Elektrikli Otomobiller
Çinli Premium Elektrikli Otomobil Markası Voyah, Türkiye’ye Free Modeliyle Giriş Yaptı!
Çin’in en büyük otomotiv şirketlerinden Dongfeng çatısı altında yer alan, premium elektrikli otomobil üreticisi Voyah, Türkiye’de 35 yılı aşkın otomotiv sektörü tecrübesiyle faaliyet gösteren Marcar Otomotiv A.Ş. tarafından temsil edilmeye başlandı. Voyah, Türkiye’ye ilk aşamada yaklaşık 5 metre uzunluğundaki premium elektrikli SUV modeli Free ile 4.550.000 TL’den başlayan ön sipariş fiyatıyla giriş yapıyor.
20 inçlik jantların üzerinden yükselen heybetli tasarımıyla Voyah Free, otomotiv sektöründeki en yeni konfor ve güvenlik teknolojilerini üst düzey sürüş deneyimi arayanların kullanımına sunuyor. 4 farklı “Voyah Modu”nda ayarlanabilen iç mekanda, araç içinde uyuyan çocuklardan, performanslı sürüşe odaklananlara, makam konforundan, yorgun sürücülerin desteklenmesine uzanan farklı beklentiler gerçek oluyor. Otomotiv sektöründe eşi benzerine zor rastlanan; 3 göstegeçildiğinde yerinden yükrge ekranını kapsayan kokpit tasarımı, kapı kilitleri açılıp sürüşe selirken, isteğe bağlı olarak sürüş esnasında minimalist bir konuma getirilebiliyor.
5 kişilik iç mekanda kademesiz ambiyans aydınlatma renkleri, parfüm desteği, ileri seviyede filtrelenen klima, masaj fonksiyonlu koltuklar ve daha birçok donanımla premium sürüş deneyimi sonuna kadar yaşatılıyor. Çok kapsamlı güvenlik donanımlarına ek olarak yarı-otonom sürüş desteklerindeki en güncel ekipmanlar da standart olarak sunuluyor. 2 elektrikli motoruyla 360 kW (488 HP) sistem gücü ve 720 Nm maksimum tork üreten, Akıllı 4 Çeker Sistemi’nin de katkısıyla 0-100 km/s hızlanmasını 4.4 saniyede tamamlayabilen Voyah Free, WLTP normlarına göre 500 km’ye kadar elektrikli menzil sunuyor. Voyah’ın Türkiye distribütörlüğünü üstlenen Marcar’ın Yönetim Kurulu Başkanı Nevruz Çırak’la ortak bir karar alarak 2 sene önce ilk çalışmalarına başladıklarını ifade eden Marcar Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yavuz Çırak, “Çinli markaların dünya çapında yükselişi devam ediyor. Premium elektrikli otomobil üreticisi Voyah markasını Marcar Otomotiv olarak temsil etmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Ön siparişe açtığımız Voyah Free modelimiz kısa sürede büyük ilgi gördü. Premium segmente Voyah Free ile yeni bir soluk getiriyoruz” dedi.
Türkiye’de 35 yılı aşkın otomotiv sektörü tecrübesiyle faaliyet gösteren Marcar Otomotiv A.Ş., Çin’in en büyük otomotiv şirketlerinden Dongfeng çatısı altında yer alan, premium elektrikli otomobil üreticisi Voyah’ın Türkiye distribütörü oldu. Türkiye’ye ilk aşamada tamamen elektrikli premium bir SUV olan Free modelinin satışına başlandı. Voyah Free için ön siparişler, 4.550.000 TL’den başlayan, geri alım garantisi ve 8 yıl batarya garantisini de kapsayan fiyatlarla alınmaya başlanırken, ilk otomobillerin eylül ayında teslim edilmesi öngörülüyor.
Premium segmente yeni bir soluk getiriyoruz
Çinli markaların dünya çapında yükselişinin devam ettiğini söyleyen Marcar Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yavuz Çırak, “Premium elektrikli otomobil üreticisi Voyah markasını, Marcar Otomotiv olarak temsil etmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Ön siparişe açtığımız Voyah Free modelimiz kısa sürede büyük ilgi gördü. Premium segmente Voyah Free ile yeni bir soluk getiriyoruz” dedi. Çin’den birçok marka ile görüşmeler yaptıklarını ifade eden Çırak, “Bu noktada yeni Çin markaları arasından en sürdürülebilir olması sebebiyle Voyah’ı tercih ettik. Çünkü Dongfeng’in devlete bağlı olarak uzun yıllardır otomotiv sektöründe faaliyet göstermesi, bizim karar almamızda önemli bir etken oldu” açıklamasında bulundu.
Büyük boy elektrikli premium SUV pazarında yepyeni bir deneyim
İlk olarak Çin pazarında 2021’nin son çeyreğinde yollara çıkan Voyah Free, 2022’de Çin haricinde ilk defa Norveç pazarına ihraç edildi. Çin ve Norveç’in ardından Türkiye pazarında yollara çıkan Voyah Free, 4905 mm uzunluğu, 1950 mm genişliği ve 1645 mm yüksekliğiyle büyük boy SUV segmentinde yer alıyor. 2960 mm’lik dingil mesafesiyle 5 kişi için geniş yaşam kabini sağlayan Voyah Free, 2340 kilogram ağırlığında. Voyah Free’nin, dünyanın farklı bölgelerinden tasarımcıların oluşturduğu Küresel Voyah Tasarım Ekibi ve Italdesign Giugiaro’nun iş birliğinde, premium SUV segmentine yakışır tasarımı, 6 farklı renkte tercih edilebiliyor. Heybetli ve aynı zamanda dinamik tasarım, 255/45 R20 ölçüsünde lastikler ve çok kollu alaşım jantlarla tamamlanıyor.
Farklı sürüş modlarıyla yüksek kabiliyetli bir ulaşım aracı
Adaptif havalı süspansiyonları sayesinde zeminden taban yükseliği 118 ile 213 mm arasında değişebilen elektrikli SUV’de, önde çift kollu alüminyum bağımsız süspansiyon, arkada çoklu bağlantılı alüminyum bağımsız süspansiyonlarla desteklenerek mutlak yol tutuşa odaklanılıyor. Ayrıca; “Eco, Comfort, Performance, Outing, Snow ve Individual” olmak üzere 6 farklı sürüş modu seçimi de yapılabiliyor. 605 kilogram taşıma kapasitesi ve 2 tona kadar çekme kapasitesiyle hem yolcuların tüm eşyaları hem de karavan ya da treyler gibi ekipmanlar, Voyah Free ile birlikte yolculuk edebiliyor. Voyah Free’nin 560 litrelik bagaj hacmi, arka koltukların elektrikli olarak yatırılmasıyla 1320 litreye kadar genişletilebiliyor. Arkadaki bagaja ek olarak ön kaputun altında 72 litrelik ek bir bagaj alanı daha sunuluyor.
