydetse de dar marjlar, dalgalı akü metal fiyatları, yüksek enflasyon ve bazı ülkelerde satın alma teşviklerinin aşamalı olarak kaldırılması, sektörün büyüme hızına ilişkin endişeleri artırdı. Yine de küresel satış verileri satışlardaki pozitif ivmenin korunduğunu gösteriyor.

2024 yılının ilk çeyreğinde elektrikli otomobil satışları, 2022 yılının aynı döneminde görülen yıllık büyümeye benzer şekilde, 2023 yılının ilk çeyreğine göre yaklaşık yüzde 25 arttı. 2024 yılında elektrikli otomobillerin pazar payı, üreticiler arasındaki rekabet, düşen akü ve araba fiyatları, devam eden siyasi destekle birlikte bu oran Çin’de yüzde 45’e, Avrupa’da yüzde 25’e ve ABD’de yüzde 11’in üzerine çıktı.

HER HAFTA 250 BİN ELEKTRİKLİ OTOMOBİL SATILDI

2023 yılında küresel elektrikli otomobil satışı bir önceki yıla kıyasla yüzde 35 artışla (3,5 milyon daha yüksek satış) 14 milyona yaklaşarak tüm otomobil satışlarının yüzde 18’ine ulaşmıştı. Bu oran 2022’deki yüzde 14’e kıyasla önemli bir artıştı. Geçen yıl ise her hafta 250 binden fazla elektrikli otomobil satıldı. Bu, 10 yıl önce bir yılda satılan araç sayısından bile daha fazla. İçten yanmalı ve motorlu otomobil satışlarının yüzde 10’unu üstlenen Çin’li otomobil üreticileri, 2023’te dünya çapında satılan tüm elektrikli otomobillerin yarısından fazlasını üretmeyi başardı.

Ekonomik başarının anahtarı: Elektrikli araçlarÇin dışında yükselen ve gelişmekte olan ekonomilerde elektrikli otomobil satışlarının artma hızı, bu ekonomilerin küresel başarısını da belirleyecek.

2023 yılında elektrikli otomobil satışlarının büyük çoğunluğu yüzde 60’la Çin, yüzde 25’le Avrupa ve yüzde 10’la ABD’de gerçekleşti. Bu bölgeler dünya çapındaki toplam otomobil satışlarının yaklaşık yüzde 65’ini oluşturuyor. Gelişmekte olan ekonomilerdeki elektrikli otomobil satışları üç büyük pazarın gerisinde kalırken Vietnam satılan tüm otomobillerin yaklaşık yüzde 15’ini, Tayland da yüzde 10’unu üstlenebildi. Büyük otomobil pazarlarına sahip, gelişmekte olan ekonomilerde paylar nispeten düşük kalmaya devam etse de çeşitli faktörler daha fazla büyümeye işaret ediyor. Elektrikli araç ve pil üretimine yönelik satın alma sübvansiyonları ve teşvikler bu aşamada önemli bir rol oynuyor. Örneğin, elektrikli otomobillerin yüzde 2 pazar payına sahip olduğu Hindistan’da yerli üretim destekleniyor. Yüzde 3 pazar payına sahip Brezilya ve her biri yüzde 2 pazar payına sahip Endonezya ile Malezya’da Çinli markalara ait ucuz elektrikli otomobillerin satın alınması destekleniyor. Meksika’da da elektrikli araç tedarik zincirleri ABD Enflasyonu Düşürme Yasası’ndan (IRA) sağlanan sübvansiyonlarla gelişiyor.

SİYASİ DESTEK GÜVEN OLUŞTURUYOR

2030’a kadar Çin’de yollardaki neredeyse üç arabadan biri, ABD ve Avrupa Birliği’nde (AB) neredeyse beşte biri elektrikli olacak. Her türden elektrikli aracın (arabalar, kamyonetler, kamyonlar, otobüsler ve iki/ üç tekerlekli araçlar) hızla yaygınlaşması, günde 6 milyon varilin üzerinde petrol talebini ortadan kaldırıyor. Geçtiğimiz yıl Kanada, ABD ve AB’de kabul edilen yeni emisyon standartları da hızlı elektrifikasyona yönelik güveni ve beklentileri güçlendiriyor. ABD’nin IRA’sı, AB’nin siyasi destekleri, Çin’in 14’üncü Beş Yıllık Planı ve Hindistan’ın Üretim Bağlantılı Teşvikler (PLI) gibi sübvansiyonları bu ekonomilerdeki elektrikli araç pazarına değer katmayı sürdürüyor. Hükümetler tarafından belirlenen ulusal enerji ve iklim hedefleri, tam olarak ve zamanında hayata geçirilebilirse 2035 yılında satılan tüm araçların üçte ikisi elektrikli olacak ve böylece günde yaklaşık 12 mb/gün petrol tüketimi önlenmiş olacak.