İç mekanda tavizsiz premium etki
Dış tasarımla uyumlu olacak şekilde iç mekanda da en yeni premium teknolojiler ve atmosfer, Voyah Free’nin standartları arasında yer alıyor. İç mekan, Koyu Mavi Vurgulu Siyah, Koyu Mavi Vurgulu Bej ve Bej Desenli Kahverengi olmak üzere 3 farklı döşeme opsiyonuyla tercih edilebiliyor. Elektrikli, ısıtmalı, havalandırmalı ve masaj özellikli ön koltuklar, özellikle ön yolcu koltuğundan birinci sınıf bir uyku koltuğuna dönüştürülebiliyor.
Yükselen ekranlar ve farklı ışık geçirgenliği sağlayan cam tavan
3 farklı ekranı ve yan havalandırma menfezlerini kapsayacak şekilde yerinden yükselebilen kokpit tasarımıyla otomotiv sektöründe devrimsel bir yeniliği gerçek kılan Voyah Free, bu sayede yolcuların ferahlık hissini artırabiliyor ya da ekranlara ihtiyaç olmaması durumunda gözden uzak olabilmesini sağlıyor. Kademesiz renk değiştirme seçeneğiyle ambiyans aydınlatması tam renkli gam ritmi ortam ışığına imkan veriyor. Voyah Free’nin konfor teknolojileri kapsamında standart olarak sunulan “Akıllı Kısılabilir Panaromik Sanal Perde”, ultraviyole ışınlarının yüzde 99.9’unu bloke etmek için 10 farklı ışık geçirgenliği seviyesinde ayarlanabiliyor.
Tüm koşullarda emisyonsuz güç
ESSA platformu üzerinden yükselen tamamen elektrikli Voyah Free, biri 160 kW gücünde ön aksa, ikincisi 200 kW arka aksa aktarma yapan, toplamda 360 kW (488 HP) sistem gücüne sahip. 720 Nm maksimum tork üreten sistem, Akıllı 4 Çeker Sistemi’nin de katkısıyla 0-100 km/s hızlanmasını 4.4 saniyede tamamlayabiliyor. Voyah Free’nin maksimum hızı ise 200 km/s.
WLTP normlarına göre 500 km’ye kadar elektrikli menzil sunan Voyah Free’nin şehir içi tüketim değeri 15,5 kWh/100 km iken kombine sürüş tekimiyse 20,2 kWh/100 km. Hızlı şarj istasyonlarında (DC) bataryalar 45 dakika içerisinde yüzde 20’den 80 seviyesine kadar doldurulabiliyor. 106/100 kWt batarya kapasitesi, 12V ve 230V priz ve Tip 2 şarj kablosu da Voyah Free’nin ekipmanları arasında yer alıyor.
4 farklı modda ayarlanabilen “Akıllı Kokpit”
Konfor ve güvenlik teknolojilerinde eksiksiz bir premium deneyim sunan Voyah Free, segmentindeki pek çok rakibinde olmayan ekipmanları standart olarak sağlıyor. Bunlardan, “Akıllı Kokpit”in 4 farklı modu bulunuyor.
Voyah’ın, “V-Moment” olarak adlandırdığı konfor yazılımları sayesinde araca yaklaştığınız zaman dikkat çekici aydınlatmalar devreye giriyor, kilitler otomatik olarak açılıyor, gizli kapı kolları yerlerinden yükseliyor ve adaptif havalı süspansiyonlar sayesinde araç karoseri, kolay biniş için alçak poziyona getiriliyor. Araç içine geçildiğinde entegre üçlü ekran yerinden yükselirken ortam ışığı da devreye alınıyor. FACE ID yüz tanıması sayesinde sürücünün koltuk ayarları ve dikiz aynası hafızasındaki konumuna getiriliyor.
Değişken kokpit modları arasında “V-Performance” Yüksek Enerji Modu’na geçildiğindeyse üçlü ekran alçalıyor, sistem arayüzü minimalist bir görünüme geçiyor, ambiyans aydınlatması kırmızıya dönüyor, sportif bir esans kabin içine yayılıyor ve karoser alçaltılıyor.
“V-Attention” ise; “Uyandırma” ya da “Canlandırma” modu olarak devreye alınabiliyor. Bu modda yorgunluk koruması için 6 çeşit hatırlatma, yanıp sönen sesli ve görüntülü göstergeler, aromalı klima servis alanı navigasyonu gibi detaylar dikkat çekiyor.
Voyah Free’deki dördüncü mod ise “V-Care” bakım modu. Otomobilde kalan çocukların akıllı yardımcısı olan bu modda, çocuklar araca bindiklerinde, kapı kilitleri hatırlatılıyor. Pamper işlemi açıldığındaysa çocuklar araç içinde uyurken hava kalitesi, ortam ışıkları ve camlar ayarlanabiliyor. Özelleştirilmiş çocuk ses ve görüntü kaynakları, araç içinde geçirilen iyi zamanları kaydediyor.
Sağlıklı hava kalitesi ve müzik sistemi
Voyah Free’deki gelişmiş klima sistemi, PM2.5 gerçek zamanlı izleme ve filtreleme fonksiyonuyla her zaman araç içinde taze hava oluşturabiliyor. IAQS Hava Kalitesi Yönetimi araç dışındeki hava kalitesine göre iç mekan sağlıklı ve izole bir atmosfer sağlıyor. Mod seçimlerine göre araç içindeki ambiyansa uygun olarak esans dağılımı da yapılarak istenmeyen kokuların önüne geçiliyor. Müzik sistemi olarak da Dyaudio Premium yüksek kaliteli HIFI ses sistemi kullanılıyor.
Güvenlik donanımında sektörün en kapsamlısı ve günceli
Premium bir otomobilin güvenliğin ön saflarında yer alması kaçınılmazdır. Voyah Free’de de bu istisnai bir durum değil. C-NCAP’teki en yüksek puan olan 5 yıldızı alan Voyah Free, ön ve arka koltuklar için yan hava perdesi ve bunlara ek olarak 6 farklı hava yastığını standart olarak sunuyor. Ön ve arkada gergili ve kuvvet sınırlayıcılı emniyet kemerleri, bağlanmamış emniyet kemeri hatırlatma sistemi, boyun yaralanması riskini azaltan ön ve arka koltuk başlıkları da diğer standartlar arasında. Teknolojik olarak gelişmiş Voyah Free, çok çeşitli işlevler ve sürücü asistanlarıyla yoldaki durumu kontrol etmeye yardımcı oluyor. Türkiye pazarında satışa sunulan standart aktif güvenlik donanımı:
- Otomatik Frenlemeli Sistem
- Önden Çarpışma Uyarı Sistemi
- Kör Nokta Uyar Sistemi
- 360° Surround Kameralar
- Otomatik Park Asistanı
- Gece Görüş Sistemi
- Hız Sınırlayıcılı (ACC) Trafik Asistanı
- Trafik Sıkışıklığı Asistanı (TJA)
- Şeritten Ayrılma Uyarısı (LDW)
- Şerit Merkezi Asistanı Trafik işareti tanıma özelliğine sahip çok fonksiyonlu dikiz aynası kamerası
- Arka Trafik Uyarı Sistemi
- Sürücü Yorgunluk Uyarı Sistemi
- Lastik Basıncı İzleme Sistemi
- Düşük hızlarda sürerken, yayaların dikkatini işitsel olarak çeken akustik uyarı.
- FCW önden çarpışma uyarı sistemi
- RCW arkadan çarpışma uyarısı
- FVSR ön otomobil çalıştırma hatırlatıcısı
- RCTA geri vites uyarı sistemi
- DOW açık kapı uyarı sistemi
- LDW şeritten ayrılma uyarı sistemi
- LCA şerit değiştirme uyarısı
- BSD kör nokta tespit sistemi
- Yorgun sürüş izleme ve erken uyarı
- AVM 360° panoramik video sistemi
- Bekçi modu
- ISA hız sınırı tanımlama sistemi
- TJA trafik sıkışıklığı yardımı
- HWA otoyol yardımı
- ICA akıllı seyir asistanı
- AEB otomatik fren sistemi
- LCC şerit merkezleme sistemi
- ACC tam hızlı alan uyarlanabilir seyir
- F-APA, endüstrinin en kapsamlı görsel füzyon otomatik park sistemi
Satış sonrası hizmetleriyle güven veriyor
Türkiye otomotiv pazarına yeni giren bir marka olmasına karşın Voyah, sağladığı satış sonrası hizmetlerle güven aşılıyor. Marcar tarafından sunulan “Geri Alım Garantisi” kapsamında 0 km olarak satılan tüm Voyah Free modelleri 2. elde distribütör tarafından değerinde satın alınabiliyor. 8 yıl batarya garantisi ve 5 yıl otomobil garantisine sahip Voyah Free, yol yardımı ve hasar destek hattı ile kullanıcılarının her ihtiyacını karşılıyor.
Elektrikli Otomobiller
Hyundai’den Cep Herkülü Elektrikli: Hyundai INSTER Cross
Hyundai, geçtiğimiz aylarda tanıttığı INSTER’ın yeni bir versiyonu olan INSTER Cross’u da gün yüzüne çıkardı. Yeni crossover model, çok yakında satışa sunulurken aynı zamanda hem outdoor hem de şehir içi kullanımda çok yönlü bir kullanım imkanına sahip olacak.
A ve B segmenti modelleri arasında konumlanan INSTER, geniş iç mekanı ve cömert bagaj kapasitesiyle dikkat çekerken aynı zamanda gelişmiş manevra kabiliyeti, pratiklik ve esneklik sunuyor. INSTER Cross ise normal versiyondan daha belirgin dış ve iç tasarım öğelerine sahip olacak.
INSTER Cross, maceracı karakterini vurgulamak için geniş, dikdörtgen ön ve arka tamponlarla ve ayrıca kabartmalı siyah kaplamalarla fark yaratıyor. Ön ve arka koruma kaplamalar, tamamlayıcı 17 inç alaşım jantlarla birleşerek üstün bir crossover görüntüsü sunuyor. Tavan rayları ise açık hava gezileri veya kamp etkinlikleri için standart olarak sunuluyor. Crossover versiyon, özel bir dış renk olan Mat Amazon Yeşil ve INSTER için sunulan standart beş renk (opsiyonel siyah tavan) seçeneğiyle sunulacak.
INSTER Cross’un iç mekanı da son derece iddialı. INSTER ile benzer şekilde bir düzen sunan otomobil, kendinden daha üst segmentlerdeki modellerde yaygın olarak karşımıza çıkan özellikleri de sunacak. INSTER Cross, 360 kilometreye varan bir menzilin yanı sıra, yaklaşık 30 dakikada yüzde 10 ila yüzde 80 oranında şarj edilebiliyor. INSTER Cross ayrıca, Otoyol Sürüş Asistanı, Akıllı Hız Kontrolü ve İleri Çarpışma Önleme Asistanı 1.5 dahil olmak üzere segment lideri güvenlik donanımlarına da sahip. INSTER Cross’un üretimine bu yılın sonlarına doğru Hyundai’nin Kore’deki üretim tesisinde başlaması planlanıyor.
Elektrikli Otomobiller
Hep Daha Fazlası için Hyundai Yeni SANTA FE
Hyundai, gelişmiş teknolojisi ve şık tasarımıyla öne çıkan SANTA FE modelini Türkiye’de satışa sundu. Kentsel işlevselliği ve açık hava keyfini vurgulayan dört çeker model, konfor özellikleriyle öne çıkıyor. Türkiye’de 1.6 litrelik benzinli Turbo Hybrid seçenekle satışa sunulan model, birinci sınıf bir D-SUV.
Hyundai’nin bundan 24 yıl önce satışa sunduğu SANTA FE modeli, 2023 yılında beşinci nesliyle tekrar SUV dünyasında tüm dikkatleri üzerine çekiyor. Birinci jenerasyondan son haline kadar çok fazla değişim ve gelişim gösteren SANTA FE, aynı zamanda markanın global olarak en çok satılan ve en çok beğenilen SUV modellerinden biri oldu. Adını Amerika’daki Santa Fe şehrinden alan model, bölgenin zorlu yapısını ve açık hava temasını en iyi şekilde karakterize ederek günlük bir otomobil olarak karşımıza çıkıyor.
Dış ve iç tasarımda radikal bir dönüşüm sergileyen SANTA FE, bagaj kapasitesini artırarak yaşam tarzına dayalı işlevselliğe öncelik veriyor. Şık görselliğini üstün bir iç mekan ile kombinleyen yeni model, aynı zamanda teknolojik donanımlar ve güvenlik asistanlarıyla da bir SUV otomobildeki beklentileri fazlasıyla karşılıyor. Ayrıca, Yeni SANTA FE’nin sınırsız açık hava ve şehir içi kullanımını birlikte sunabilen cesur ve güçlü kimliği, SUV pazarında modelin farkındalık yaratmasına yardımcı olacak.