Bu güçlü büyüme beklentileri, elektrikli araç tedarik zincirine yapılan yatırımların da artmasını sağlıyor. Son raporlar, 2022’den 2023’e kadar elektrikli araç ve pil üretimine yönelik yatırımların toplamının neredeyse 500 milyar dolara ulaştığını ve bunun da yaklaşık yüzde 40’ının taahhüt altına alındığını gösteriyor.

2023 yılında küresel otomobil satışlarının yüzde 90’ından fazlasını temsil eden 20’den fazla büyük otomobil üreticisi, kendi “elektrifikasyon” hedefini belirledi. En büyük otomobil üreticilerinin bu hedefleri bir araya getirildiğinde, 2030 yılında 40 milyondan fazla elektrikli otomobil satılabilir ve bu da günümüzde öngörülen dağıtım seviyesini karşılayabilir.

Ek olarak, geçtiğimiz beş yıldaki yüksek yatırımlar sayesinde, küresel elektrikli araç pil üretim kapasitesi 2023’teki talebin çok üzerinde gerçekleşti. Talebin hızlı bir şekilde; 2023’e kıyasla 2035’e kadar yedi kat ve 2050’ye kadar da 12 kat artması bekleniyor. Üretim kapasitesinin de bu talebe ayak uydurabileceği düşünülüyor. Mevcut pil üretim kapasitesi tek başına 2030’da net sıfır yolundaki ihtiyaçlarla da pratik olarak uyumlu. Bu ajanda, pil ve madencilik şirketleri için tedarik zincirlerinde önemli fırsatlar açıyor. Kapasite fazlası her ne kadar marjlara zarar verse ve pazarın daha fazla konsolidasyonuna yol açsa da Çin dışındaki pazarlarda da bu noktada bir artış söz konusu.

ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLER BATI’DA PAHALI

Elektrikli otomobiller, özellikle Çin’de rekabet yoğunlaştıkça ucuzluyor ancak içten yanmalı-motorlu otomobillere göre daha pahalı olmaya devam ediyor. Elektrikli araçlara hızlı bir geçiş yapılması için daha uygun fiyatlı modellerin sunulması gerekiyor. Çin’de 2023 yılında satılan elektrikli otomobillerin yüzde 60’ından fazlası, ortalama bir içten yanmalı-motorlu otomobil eş değerinden daha ucuz. Bununla birlikte ABD ve Avrupa ülkelerindeki elektrikli otomobiller, eş değerlerine göre yüzde 10 ila 50 daha pahalı satılmaya devam ediyor.

2023 yılında dünya genelindeki elektrikli araç modellerinin üçte ikisi büyük arabalar, kamyonetler ve hizmet araçlarıydı ve bu da ortalama fiyatları artırdı. Fiyat eşitliğine ulaşılmasının bir dizi piyasa değişkenine bağlı olduğu belirtilse de Çin dışındaki elektrikli araç pazarında 2030’lu yıllarda bu seviyeye çıkılabileceği öngörülüyor.

Otomobil üreticilerinin fiyatlandırma tercihleri, satın alınabilirliği artırmak için çok önemli bir etken. Nitekim 2022 yılında pil metali piyasasında yaşanan çalkantı, lityum iyon paketlerinde fiyat artışına yol açtı ve bu paketler 2021 yılına göre yüzde 7 daha pahalı hale geldi. 2023 yılındaysa pil yapımında kullanılan temel metallerin fiyatları düştü ve bu da paket fiyatlarını yüzde 14 düşürdü.

Çin şu an en ucuz pilleri tedarik ediyor ancak piller küresel bir meta haline geldikçe bölgeler arasındaki fiyatlar da birbirine yaklaşıyor. Lityum, nikel, manganez ve kobalt oksit bazlı pillerden çok daha ucuz olan lityum-demir-fosfat piller, 2023 yılında kapasite açısından küresel elektrikli araçların yüzde 40’ından fazlasını oluşturdu. Bu da 2020 yılındaki payının iki katından fazla. Herhangi bir lityum bazlı pilden yüzde 20 daha az maliyete sahip sodyum iyon pillerin kullanılması gibi inovasyonlar da bu kapsamda dikkat çeken yeniliklerden biri.