Satışa sundukları yeni modelle ilgili görüşlerini dile getiren Hyundai Assan Genel Müdürü Murat Berkel, “Bundan 24 yıl önce satışa sunduğumuz SANTA FE, dünya çapında 6 milyondan fazla satarak kendi segmentinde büyük bir başarı gösterdi. Tamamen yenilenen beşinci nesil Yeni SANTA FE’yi ülkemizde de satışa sunmaktan büyük bir heyecan duyuyoruz. Yeni SANTA FE, lüks ve premium SUV modelleri tercih eden kullanıcılar için yüksek kalitesi, geliştirilmiş sürüş dinamikleri, verimli hibrit motoru ve artırılmış iç mekan konforuyla güçlü bir tercih sebebi olacak. Yeni SANTA FE, markamızın SUV segmentindeki performansıyla birlikte aynı zamanda marka imajına ve gelecek modellerimize de ışık tutacak” dedi.
Baştan sona gelişen tasarım
SANTA FE, yeni modelle birlikte tasarımda zirveye doğru yol alıyor ve boyutlar arasında üstün bir denge sağlayarak gerekli olan tüm görkemli estetiği sunuyor. Genel olarak SANTA FE’nin tasarımı, kare şeklindeki oranlarıyla karakterize edilen rafine ve sağlam bir tasarım olarak tanımlanabilir.
Yeni otomobilin dış görünümü, daha uzun dingil mesafesi ve daha geniş bagaj kapağı alanı sayesinde sınıfının sınırlarını aşmış durumda. Güçlü tasarım yalnızca dinamik ruhunu tamamlamakla kalmıyor, aynı zamanda şehir içi veya açık alan kullanımına uygun premium bir SUV modasını da başlatıyor.
Aracın iddialı ön kısmı, genel olarak tasarımda baskın bir şekilde öne çıkıyor. H şeklindeki tasarım öğeleri, krom radyatör ızgarası deseni ve geniş bir görüntü yansıtan yatay bir düzen ile harmanlanıyor. Benzersiz ön profil, H şeklindeki ışıklarıyla ve ayırt edici motife katkıda bulunan bir süslemeyle destekleniyor. Yüksek kaput çizgisi ve keskin çamurluklar, SANTA FE’nin muhteşem tasarım detaylarından bir diğeri. Geleceğe yönelik aydınlatmanın bir örneği olan H-light LED lambalar, birleşik bir çizgide birleşirken aynı zamanda aracın özenle tamamlanmış krom radyatör ızgarasıyla uyum sağlıyor.
En az ön kadar dikkat çekici olan yan profil de temiz ve güçlü bir hacim hissini sağlam gövde oranlarıyla birleştirerek benzersiz ve büyüleyici bir stil ortaya çıkarıyor. Arttırılmış uzunluk ve yükseklik, daha uzun dingil mesafesi ve kısaltılmış ön çıkıntı gibi ferah unsurlarla yeniden tanımlanan SANTA FE’nin benzersiz stili, tamamlayıcı bir tavan ve kemer çizgisiyle daha da güçlendiriliyor. Buna ek olarak; 20 inçlik alaşım jant tasarımı, genel olarak sofistike ve aynı zamanda şık görünüme katkıda bulunuyor. Köprü tipi bir tavan rayına yer verilirken off road kullanımı da vurgulanmış oluyor. Bununla beraber A sütunundan başlayarak bagaj kapağına kadar uzanan camlar da iç mekandaki ferahlığı ve özgürlüğü artırıyor.
Arka tasarım ise uzatılmış bagaj kapağını tamamlayacak şekilde hazırlanmış. Sade estetiği sağlam bir stille harmanlayan arka taraf, temiz ve rafine bir profil oluşturuyor. Ön ve yan elemanlarla kontrast oluşturarak ölçülü güzelliği vurgulayan bu bölüm, benzersiz bir aydınlatma imzasıyla dikkat çekiyor. Ön taraf ile aynı H-ışık konseptini içeren arka, burada da yatay bir şekilde uzatılmış ve ayırt edici lambalarla öne çıkıyor. Arka stop lambalarında da H şekline yer verilerek tasarımda bütünlük sağlanıyor. Gizli tip arka silecekle desteklenen arka bagaj kapağı, tamamen açıldığında da üstün bir yükleme alanı sunuyor.
Arka tampondaki sinyaller ve geri vites lambalarını birleştirerek rafine bir sofistike görüntü sunan otomobil, gri renkli logo ve yeni SANTA FE yazısıyla da lüks dokuyu destekliyor. Kısacası, SANTA Fe’nin arka tasarımı, Hyundai’nin yenilikçiliğini ve tasarımdaki farkındalığını temsil ediyor. Bu arada SANTA FE, Türkiye’de 7 farklı gövde rengiyle satışa sunuluyor.
Geniş ve yenilikçi iç mekan
Yeni SANTA FE, dört farklı renk seçeneğine sahip geniş iç mekanında yenilikçiliği ve konforu harmanlıyor. Detaylara dikkat edilerek tasarlanan model, iç mekanında çok sayıda depolama ve saklama gözü seçeneği sunarak yolcu rahatlığını ön planda tutuyor. Birinci sıradan üçüncü sıraya kadar yolcular, stil ve işlevsellik arasında uyumlu bir denge sağlayan, özenle hazırlanmış bir ortamla ağırlanıyor. Stratejik olarak entegre edilmiş çok sayıda depolama alanı, tüm yolcular için konforlu ve kullanıcı dostu bir sürüş keyfi sağlıyor. Ayrıca, SANTA FE’nin iç mekan mükemmelliği, kendi segmentinde de yeni bir standart belirliyor.
SANTA FE’nin sürücü bölümünde tasarım ve son teknoloji hissi öne çıkıyor. Kapılar açılır açılmaz artan kalite hissiyatını sergilemeye başlayan SANTA FE, H şeklindeki gizli ambiyans ışıklarıyla şovunu yapmaya başlıyor. Gösterge panelinden başlayarak ön ve arka kapılara kadar sorunsuz bir şekilde uzanan bu aydınlatma, kabine şık ve benzersiz bir duygu katıyor. Kokpitte yer alan 12,3 inçlik çift panoramik kavisli ekran ise olağanüstü bir işlevsellik sunuyor. Bu ekrandan sürüş parametreleri, navigasyon ve multimedya gibi fonksiyonlara yer veriliyor. Kokpitin altına doğru yerleştirilen 6,6 inçlik klima kontrolü de kendine özel bir dijital ekrana sahip. Büyüleyici animasyon efektlerine sahip büyük bir dokunmatik ekran aracılığıyla çeşitli iklim işlevlerini ön plana çıkarıyor. Bu arada kokpitin dört bir yanı deri döşeme ile kaplanarak kalite vurgusu ön planda tutuluyor.
Direksiyon koluna entegre elektronik vites kolu yani shift by wire ise sürüş sırasında sezgisel ve hızlı vites değiştirme olanağı sağlıyor. Rahatlığı artıran çift yönlü orta konsol, ikinci sıra koltuklarda bile paylaşımlı depolama alanını kolaylaştırıyor ve maksimum alan kullanımı için kullanıcısına yardımcı oluyor. Aşırı ısınmayı önlemek için dahili bir soğutma fanıyla donatılmış çift kablosuz akıllı telefon şarj pedi, iki akıllı telefonun aynı anda şarj edilmesini sağlıyor.
Yedi kişilik oturma kapasitesine sahip SANTA FE, yeniden tasarlanan koltuk sisteminde benzersiz bir konfor sunuyor. Ergonomiye odaklanılarak tasarlanan koltuk sistemi, en yüksek yolcu konforu seviyelerine hitap ediyor. Entegre Hafızalı Koltuk (IMS) özelliği, sürücü için öne arkaya kaydırma ve sırt yatırma dahil olmak üzere bireysel koltuk konumlandırma ayarlarını ezberleyerek kişiselleştirmeyi bir üst seviyeye taşıyor. Bel destekli sürücü koltuğu, ağırlıksız bir pozisyonu ve vücut basınç dağılımını optimize ederek optimum dinlenme duruşunu garanti ediyor. Böylece konfor seviyesini iki katına çıkarıyor. Elektrikli ön koltuklarda hem ısıtma hem de soğutma özelliği bulunuyor. Bireysel yatırma yeteneklerine sahip lüks ve ferah arka koltuklar da tek bir tuşla anında katlanabiliyor ve böylece bagaja kolay bir erişim sağlıyor. Bu arada, üçüncü sıra koltuğun ayarlanabilir yatırma özelliği de rahat oturma pozisyonu sağlıyor ve ISOFIX’in dahil edilmesiyle ekstra bir güvenlik katmanı elde ediliyor. Bu donanım, özellikle çocuk oto koltukları için güvenli bir sabitleme sağlamış oluyor. Ayrıca, Arka Yolcu Uyarısı (ROA) sistemi de var. Bu sistem, araçtan inerken herhangi bir yolcu, eşya ve evcil hayvan unutulmaması için sürücüyü görsel ve işitsel olarak uyarıyor.
Geniş bir D segmenti SUV olarak tasarımda ve konforda öne çıkan SANTA FE, normal konumda 628 litre bagaj hacmi sağlıyor. Arka sıra koltuklar yatırıldığında da tam üç bisikleti aynı anda sığdırabilecek dikey bir depolama alanı, yani 2.253 litrelik bir hacim sunuyor. Kolay eşya yükleme ve boşaltma için standart yüksekliği ayarlanabilir akıllı elektrikli bagaj kapağıyla gelen SANTA FE, arka bölümde 220V güç çıkışı ve USB-C modülü gibi kullanışlı özelliklere sahip. Bu arada ikinci sıra koltuklarda havalandırma menfezi, en arkadaki koltuklardaysa klima kontrol ünitesi bulunuyor.
Müzik sisteminde de oldukça iddialı olan Yeni SANTA FE, BOSE Premium ses teknolojisini kullanıyor. Subwoofer da dahil olmak üzere 12 adet yüksek performanslı hoparlörle üstün bir müzik keyfi sunan BOSE Premium ses sistemi, gerçek anlamda sürükleyici bir ses deneyimi sağlıyor.
Gelişmiş güvenlik donanımlarıyla üstün bir koruma
Geliştirilmiş çarpışma sistemiyle listeye başlayan Yeni SANTA FE, üst düzey özellikleriyle güvenliğe öncelik veriyor. Yüksek mukavemetli çelikle üretilen gövde, güçlendirilmiş bağlantı noktaları ve gelişmiş ADAS adaptif sürüş sistemleriyle dikkat çekiyor. Sürücü sırası, merkez ve yan hava yastıkları dahil olmak üzere toplam 10 hava yastığı içeren güvenlik paketi, her yönden çarpışmalara karşı optimum koruma sağlıyor.
“Hyundai Smart Sense” güvenlik donanımları, çeşitli sürüş ve park senaryolarında da artırılmış güvenlik ve rahatlık için bir dizi gelişmiş sürücü destek sistemi sunarak SANTA FE’yi diğerlerinden farklı kılıyor. Bu özellikler, Hyundai’nin son teknoloji güvenlik sistemlerine yaptığı yatırımları da perçinlemiş oluyor.
Sürüş güvenliği özellikleri arasında yer alan FCA yani Ön Çarpışma Önleme Sistemi, SANTA FE’de ikinci jenerasyon olarak karşımıza çıkıyor. Sistem, çarpışmaları uyarmakla kalmayıp aynı zamanda otomatik olarak frenlemeye yardımcı olan ileri bir seviye güvenlik donanımı olarak listede yer alıyor. Sistem ayrıca, Kavşak Dönüşü, Kavşak Geçişi, Yaklaşan Şerit Değiştirme, Doğrudan Yaklaşan ve Şerit Değiştirme Tarafı gibi çeşitli senaryoları da yönetmek için “Şerit Takip ve Şeritte Kalma Asistanları” ile birlikte çalışıyor.
Kör Nokta Çarpışma Önleme Asistanı (BCA) ise şerit değiştirme veya ileri sürüş sırasında kör noktadaki araçlarla çarpışma riski algılandığında otomatik olarak frenlemeyi devreye alıyor.
Şeritte Kalma Asistanı (LKA), istem dışı şeritten çıkmaları önlemek için uyarılar ve otomatik direksiyon yardımı sağlarken, Güvenli Çıkış Asistanı (SEA) ise araç hareketsizken yaklaşan araçlarla çarpışma riski algıladığında kapıları kilitli tutuyor ve yolcuları uyarıyor. Böylece araçtan daha güvenli çıkışlar sağlanıyor. Akıllı Hız Sınırı Asistanı (ISLA) da ön görüş kamerası veya navigasyon bilgilerini kullanarak hız konusunda uyarı yapıyor. Sürücü Dikkat Uyarısı (DAW) sistemi de sürücünün dikkat seviyesini analiz ederek düşük dikkat seviyeleri için uyarı veriyor ve gerektiğinde sürücüye mola öneriyor. Ayrıca, öndeki araç hareket ettiğinde de sürücüyü uyarıyor. Kör Nokta Görüntüleme (BVM) ise sağ veya sol sinyal etkinleştirildiğinde yolun müsaitliğine göre uyarı veriyor.