Çin dışındaki gelişmekte olan ekonomiler için uygun fiyatlı elektrikli otomobil modelleri üretiliyor ve elektrikli iki ve üç tekerlekli araçların geleceği de şimdiden oldukça parlak görünüyor. 2023 yılında, yükselen ve gelişmekte olan başlıca ekonomilerdeki elektrikli otomobil satışlarının yüzde 55 ila 95’i, ortalama tüketici için karşılanamaz olan büyük modellerdi. Bununla birlikte, 2022 ve 2023 yıllarında piyasaya sürülen daha küçük ve çok daha uygun fiyatlı modeller, özellikle de yurt dışına yayılan Çinli otomobil üreticilerinin ürettiği modeller, hızla en çok satanlar olarak öne çıktı. Uygun fiyatlı elektrikli iki ve üç tekerlekli araçlar da hava kalitesinin iyileştirilmesi ve emisyonların azaltılması gibi çevresel faydalar sağlanmasına yardımcı oluyor. 2023 yılında Hindistan ve Güneydoğu Asya’da yaklaşık 1,3 milyon elektrikli iki tekerlekli araç satıldı ve bu rakam, toplam satışların sırasıyla yüzde 5 ve 3’ünü oluşturdu. 2023 yılında küresel olarak satılan beş üç tekerlekli araçtan biri elektrikliydi ve Hindistan’da satılanların da neredeyse yüzde 60’ı “Elektrikli Araçların Daha Hızlı Benimsenmesi ve Üretimi” adı verilen sübvansiyon planıyla desteklendi.

Elektrikli araç pazarı olgunlaştıkça ikinci el elektrikli arabalar daha yaygın hale gelecek. 2023 yılında ikinci el elektrikli otomobil pazar büyüklüğü Çin’de 800 bin, ABD’de 400 bin ve Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, Hollanda ile Birleşik Krallık’ta 450 binin üzerindeydi. İkinci el elektrikli otomobillerin fiyatları hızla düşüyor ve içten yanmalı-motorlu muadilleriyle rekabet edebilir bir duruma geliyor. İleriye bakıldığında, Çin dışındaki gelişmekte olan ekonomiler de dahil olmak üzere, kullanılmış elektrikli otomobillerin uluslararası ticaretinin artması bekleniyor.

Bu kapsamda pil geri dönüşüm sektörü de 2030’lara hazırlanıyor nitekim tedarik zincirinin sürdürülebilirliği ve güvenliği için geri dönüşüm ve yeniden kullanıma ihtiyaç var. Pek çok teknoloji geliştiricisi, ömrünün sonuna gelen elektrikli araç pazarında kendilerini konumlandırmaya çalışıyor. Küresel pil geri dönüşüm kapasitesi 2023 yılında 300 GWh’a ulaştı ve açıklanan tüm projelerin gerçekleşmesi halinde bu rakam 2030 yılında bin 500 GWh’ı aşacak ve bunun da yüzde 70’i Çin’de olacak.

ŞARJ KAPASİTESİNDE 20 KAT ARTIŞ ZORUNLU

Küresel çapta kurulu halka açık şarj istasyonlarının sayısı 2022 yılına kıyasla 2023 yılında yüzde 40 arttı ve hızlı şarj cihazlarındaki büyüme, yavaş şarj cihazlarını geride bıraktı. Bununla birlikte şarjlar konut ve iş yeri ortamlarındaki istasyonlarda özel olarak yapılmaya devam etse bile kamuya açık şarj altyapısına geniş ve uygun fiyatlı erişim bir ihtiyaç olarak kalmayı sürdürecek.

Elektrikli kamyonlar ve büyük otobüsler gibi daha ağır hizmet aracı yollara çıktıkça, özel ve esnek şarja ihtiyaç duyuluyor. 2023 yılında elektrikli otobüsler toplam otobüs satışlarının yüzde 3’ünü oluşturdu. Elektrikli kamyon satışları 2022 yılına kıyasla yüzde 35 artış göstererek Çin’deki kamyon satışlarının yaklaşık yüzde 3’ünü ve Avrupa’da da yüzde 1,5’ini oluşturdu. ABD ve AB’nin daha sıkı emisyon standartlarıyla desteklenen elektrikli otobüs stoku 2035 yılına kadar yedi kat, elektrikli kamyon stoku da yaklaşık 30 kat artacak. Bu, 2035 yılına kadar şarj kapasitesinde 20 kat bir artışı zorunlu kılıyor ve sadece depolarda değil, uzun mesafeli kamyon taşımacılığını mümkün kılmak için ana transit yollarda da. Yerel şebekeler üzerine daha az yük binen, güvenli, uygun maliyetli ve düşük emisyonlu bir elektrik tedariki ise siyasi destek, doğru planlama ve koordinasyon gerektiriyor.

Deniz Yaşayan / İstanbul / Petroturk.com

Continue Reading

Trending

Copyright © 2017 Zox News Theme. Theme by MVP Themes, powered by WordPress.