Üstün bir sürüş deneyimi
Yeni SANTA FE, benzersiz bir sürüş deneyimi için konfor ve dengeyi bir arada sunuyor. Şasi performansı, üst düzey konfor için birinci sınıf bir his sağlıyor. Aynı zamanda dengeli bir sürüş için hassas bir şekilde ayarlanmış. Bu performansa katkıda bulunan özelliklerden biri ise Frekans Duyarlı Kontrol (FSC) amortisörler. Sistem, gövde kontrolünü daha yüksek bir seviyede tutarken aynı zamanda sürüş konforunu da artırıyor. Bu sürüş konforuna olan bağlılık, ön ve arka alt şasilerde hidrolik burçların uygulanmasıyla devam ediyor. Bu burçlar, yol gürültüsünü etkili bir şekilde azaltıyor ve genel sürüş konforunu iyileştiriyor.
SANTA FE, ön ve arka tekerleklerin sürüş gücünü akıllıca kontrol eden ve kar, yağmur ve keskin virajlar gibi çeşitli sürüş koşullarına uyum sağlayan gelişmiş bir Sürüş Çekiş Sistemi ile donatılmış. Bu sistemin bir parçası olan Arazi Modu, sürücülerin kar, çamur ve kum için belirli ayarları seçmesine olanak tanıyor. Bu seçim, gösterge panelinden anlık olarak takip edilebiliyor.
Aerodinamizm, SANTA FE’nin genel performansında önemli bir rol oynuyor. Hyundai, ön tampona aktif hava kapakları ekleyerek soğutma direncini iyileştirmeye öncelik vermiş durumda. Dış tasarım buna bağlı olarak sürüş sırasında gövdeyi çevreleyen hava akışını optimize ediyor. Hem estetiğe hem de işlevselliğe katkıda bulunan hava akışı, özellikle alt gövdeye doğru uzatılmış.
Türk tüketicisine yepyeni bir hibrit alternatifi
Yeni SANTA FE, Türkiye’de farklı kullanım tarzlarına da olanak sağlayan güçlü bir benzinli turbo hibrit motor seçeneğiyle sunuluyor. Verimli bir performansa ve aynı şekilde düşük yakıt tüketimine sahip 1.6 litrelik turbo beslemeli motor, 1.49 kWh’lık bataryaya sahip elektrik motoruyla kombine ediliyor. Böylelikle tam 215 beygir güç üreten hibrit otomobilin maksimum torku ise 367 Nm. Yeni SANTA FE, 0’dan 100 kilometre hıza 9.8 saniyede çıkarken ortalama olarak da 7.3 lt yakıt tüketiyor. Hyundai’nin üstün dört tekerden çekiş teknolojisi, Yeni SANTA FE modelinde de kullanılıyor. Akıllı dört çeker sistem, yol ve sürüş şartlarına göre tekerleklere iletilen gücü sensörler sayesinde otomatik olarak gerçekleştiriyor. Eğim kontrolüyle de özellikle dik ve engebeli arazi koşullarında otomatik olarak fren uygulayarak güvenli bir iniş sağlıyor. Bu arada Hyundai SANTA FE, ülkemizdeki az sayıda satışa sunulan 1.6 litrelik dört çeker modellerden biri.
Akıllı Rejeneratif Frenleme
Tork konvertörlü 6 ileri otomatik şanzımanla desteklenen 1.6 litrelik motor, Hyundai’nin hibrit teknolojisine olan bağlılığını da kanıtlamış oluyor. Hibrit Marş Jeneratörü (HSG), genel performansı artırmak için yeni bir soğutma tasarımı ve yüksek verimli kalıcı mıknatıs içeriyor. Çekiş motoru, verimliliği ve performansı en üst düzeye çıkarmak için tasarlanmış olup pürüzsüz bir sürüş deneyimi sağlıyor.
Türkiye’de “Progressive” donanım seviyesi ile satışa sunulan SANTA FE 1.6 Hibrit, “ECO” veya “SMART” modu seçildiğinde sürücülerin direksiyon arkasına yerleştirilen vites kulakçıklarıyla rejeneratif frenleme yapmasına da olanak sağlıyor. EV modellerde olduğu gibi üç adımda ayarlama imkanı tanıyan Rejeneratif Denge Kontrolü (RSC), tekerleklerin zeminde kayma olasılığında bile rejeneratif frenlemenin sürdürülmesini sağlıyor. Akıllı Rejeneratif Frenleme özelliği, seyir halindeyken ileri trafik akışına ve navigasyon haritası bilgilerine göre rejeneratif frenleme aşamasını otomatik olarak ayarlayarak verimliliği ve rahatlığı bir üst seviyeye taşıyor. Kısacası, tamamen elektrikli modellerde olduğu gibi hibrit sistemi için gerekli olan enerjinin geri kazanımı daha çabuk ve daha fazla oluyor.
Elektrikli Otomobiller
Yaşayan: “Ekonomik başarının anahtarı: Elektrikli araçlar”
ABD, AB ve Çin’de hızla gelişen elektrikli araç pazarı, gelişmekte olan ülkelerin büyümesinde de kilit bir faktör olarak öne çıkıyor. Yerel şebekeler üzerine daha az yük binen, güvenli, uygun maliyetli ve düşük emisyonlu bir elektrik tedariki ise siyasi destek, doğru planlama ve koordinasyon gerektiriyor.
Tüm dünyada artarak süren elektrikli otomobil satışlarının 2024’te yaklaşık 17 milyona ulaşacağı öngörülüyor. Bu, satılan beş otomobilden neredeyse ikisi demek. Elektrikli otomobiller çok sayıda ülkede kitlesel pazar ürünü olma yolunda ilerleme kaydetse de dar marjlar, dalgalı akü metal fiyatları, yüksek enflasyon ve bazı ülkelerde satın alma teşviklerinin aşamalı olarak kaldırılması, sektörün büyüme hızına ilişkin endişeleri artırdı. Yine de küresel satış verileri satışlardaki pozitif ivmenin korunduğunu gösteriyor.
2024 yılının ilk çeyreğinde elektrikli otomobil satışları, 2022 yılının aynı döneminde görülen yıllık büyümeye benzer şekilde, 2023 yılının ilk çeyreğine göre yaklaşık yüzde 25 arttı. 2024 yılında elektrikli otomobillerin pazar payı, üreticiler arasındaki rekabet, düşen akü ve araba fiyatları, devam eden siyasi destekle birlikte bu oran Çin’de yüzde 45’e, Avrupa’da yüzde 25’e ve ABD’de yüzde 11’in üzerine çıktı.
HER HAFTA 250 BİN ELEKTRİKLİ OTOMOBİL SATILDI
2023 yılında küresel elektrikli otomobil satışı bir önceki yıla kıyasla yüzde 35 artışla (3,5 milyon daha yüksek satış) 14 milyona yaklaşarak tüm otomobil satışlarının yüzde 18’ine ulaşmıştı. Bu oran 2022’deki yüzde 14’e kıyasla önemli bir artıştı. Geçen yıl ise her hafta 250 binden fazla elektrikli otomobil satıldı. Bu, 10 yıl önce bir yılda satılan araç sayısından bile daha fazla. İçten yanmalı ve motorlu otomobil satışlarının yüzde 10’unu üstlenen Çin’li otomobil üreticileri, 2023’te dünya çapında satılan tüm elektrikli otomobillerin yarısından fazlasını üretmeyi başardı.
2023 yılında elektrikli otomobil satışlarının büyük çoğunluğu yüzde 60’la Çin, yüzde 25’le Avrupa ve yüzde 10’la ABD’de gerçekleşti. Bu bölgeler dünya çapındaki toplam otomobil satışlarının yaklaşık yüzde 65’ini oluşturuyor. Gelişmekte olan ekonomilerdeki elektrikli otomobil satışları üç büyük pazarın gerisinde kalırken Vietnam satılan tüm otomobillerin yaklaşık yüzde 15’ini, Tayland da yüzde 10’unu üstlenebildi. Büyük otomobil pazarlarına sahip, gelişmekte olan ekonomilerde paylar nispeten düşük kalmaya devam etse de çeşitli faktörler daha fazla büyümeye işaret ediyor. Elektrikli araç ve pil üretimine yönelik satın alma sübvansiyonları ve teşvikler bu aşamada önemli bir rol oynuyor. Örneğin, elektrikli otomobillerin yüzde 2 pazar payına sahip olduğu Hindistan’da yerli üretim destekleniyor. Yüzde 3 pazar payına sahip Brezilya ve her biri yüzde 2 pazar payına sahip Endonezya ile Malezya’da Çinli markalara ait ucuz elektrikli otomobillerin satın alınması destekleniyor. Meksika’da da elektrikli araç tedarik zincirleri ABD Enflasyonu Düşürme Yasası’ndan (IRA) sağlanan sübvansiyonlarla gelişiyor.
SİYASİ DESTEK GÜVEN OLUŞTURUYOR
2030’a kadar Çin’de yollardaki neredeyse üç arabadan biri, ABD ve Avrupa Birliği’nde (AB) neredeyse beşte biri elektrikli olacak. Her türden elektrikli aracın (arabalar, kamyonetler, kamyonlar, otobüsler ve iki/ üç tekerlekli araçlar) hızla yaygınlaşması, günde 6 milyon varilin üzerinde petrol talebini ortadan kaldırıyor. Geçtiğimiz yıl Kanada, ABD ve AB’de kabul edilen yeni emisyon standartları da hızlı elektrifikasyona yönelik güveni ve beklentileri güçlendiriyor. ABD’nin IRA’sı, AB’nin siyasi destekleri, Çin’in 14’üncü Beş Yıllık Planı ve Hindistan’ın Üretim Bağlantılı Teşvikler (PLI) gibi sübvansiyonları bu ekonomilerdeki elektrikli araç pazarına değer katmayı sürdürüyor. Hükümetler tarafından belirlenen ulusal enerji ve iklim hedefleri, tam olarak ve zamanında hayata geçirilebilirse 2035 yılında satılan tüm araçların üçte ikisi elektrikli olacak ve böylece günde yaklaşık 12 mb/gün petrol tüketimi önlenmiş olacak.
Bu güçlü büyüme beklentileri, elektrikli araç tedarik zincirine yapılan yatırımların da artmasını sağlıyor. Son raporlar, 2022’den 2023’e kadar elektrikli araç ve pil üretimine yönelik yatırımların toplamının neredeyse 500 milyar dolara ulaştığını ve bunun da yaklaşık yüzde 40’ının taahhüt altına alındığını gösteriyor.
2023 yılında küresel otomobil satışlarının yüzde 90’ından fazlasını temsil eden 20’den fazla büyük otomobil üreticisi, kendi “elektrifikasyon” hedefini belirledi. En büyük otomobil üreticilerinin bu hedefleri bir araya getirildiğinde, 2030 yılında 40 milyondan fazla elektrikli otomobil satılabilir ve bu da günümüzde öngörülen dağıtım seviyesini karşılayabilir.
Ek olarak, geçtiğimiz beş yıldaki yüksek yatırımlar sayesinde, küresel elektrikli araç pil üretim kapasitesi 2023’teki talebin çok üzerinde gerçekleşti. Talebin hızlı bir şekilde; 2023’e kıyasla 2035’e kadar yedi kat ve 2050’ye kadar da 12 kat artması bekleniyor. Üretim kapasitesinin de bu talebe ayak uydurabileceği düşünülüyor. Mevcut pil üretim kapasitesi tek başına 2030’da net sıfır yolundaki ihtiyaçlarla da pratik olarak uyumlu. Bu ajanda, pil ve madencilik şirketleri için tedarik zincirlerinde önemli fırsatlar açıyor. Kapasite fazlası her ne kadar marjlara zarar verse ve pazarın daha fazla konsolidasyonuna yol açsa da Çin dışındaki pazarlarda da bu noktada bir artış söz konusu.
ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLER BATI’DA PAHALI
Elektrikli otomobiller, özellikle Çin’de rekabet yoğunlaştıkça ucuzluyor ancak içten yanmalı-motorlu otomobillere göre daha pahalı olmaya devam ediyor. Elektrikli araçlara hızlı bir geçiş yapılması için daha uygun fiyatlı modellerin sunulması gerekiyor. Çin’de 2023 yılında satılan elektrikli otomobillerin yüzde 60’ından fazlası, ortalama bir içten yanmalı-motorlu otomobil eş değerinden daha ucuz. Bununla birlikte ABD ve Avrupa ülkelerindeki elektrikli otomobiller, eş değerlerine göre yüzde 10 ila 50 daha pahalı satılmaya devam ediyor.
2023 yılında dünya genelindeki elektrikli araç modellerinin üçte ikisi büyük arabalar, kamyonetler ve hizmet araçlarıydı ve bu da ortalama fiyatları artırdı. Fiyat eşitliğine ulaşılmasının bir dizi piyasa değişkenine bağlı olduğu belirtilse de Çin dışındaki elektrikli araç pazarında 2030’lu yıllarda bu seviyeye çıkılabileceği öngörülüyor.
Otomobil üreticilerinin fiyatlandırma tercihleri, satın alınabilirliği artırmak için çok önemli bir etken. Nitekim 2022 yılında pil metali piyasasında yaşanan çalkantı, lityum iyon paketlerinde fiyat artışına yol açtı ve bu paketler 2021 yılına göre yüzde 7 daha pahalı hale geldi. 2023 yılındaysa pil yapımında kullanılan temel metallerin fiyatları düştü ve bu da paket fiyatlarını yüzde 14 düşürdü.
Çin şu an en ucuz pilleri tedarik ediyor ancak piller küresel bir meta haline geldikçe bölgeler arasındaki fiyatlar da birbirine yaklaşıyor. Lityum, nikel, manganez ve kobalt oksit bazlı pillerden çok daha ucuz olan lityum-demir-fosfat piller, 2023 yılında kapasite açısından küresel elektrikli araçların yüzde 40’ından fazlasını oluşturdu. Bu da 2020 yılındaki payının iki katından fazla. Herhangi bir lityum bazlı pilden yüzde 20 daha az maliyete sahip sodyum iyon pillerin kullanılması gibi inovasyonlar da bu kapsamda dikkat çeken yeniliklerden biri.
Çin dışındaki gelişmekte olan ekonomiler için uygun fiyatlı elektrikli otomobil modelleri üretiliyor ve elektrikli iki ve üç tekerlekli araçların geleceği de şimdiden oldukça parlak görünüyor. 2023 yılında, yükselen ve gelişmekte olan başlıca ekonomilerdeki elektrikli otomobil satışlarının yüzde 55 ila 95’i, ortalama tüketici için karşılanamaz olan büyük modellerdi. Bununla birlikte, 2022 ve 2023 yıllarında piyasaya sürülen daha küçük ve çok daha uygun fiyatlı modeller, özellikle de yurt dışına yayılan Çinli otomobil üreticilerinin ürettiği modeller, hızla en çok satanlar olarak öne çıktı. Uygun fiyatlı elektrikli iki ve üç tekerlekli araçlar da hava kalitesinin iyileştirilmesi ve emisyonların azaltılması gibi çevresel faydalar sağlanmasına yardımcı oluyor. 2023 yılında Hindistan ve Güneydoğu Asya’da yaklaşık 1,3 milyon elektrikli iki tekerlekli araç satıldı ve bu rakam, toplam satışların sırasıyla yüzde 5 ve 3’ünü oluşturdu. 2023 yılında küresel olarak satılan beş üç tekerlekli araçtan biri elektrikliydi ve Hindistan’da satılanların da neredeyse yüzde 60’ı “Elektrikli Araçların Daha Hızlı Benimsenmesi ve Üretimi” adı verilen sübvansiyon planıyla desteklendi.
Elektrikli araç pazarı olgunlaştıkça ikinci el elektrikli arabalar daha yaygın hale gelecek. 2023 yılında ikinci el elektrikli otomobil pazar büyüklüğü Çin’de 800 bin, ABD’de 400 bin ve Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, Hollanda ile Birleşik Krallık’ta 450 binin üzerindeydi. İkinci el elektrikli otomobillerin fiyatları hızla düşüyor ve içten yanmalı-motorlu muadilleriyle rekabet edebilir bir duruma geliyor. İleriye bakıldığında, Çin dışındaki gelişmekte olan ekonomiler de dahil olmak üzere, kullanılmış elektrikli otomobillerin uluslararası ticaretinin artması bekleniyor.
Bu kapsamda pil geri dönüşüm sektörü de 2030’lara hazırlanıyor nitekim tedarik zincirinin sürdürülebilirliği ve güvenliği için geri dönüşüm ve yeniden kullanıma ihtiyaç var. Pek çok teknoloji geliştiricisi, ömrünün sonuna gelen elektrikli araç pazarında kendilerini konumlandırmaya çalışıyor. Küresel pil geri dönüşüm kapasitesi 2023 yılında 300 GWh’a ulaştı ve açıklanan tüm projelerin gerçekleşmesi halinde bu rakam 2030 yılında bin 500 GWh’ı aşacak ve bunun da yüzde 70’i Çin’de olacak.
ŞARJ KAPASİTESİNDE 20 KAT ARTIŞ ZORUNLU
Küresel çapta kurulu halka açık şarj istasyonlarının sayısı 2022 yılına kıyasla 2023 yılında yüzde 40 arttı ve hızlı şarj cihazlarındaki büyüme, yavaş şarj cihazlarını geride bıraktı. Bununla birlikte şarjlar konut ve iş yeri ortamlarındaki istasyonlarda özel olarak yapılmaya devam etse bile kamuya açık şarj altyapısına geniş ve uygun fiyatlı erişim bir ihtiyaç olarak kalmayı sürdürecek.
Elektrikli kamyonlar ve büyük otobüsler gibi daha ağır hizmet aracı yollara çıktıkça, özel ve esnek şarja ihtiyaç duyuluyor. 2023 yılında elektrikli otobüsler toplam otobüs satışlarının yüzde 3’ünü oluşturdu. Elektrikli kamyon satışları 2022 yılına kıyasla yüzde 35 artış göstererek Çin’deki kamyon satışlarının yaklaşık yüzde 3’ünü ve Avrupa’da da yüzde 1,5’ini oluşturdu. ABD ve AB’nin daha sıkı emisyon standartlarıyla desteklenen elektrikli otobüs stoku 2035 yılına kadar yedi kat, elektrikli kamyon stoku da yaklaşık 30 kat artacak. Bu, 2035 yılına kadar şarj kapasitesinde 20 kat bir artışı zorunlu kılıyor ve sadece depolarda değil, uzun mesafeli kamyon taşımacılığını mümkün kılmak için ana transit yollarda da. Yerel şebekeler üzerine daha az yük binen, güvenli, uygun maliyetli ve düşük emisyonlu bir elektrik tedariki ise siyasi destek, doğru planlama ve koordinasyon gerektiriyor.
-
Genel5 yıl önce
Toyota Corolla Hatchback Tanıtıldı, İŞTE FİYAT LİSTESİ!!
-
Genel6 yıl önce
İletişim
-
Genel6 yıl önce
Biz Kimiz?
-
Genel6 yıl önce
Reklam ve Sponsorluk
-
Genel6 yıl önce
Gizlilik politikası
-
Genel5 yıl önce
Bu Tarihi Not Edin! “30-31 Mayıs 2020”
-
Genel5 yıl önce
Renault’dan Kaçırılmayacak Kampanya: “Şimdi Al Eylül’de 750TL Taksitle Ödemeye Başla”
-
Genel4 yıl önce
Yaz tatili öncesi lastiklerinizi kontrol etmeyi ihmal etmeyin